Mehmet Talu

Mehmet Talu

Miraç gecesinin hatırlattıkları - 1

Miraç gecesinin hatırlattıkları - 1

Soru: Miraç gecesi bize hangi hususları hatırlatmalıdır?
Cevab: Bismillahirrahmanirrahim.
Elhamdülillah, Hz. Peygamber (S.A.V.) efendimizin ALLAH Teâlâ’nın büyük iltifatlarına mazhar olduğu bir miraç kandilini daha idrak ettik ve ihya etmeye çalıştık. Rabbim kabul buyursun. Amin. İdrak ettiğimiz bu mirac kandilin memleketimize, milletimize, bütün İslâm alemine maddi ve manevi hayırlara-bereketlere vesile olmasını Cenab-ı Hak’tan diliyorum. Bu arada çok önemli itikadi bir meseleye ve miracla alakalı bazı hususlara değinmek istiyorum.
İsra ve Miraç mucizesi, Hz. Peygamber (S.A.V.) efendimiz uyanıkken ve şahsı ile yani hem mübarek vücudu ile hem de ruhu ile olmuştur. Rüyada ve sadece ruhu ile olmamıştır. Eğer böyle olsaydı, Mekke müşrikleri ve hatta imanı zayıf bir kısım Müslümanlar tarafından inkâr edilmezdi.
Diğer önemli bir konu: Miraç gecesinde; Hz. Peygamber (S.A.V.) efendimiz, Cebrail (A.S.)ı Sidretül-münteha’da bırakarak kendisine sunulan refrefin kılavuzluğu ile ALLAH Teâlâ’nın dilediği yere kadar geldi ve ALLAH Teâlâ’nın:
“Yaklaş Ey Muhammed!” hitabını duydu. Sonra da Cenab-ı Hakk’la görüşüp konuşmak gibi kadri yüce bir nimet ve şerefin sahibi oldu. Hz. Peygamber (S.A.V.) efendimiz Cenab-ı Hakk’ı ahiret-kalb gözüyle görmüştür. Sorulan bir soru üzerine, İmam-ı Rabbânî (K.S.) bu hususta şöyle der: Hz. Peygamber (S.A.V.) efendimizin, Miraç gecesi rabbisini görmesi dünyada vaki olmamıştır, bilakis ahirrette vaki olmuştur. Çünkü Hz. Peygamber (S.A.V.) efendimiz, miraç gecesi zaman ve mekân dairesinden çıkıp, imkân darlığından da halas olup kurtulunca, ezel ve ebedi bir anda buldu. Bidayeti (başlangıcı) ve nihayeti (sonu) bir nokta olarak gördü. Binlerce sene sonra cennete girecek, cennet ehli kimseleri cennette gördü.
İdrak ettiğimiz ve ihya etmeğe çalıştığımız Miraç Kandili vesilesiyle: Sevgili Hz. Peygamber (S.A.V.) efendimiz’in Miraç’tan hediye olarak getirdiği Bakara suresinin son ayetlerinde Rabbimiz bizlere yüksek sorumluluklarımızı ve zaaflarımızı birlikte hatırlatmaktadır. Her sorumluluk bir emanettir ve emaneti omuzlarında taşıyan her insan, her türlü kin ve öfkeden, haset ve kıskançlıktan, gurur ve kibirden uzak durarak bütün insanlara hatta bütün mahlûkata karşı mütevazı ve alçak gönüllü olmak zorundadır. Zira Hz. Peygamber (S.A.V.) efendimiz’in ifadesiyle tevazu yüceltir, kibir düşürür, gurur aldatır, haset bitirir. Nefsimizin ölümcül zaafları bizi her türlü miraçtan, yüceliş ve yükselişten alıkoyar.
Yüce İslam’ın insan ve toplum tasavvurunda ALLAH Teâlâ’nın kullarının birbirine üstünlüğü yoktur. Güç, kuvvet ve kudret yalnız ve yalnız ALLAH Teâlâ’nındır. Başımıza gelen her musibeti ve felaketi, bizler acaba ALLAH Teâlâ’nın gücüne gidecek bir hatamız mı oldu, bir gönül mü kırdık, diye kendi nefis muhasebemize vesile bilir ve son nefesimize kadar bu sorumluluk duygusuyla hareket ederiz.
Yeryüzünün bütün canlılarına olduğu gibi yaratılmışların en seçkini ve şereflisi olan insana hürmet etmeye, insanın ve bütün canlıların hukukunu korumaya mecbur ve mahkûmuz. Bizler sadece musalla taşının önünde değil; hayatımızın her anında birbirimizin rakipleri değil şahitleriyiz. Dolayısıyla birey, toplum ve toplumsal düzeni korumakla görevli olan herkesin, hepimizin birbirimizin hukukunu koruması en mukaddes görevlerimizin başında gelir.
İç huzurumuzun, muhabbet ve kardeşliğimizin biraz zedelendiği; öfke, kibir ve gururla köpüren nefislerimizin duygularımıza, vicdanlarımıza hükmettiği; akl-ı selimin, sağduyunun sesini yeteri kadar duyuramadığı; bilerek ya da bilmeyerek birbirimizi incittiğimiz; öfkelerimizin sokağa, meydanlara taştığı şu hüzünlü günlerde bir cankurtaran, bir can simidi gibi, bir hazık hekim gibi, bir şifa reçetesi olarak imdadımıza yetişen, ruhumuzu serinleten idrak ettiğimiz ve ihya etmeğe çalıştığımız mübarek Miraç Kandili’mizi başımıza tac ediyoruz.
Bu kutlu gecenin yüzü suyu hürmetine Rabbi Rahimimizden incinmiş kalplerimizi te’lif ederek birleştirmesini diliyoruz. Allah’ım bize merhamet eyle! Bizi birbirimize şahitler ve veliler kıl! Bizi birbirimize düşürmek isteyen, kuvvetimizi parçalamak, dayanışma ruhumuzu zayıflatmak, yuvamızı dağıtmak isteyen her türlü fitne ve fesattan bizleri muhafaza eyle! Muhabbetimize, birliğimize, kardeşliğimize gölge düşüren her türlü şiddetten, nifaktan, tefrikadan, şeytandan bizleri muhafaza eyle! Amin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Talu Arşivi