İhya olmak ile imha olmak arasında AK Parti!
- Lütfü Bey; Anayasa Mahkemesi AK Parti’yi kapatmadı, ama ona “Laiklik karşıtı eylemlerin odağı olma” diyerek ciddi bir ihtar verdi. Nasıl yorumluyorsunuz Anayasa Mahkemesi’nin bu kararını?
- Anayasa Mahkemesi’nin bu kararını, bu ihtarını tek başına ele almamak gerekiyor. Anayasa Mahkemesi ile birlikte bu düzenin koruyup kollayıcısı olan diğer bütün kurumları ve bu düzenin sesi olan holding medyası AK Parti’den ne istiyor, işte asıl ona bakmak gerekiyor. Bu düzenin koruyup kollayıcıları, bu düzenin sahipleri AK Parti’ye “Milletin hizmetkarı olma, düzenin hizmetçisi ol” demek istiyor! “Milletin istediklerini yapma, bizim istediklerimizi yap” demek istiyor. “Milletin isteklerini boşver, biz ne istiyorsak onu ver” demek istiyor! “Sen ekonomik alanda bize en iyi şekilde hizmet ettin, bu hizmetine devam et; sosyal alanda ise kendini bize benzet, hayat tarzını bize benzet” demek istiyor! Gerçekten de AKP Hükümeti ekonomik alanda bu düzenin sahiplerine en iyi şekilde hizmet etti. Nitekim bunu holding medyasının en büyük patronu Aydın Doğan, “Son beş yılda servetim on kat arttı” diyerek dile getirdi. Yine İstanbul Sanayi Odası’nın bir hafta kadar önce açıkladığı rapor, “Türkiye’nin Koç Holding ve Doğan Holding gibi birkaç holdinge çalıştığını” tescil etti. IMF’nin AKP Hükümeti’ne uygulattığı ekonomik modelden en karlı çıkan Türkiye’nin 10 büyük şirketi sıralamasına Koç Holding’in beş şirketi birden girdi. Onları Aydın Doğan’ın şirketi POAŞ da dahil olmak üzere beş şirket daha izledi. Kısacası şu an uygulanan ekonomik model işçiye, köylüye, memura, esnafa, emekliye hizmet etmedi; sadece Türkiye’nin en büyük şirketlerine hizmet etti. Ancak bu hizmet onlara da, bu sömürü ve zulüm düzeninin koruyup kollayıcılarına da yetmedi. İstiyorlar ki AK Parti milletten gelen özgürlük, adalet, eşitlik taleplerine de gözlerini kapasın, kulaklarını tıkasın. Ekonomik alanda olduğu gibi bu alanlarda da millete hizmette bulunmaya kalkışmasın. Hep birlikte AK Parti’ye diyorlar ki, “Düzene hizmet edersen ihya olursun, millete hizmet etmeye kalkışırsan imha olursun!” Nitekim şu anda ihya olmak ile imha olmak arasında AK Parti! Anayasa Mahkemesi’nin kararının özeti de bu değil mi?
GENERAL KATİL DE OLSA HAPSE ATMA!
