Ekrem Kızıltaş

Ekrem Kızıltaş

Ayakları yere basmaya başladı...

Ayakları yere basmaya başladı...

Ergenekon davasının 2455 sahifelik iddianamesi, ilgili mahkeme tarafından kabul edildi. Şimdi sıra duruşma safhasında.

2455 sahifelik iddianame ve klasörler dolusu ek!.. 

Oluşumlar, toplantılar, ilginç konuşmalar, münasebetler, eylem planları, eylemler...

Devletin ‘taharri’ yani takip ve olup bitenleri yazma geleneği, gelişen teknoloji ile birlikte evrilmiş, anlaşılan. 

Eskiden, şüpheli olan kişiler memurlar tarafından takip edilir; görüştükleri kişiler, yapıp ettikleri rapor haline getirilirdi, bildiğimiz kadarıyla.

Emniyet ve istihbarat teşkilatının arşivleri, izlenenlerin hayatının ilginç ve gereksiz ayrıntıları ile dolu doludur herhalde.

Ne zaman kalktılar, ne zaman kahvaltı yaptılar; sokağa çıktıklarında hangi bakkala uğrayıp ne aldılar, kahvede kime selam verip kime vermediler, gazete bayiinde hangi gazeteyi alıp, hangisine göz attılar... gibisinden.

Şimdi öyle mi ya!.. Hayatımızın neredeyse her anı, teknik takibin konusu olabiliyor.

Hepimiz ‘izleniyoruz’ yani...

Dava delilleri, görüntü ve ses kayıtlarının yanında, telefon konuşmalarının dinlenmesi ve e-maillerin takibi ile oluşturulmuş, ağırlıklı olarak.

İddia makamı, uzunca bir çalışma ile elde edildiği anlaşılan bütün bilgi ve belgelerin; adı geçen kişilerin bir örgüt kurarak kaos çıkarmaya, böylelikle bir darbe zemini meydana getirerek, hükümeti alaşağı etmeye çalıştıklarını gösterdiği kanaatinde. 

47’si tutuklu 86 şüpheli, ‘Terör örgütü kurmak ve yönetmek’, ‘Silahlı terör örgütüne üye olmak’, ‘Cebir ve şiddetle hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs’ ve ‘Halkı hükümete karşı silahlı isyana tahrik’ gibi suçlar kapsamında yargılanacak.

İlgili isimlerin, bu amaçla birtakım olaylara karıştıkları, kamuoyunda ses getiren birtakım eylemleri planladıkları ve uyguladıkları, ileri sürülüyor.

Beklendiği gibi, Danıştay saldırısının ve Cumhuriyet gazetesine atılan bombaların da sözkonusu örgütün işi olduğu, iddianamede yer alıyor.

Bunun yanında Başbakana, Genelkurmay Başkanına ve başka bazı kişilere karşı suikast planlarının da varlığı ileri sürülüyor.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, önündeki iddia, bilgi ve belgeleri değerlendirerek, konu ile alakalı olarak bir karara varacak.

Şimdiden söylenebilecek tek şey, dava sürecinin oldukça zaman alacağı ve çetin geçeceği...

Davanın kamuoyuna yansıtılması süreci, teknik olarak zor bir konu. Zor çünkü neredeyse orta boy ansiklopedi kalınlığında bir iddianame sözkonusu. 

Konuyu haberleştirme açısından nelerin öne çıkarılacağı, haber masalarında oturanlara epey ter döktürdü muhakkak.

Ama bazı yayın organları açısından asıl zor olan, meselenin esasının yansıtılabilmesi ile alakalı.

Bütün olup bitenlerin, kendilerine yakın ve hatta aynı fikirde olan kişiler tarafından gerçekleştirilmiş olması, ellerini kollarını bağlıyor adeta.

Ses getiren eylemlerin, yöneldiği kişi ya da kurum açısından değerlendirip, kolaycacık birilerini suçlama ve sonra da meseleyi unutulmaya terketme alışkanlığına kapıldıkları ve böylelikle fena halde yanıldıkları da bir bir ortaya çıkıyor şimdi.

Gecmişte kendileri gibi düşünen kişilere karşı yapılan suikastlerin, yine kendileri gibi düşünen kişilerin yönlendirmesi ile yapıldığının ortaya çıkması, en azından bazılarının ezberini bozmuş gibi gözüküyor.

Ama bazılarının kuyrukları hala dik. Kendileri gibi düşünenlerin mutlaka bazı ayrıcalıkları olması gerektiği düşüncesi, kolay terkedilebilecek bir alışkanlık değil çünkü.

Kıyısından köşesinden çekiştirerek davayı sulandırmaya çalışanlar, iddianamenin açıklanmasından sonra, ayakları biraz yere basar hale gelebildiler nihayet. 

Dava süreci ilerleyip, iddianameye temel teşkil eden deliller kamuoyu tarafından öğrenildiğinde, yürüyebilecek halleri kalıp kalmayacağını ise hep beraber göreceğiz...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ekrem Kızıltaş Arşivi