Kılıçdaroğlundan fantastik bir hikâye
Ayna ayna, söyle bana benden daha beceriksiz CHPli var mı?
CHP Genel Başkanı partisinin genel merkezine geldiğinde kendisini bir sürprizin beklediğinden habersizdi. Sekreteri bir hediye paketi uzatarak:
Efendim Hindistandan gelmiş, az önce getirdiler deyivermişti.
Kılıçdaroğlu Acaba içinde ne var? diye düşündü. Kutuyu merakla açtı. Bir bohça içinde kendisini bekleyen hediyeye sonunda ulaştı. Sihirli bir ayna idi gelen hediye. Sapında da sedef kakmalar vardı. Böyle bir aynayı Bin Bir Gece Masalları filminde görmüştüm diye düşündü. Orada aynayı eline alan güzel kraliçe Ayna ayna söyle bana, benden daha güzeli var mı? diye soruyor ve varsa onu bulup öldürmeyi bir görev biliyordu. Çünkü alemde tek güzel o olmalı idi. Aynaya uzun süre bakan Kılıçdaroğlu adeta büyülenmişti. Bir masal dünyasının büyüsüne kendisini kaptırmış olarak o meşhur soruyu aynaya sormaya niyetlendi. Birden şaşırarak o soruyu tersine soruverdi.
- Ayna ayna söyle bana, benden daha beceriksiz bir CHPli var mıdır?
Aynadan birdenbire tuhaf sesler çıkmaya başladı. Bir tütsü yayıldı ortalığa, sonra da Deniz Baykala benzeyen sihirbaz kılıklı acayip bir adam konuşmaya başladı:
- Var tabii, dedi. Dünyada senden daha beceriksiz CHPliler de var. Kılıçdaroğlu öfkelendi:
- Kim? Kim olabilir bu CHPli?
Aynadaki adam haince bir bakış fırlattıktan sonra:
- Nurettin Sözen deyiverdi.
Kılıçdaroğlu burnundan soluyarak:
- Nasıl olur? dedi. Koskoca SSKyı batırdım, şimdi de cumhuriyeti kuran partiyi batırıyorum. Sözen benden daha beceriksiz nasıl olabilir?
Aynadaki adam gürledi:
- Unutma, dedi. bugünkü en büyük rakibin Recep Tayyip Erdoğan Nurettin Sözenin eseridir.
- Nasıl olur? dedi CHP Genel Başkanı.
- Nasıl olacak, Sözen İstanbulun içine öyle etti, öyle pisliğe bulaştırdı ki; İstanbullular ancak Erdoğanın limanına sığınarak kurtuldular. Sizin ilk 30 yıllık iktidarınızda insanlar ölülerine giydirecek kefen bulamıyorlardı. Sözen zamanında da ölülerini yıkamak için su bulamaz oldular. Dünya kurulduğundan beri ilk defa ölüler deniz suyu ile yıkanmaya başlandı.
Ve Recep Tayyip Erdoğan önce İstanbula belediye başkanı, ardından da halkın gözüne girerek Türkiyeye başbakan oldu. Yani Erdoğanı başbakanlığa taşıyan Sözenin beceriksizliğidir.
Kılıçdaroğlu, aynaya şaşkın şaşkın bakarken aynadaki adam devam etti:
- Sonra da bu beceriksiz adam, milletvekili yapılarak ödüllendirildi.
Kılıçdaroğlu, heyecanla aynaya yeni bir soru sordu:
- Ayna ayna söyle bana, benim başında olduğum CHP ne zaman iktidar olacak?
Aynadaki adam hınzır hınzır gülerek bu soruyu cevapladı:
- Ne zaman AK Partinin başına Nurettin Sözen gibi bir adam gelirse senin birazcık şansın olur, değilse havada bulut, sen iktidarı unut!
- Başka başka beceriksiz kimler var CHPde?
Aynadaki adam başını salladı:
- Valla, bugün 30 Ağustos, fazla moralini bozmayayım. Tadımlık bir iki isim vereyim. Şu müftü mü ne o adamdan başla, soldan say, mesela Şafak Pavey, hepsi Erdoğana çalışıyor. Baksana bu hatun kişi Devlet erkek ve kız yurtlarını ayırmasın diyor. Al Paveyi, vur Nur Sertere hepsi de Tayyipe çalışıyor.
Kılıçdaroğlu, birden rüyadan uyanır gibi irkildi, sekreterini çağırdı:
- Kim getirdi bu hediye paketini?
- Efendim, adı Savcı Sayanmış.
- Neee Sayan mı? Vay hain vay! Anlamalıydım.
Aynayı kaptığı gibi CHP Genel Merkezinin 6. katından aşağıya fırlatıverdi. Aynadaki adam adeta mutluluktan uçuyordu. Bir günlüğüne de olsa Kılıçdaroğlunun moralini bozabilmişti.