- CHP, Ergenekoncu orgenerallerin hapse atılmalarına, “ülkeye bunca yıl hizmet etmiş orgenerallere bu yapılmamalıydı” diyerek karşı çıktı. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
- Diyelim ki bir profesör birini öldürse, ülkeye bunca yıl hizmet etti diye onu hapse atmayacak mıyız? İşlediği cinayete göz yumacak mıyız? öyleyse darbe yapacakları iddiasıyla tutuklanan orgenerallerin hapse atılmalarına “ülkeye bunca yıl hizmet ettiler” gerekçesiyle karşı çıkmanın bir mantığı var mı? CHP bu gerekçeyle onların hapse atılmalarına karşı çıkmakla ne yaptığının farkında mı? Eğer savcının iddia ettiği gibi darbeye teşebbüs ettilerse, birçok faili meçhul cinayetin emrini verdilerse, sağa sola bomba atılmasını teşvik ettilerse, “ülkeye bunca yıl hizmet ettiler” diye hapse atılmayacaklar mı? Kaldı ki bu orgeneraller ya da başka orgeneraller ülkeye hizmet ettilerse karşılığını da eksiksiz almadılar mı? Bu millet onları ta çocuk yaştan itibaren askeri okullarda bedava okutup, eğitti. Yedirdi içirdi, üstlerini başlarını giydirdi. Bu devlet teğmen olduklarında onlara yaşıtları olan bir doktordan daha fazla maaş verdi. Emekli olduklarında onlara yaşıtları olan bir emekli profesörden daha fazla maaş verdi. Ayrıca onlara orduevlerinde, ordu tesislerinde beş yıldızlı otel hizmetini neredeyse bedavaya alma imkanı verdi. Dediğim gibi ülkeye yaptıkları hizmetin karşılığını eksiksiz verdi. Hem ülkeye hizmet etmek generallere, subaylara darbe yapmak, darbeye kalkışmak hakkını verir mi? Artık bu anlayışın son bulması gerekmiyor mu? Sadece bugün “darbeye teşebbüs ettikleri” iddiasıyla tutuklanan generallerin değil, geçmişteki darbeleri yapan bütün generallerin hapse atılması ve bu yaptıklarının hesabının sorulması gerekmiyor mu?
PAŞALARI ELEŞTİRMEK ORDUYU YIPRATMAKMIŞ!
- Daha önce de “Orduyu yıpratmayalım” çağrısı yapan Genelkurmay Başkanlığı, bu hafta ortasında da halen orduda görevli bazı generallerle ilgili haberler üzerine “Orduyu yıpratmayalım” diyerek sert bir uyarı yaptı. Ne diyorsunuz bu uyarıya?
- Geçelim o haberleri, mesela bazı generalleri eleştirmek orduyu yıpratmak mı demek? Anlaşılan "Orduyu yıpratmayalım" demekle kast edilen "Orduyu eleştirmeyelim" demek. Cumhurbaşkanını eleştireceğiz, başbakanı eleştireceğiz, ama mesela genelkurmay başkanını eleştiremeyeceğiz, hiç böyle şey olur mu? örneğin ben yeri geldiğinde cumhurbaşkanını da, başbakanı da en sert şekilde eleştiriyorum, ama yeri geldiğinde genelkurmay başkanını en yumuşak bir şekilde eleştiremezsem bu tutarlı bir tutum olur mu? Hem sonra mesela Şemdinli'de bir kitabevini bombalarlarken suçüstü yakalanan astsubaylara "Tanırım, iyi çocuklardır" diye arka çıkan bugünün Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ı eleştirmeye kalktığımızda hemen orduyu yıpratmakla suçlanıyoruz. İşte o zaman "Orduyu yıpratmayalım" diyenlerin aslında "Orduyu eleştirmeyelim" demek istediklerini anlıyoruz. Acaba orduyu kim yıpratıyor? Bu soruyu sormak ve orduyu kimin yıprattığını ortaya koymak gerekiyor. Darbe yapıp demokrasiyi askıya alan, hukuksuz yargılamalarla insanları asan, işkencelerle binlerce insanın hayatını karartan, onbinlerce masum insanı sorgusuz sualsiz hapse atan darbeci generaller orduyu yıpratmıyor da ben mi yıpratıyorum? Darbe yapmak için cuntalar kuran, darbenin şartlarını oluşturmak için sağa sola bombalar attıran, başta gençler olmak üzere insanları birbirine kırdıran, darbe yapmak uğruna mafyayla bile işbirliği yapan darbeci generaller orduyu yıpratmıyor da ben mi yıpratıyorum? ABD'li askerlerin Türk subaylarının başına çuval geçirip tartaklamasına en küçük bir tepki bile gösteremeyen generallerimiz orduyu yıpratmıyor da ben mi yıpratıyorum? Milletin 40 milyar dolar tutarındaki parasını hortumlayan batık bankaların yönetim kurullarında görev yapan generaller orduyu yıpratmıyor da ben mi yıpratıyorum? Başka örnekler de vermek mümkün ama bunu daha fazla uzatmıyorum. Ve sadece şunu soruyorum: Bunlar ve bunlara benzer işleri yapan ordu mensupları orduyu yıpratmıyor da, onların bu yaptıklarını eleştirdim diye orduyu ben mi yıpratıyorum?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.