Müthiş şifre!
“Allah, O'ndan başka tanrı yoktur…” (Bakara.255)
İnsanların, ne manaya geldiğini bilmeden sadece dil ile “Lâ ilâhe illâllah” diyerek müslüman olup cennete gireceklerini zannetmeleri; Allah (c.c.) ile beraber adına ilah koymadıkları nice ilahlara tapmalarını beraberinde getirdi.
Bu ilahlar kimi zaman benimsenen beşeri rejimler, ideolojiler; kimi zaman da bir tek ilahın (Allah’ın) sıfatlarından herhangi birini (görme, işitme, (gaybı bilme, kendisine dua edilme, yapılan dualara karşılık verme, yere ve göğe hakim olma, insanların fıtrat üzere yaşayabilmeleri için gerekli kanunlar hazırlama...) kendisine yakıştırılan bir şahıs, ya da bir cisim [elle yapılan gerek metal, gerekse cam çerçeveye sıkıştırılmış bir resim, gerekse tahtadan yapılmış bir put] oldu.
Oysaki Allahû Teala Kur’an-ı Kerim’in birçok yerinde kendisine tapacağımız, kulluk edeceğimiz, yalnız kendisinden yardım dileyeceğimiz ilahı bilmemizi istiyordu. Tıpkı Fatiha suresinde olduğu gibi “Ancak sana ibadet eder ve ancak senden yardım dileriz.”
Tabiki bu da ancak Lâ ilâhe illâllah’ın ne manaya geldiğini anlayıp kalple tastikten sonra kelime-i şehadetin şartlarını yerine getirmekle mümkün olacaktı.
Küfürle müslümanlık arasında bir köprü olan kelime-i şehadet oldukça mühim olmalıydı. Çünkü ancak onunla cennet kapısı açılacaktı.
Birçok kavramların dejenerasyona uğramasında insanlar kelime-i şehadete de pay biçti.
Birçok manayı taşıyan “İLÂH” kavramı daraltılarak “yaratıcı” olarak adlandırıldı. Yani;
Allah’dan başka ilah yoktur; Allah’tan başka yaratıcı yoktur” olarak zannedildi.
Bu anlayışa itiraz eden hiçbir insana rastlanamazdı ki?
Haliyle de sadece dille Lâ ilâhe illâllah “Allah’tan başka yaratıcı yoktur” diyen herkes müslüman olacaktı.
Kimliğinde Hıristiyan, Yahudi, Ermeni yazsa ve müslümanlara olmadık zulümleri yapıp katletse de...
Vallahi; Allah’tan başka yaratıcı olmadığına bugün Sırplar da inanıyor, Amerikalılar da... O zaman onların da müslüman olması gerekiyor. Öyle değil mi?
Lailahe illallah kelimesi yeryüzüne inen en önemli kelimelerden biridir… Bu kelimenin insanlarla tanışması için peygamberler gönderilmiştir… Birçok peygamber bu kelimeyi insanlara ulaştırmak için canlarını vermişlerdir.
Nasıl ihmal edilir ki bu kelime!
Bir âlimin dediği gibi, lailahe illallah kelimesi dişlisi olmayan cennet anahtarıdır. Bu kelimeyi işittikten sonra salih amellerle dişli yapılmalı ve ömür boyunca o söze sadık kalınmalı.
Bu nasıl bir cümleyi ki o kelimeyi telaffuz eden kişi Allah’ın beğenisini kazanıyor? Dile hafif gelen bu kelime ne manalar içeriyor ki mizanda ağır gelip muhatabını ebedi olarak cennette kalmasını sağlıyor?
İslam dininin giriş kapısına bu kelimenin konmasında müthiş hikmetler var. Konuşabilen her insanın bu kelimeyi söylemesi ve ezberlemesi hiç zor değil. İslama girişte yorucu bir prosedür işlenmiyor. Girişi çok kolay… Haftanın her günü ve her saati dünyanın neresinde olursanız olun bu kelimeyi –kalpten inanarak-telaffuz edin, siz artık Müslüman olmuş olursunuz… En az bir buçuk milyarlık bir insan topluluğuyla kardeş olmuş oluyorsunuz…
Değerli okuyucu kardeşim!
Allah’ın çok değer verdiği bu cümleyi “Eşhedu enlailahe illallah ve eşhedu enne muhammeden abduhu ve resuluhu” islama yeni giren bir batılı hakkını verirken bizler maalesef çok ihmal ettik ve önemsemedik…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.