Mevlüt Özcan

Mevlüt Özcan

Hücre-i Saadet, dünyadaki cennet

Hücre-i Saadet, dünyadaki cennet

Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) buyurdu ki:

“Kabrim ve mimberim arası, Cennet bahçelerinden bir bahçedir.”

Ravza: Bahçe manasına gelir.

Burada yapılan ibadet ve dualar, cennet bahçelerinden birinde edâ edilmiş gibidir.

Ravza, Mescid-i Nebevi’nin içinde yer almakta olup Peygamberimiz (S.A.V.) Efendimiz’in mihrabı, kabr-i şeriflerinin bulunduğu alana denilmektedir.

Bu mekânın uzunluğu 22 metre, genişliği 15 metre olup 230 metrekaredir.

Günümüzde Ravza alanını Mescid-i Nebevi’nin diğer bölgelerinden belirginleştirmek için açık yeşil halı döşenmiştir. Diğer kısımların halıları ise kırmızı renktedir.

Peygamberimiz (S.A.V.) Efendimiz hicretin on birinci yılında (miladi Haziran 632’de) Rebiulevvel ayının 12’sinde, Pazartesi günü öğleden önce irtihal eyledi. İrtihali Hz. Aişe (r.anha) anamıza ait hücrede vuku buldu. Kabri saadetleri de irtihal ettiği mekânda oldu. Çünkü Efendimiz bir hadislerinde: “Peygamberler, ruhlarını teslim ettikleri yerde defnolunurlar” buyurmuştur. Sevgili Peygamberimiz (S.A.V.) Efendimiz’in cenaze namazını herkes fert fert kıldı. Kimse O’nun üzerine imam olup cenaze namazı kıldırmadı. Rasûlüllah (S.A.V.) Efendimiz’in yanına Hz. Ebu Bekir (r.a.) ve Hz. Ömer (r.a.) efendilerimiz de defnolundu.

İnsanlar, Rasûlüllah (S.A.V.) Efendimiz’in vefatından bir müddet sonra şifa ve bereket umudu ile mübarek kabr-i şeriflerinden toprak almaya başladılar. Bunun üzerine Hz. Aişe (r.anha) kabrin etrafını duvar ile çevirttirdi. Daha sonra Hücre-i Saâdet’in kapısı örtülerek tamamen kapatıldı. Altıncı Emevi halifesi Velid bin Abdülmelik, Medine valisi iken Hz. Aişe (r.anha)’nın yaptırtmış olduğu duvarı yükseltip üzerini küçük bir kubbe ile kapattırdı.

Böylece üç kabir, dışarıdan görülemez ve içeriye de girilemez hale geldi. Ömer bin Abdülaziz, Medine-i Münevvere valisi iken mevcut duvarın etrafını Kâbe’ye benzememesi için beş köşeli ve kapısız olan ikinci bir duvar yaptırdı.

Bu duvarın çevresine Irak’taki Atabegler devletinin veziri ve Selahaddin-i Eyyubi’nin amcasının oğlu olan Cemâleddin-i İsfahâni H.585 / M.1189 senesinde Hücre-i Saadet’in dış duvarı çevresine sandal ve abanoz ağaçlarından mescidin tavanına kadar yükselen bir parmaklık yaptırdı. Bu parmaklık H.868 / M.1289’da bir yangında yandı. Yerine demirden bir parmaklık yapıldı ve bu da yeşile boyandı.

Peygamberimiz’in ve iki halifesinin mübarek kabirlerini barındıran ve Hücre-i Saadet ismiyle anılan bölüm duvarlarla çevrilidir. Perdenin dışında şebekeler vardır. Ziyaret ancak şebekelerin önünden gerçekleşmektedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mevlüt Özcan Arşivi