Asım Yenihaber

Asım Yenihaber

İhanetin yakın planı!

İhanetin yakın planı!

17 Aralık kazaî kazası, ciddi kırılmalara yol açtı. Bu sarsıntı aynı zamanda taşların yerine oturmasına da vesile olacağı benziyor. 

Recep Tayyip Erdoğan, 1990’lardan beri Türkiye’nin gündeminde. Onun siyasî kariyerini herkes biliyor. Başlangıçta pek de önemsenmeyen bir partinin ilçe başkanlığından il başkanlığına, oradan beklenmedik şekilde İstanbul’un büyükşehir belediye başkanlığına seçildi. 

O seçimi hatırlayalım: Bütün merkez medyası onun kazanmaması için son barutuna kadar ateşledi!

Sonuç malûm. Merkez medya savaşı kaybetti!

Seçimi kazanmak yetmez elbette. Tayyip Bey, İstanbul Büyükşehir belediyesini yolsuzluk ve rüşvete batmış CHP yönetiminden aldı. Susuz, yolsuz, pislik içinde bir şehir... Şehir bu noktadan alındı, yaşanabilir hale getirildi. Standartlar yükseltildi. Haliç’in kurtarılması bir efsane idi, gerçek oldu... Belki de en zoru: Su meselesi halledildi!

Her tarafı sularla çevrili İstanbul’un suya hasreti onun döneminde sona erdi. 

Bunlar yapılırken şer cephesi Başkan’ı hukuku kullanarak alaşağı etti! 28 Şubat süreci aynı zamanda onun mensup olduğu partiyi kapattı... Yine hukuk en hoyrat şekilde kullanıldı. 

“Bir daha muhtar bile olamaz” manşetlerini hatırlayalım...

Muhtar olmak isteyen de kim!

Tayyip Erdoğan her şeyin rağmına Başbakan oldu!

Bunun olmazlığı ile ilgili çok referans vardı! Fikri, zikri, tahsili, ecnebi lisan bilmezliği, Kasımpaşalılığı ve elbette eşinin tesettürü!

Bunlar bugün bize olağan görünüyor. Asla değildi.

Tayyip Erdoğan’ın olağanüstü, fevkalade kişiliği, 21. Yüzyıl Türkiyesinin bir şansıdır. Türkiye 100 yıl sonra yeniden konumlanıyor. Güçlü bir müellif iş başında. On yıldır tarih yazılıyor!

Bu kadar başarı, bu kadar sürekli, kesintisiz başarı elbette düşman kazanmanın esas sebebidir. Tayyip Bey güçlendikçe düşmanları da çoğaldı. Başarısızlığın çaresi vardır, başarının yok! Başarısız bir Erdoğan’ı kimler başının üstünde taşımazdı ki?

Tayyip Bey şu günlerde Hakka ve halka atıftan başka bir şey yapmıyor. Çünkü Allah indinde kendini haklı görüyor, halk nezdinde ise vicdanlara sesleniyor. Yaptıklarının kamu vicdanında ma’kes bulacağına inanıyor. 

Tayyip Bey yönetimi aynı zamanda bir kadro yönetimi... Bu kadro ekseriya İstanbul Büyükşehir Belediyesinde bir araya gelmiş “güvenilir” isimlerden oluşuyor. İstanbul’dan aktarma çok sayıda bürokrat, teknokrat ve siyasetçi var merkezi yönetimde. 

Eğer Tayyip Erdoğan bu kadrodaki isimlerin elinden tutmasa idi, onları bir yerlere getirmese idi... Kimi ticareti ile, kimi ibadeti ile, kimi de ilmi-filmi ile meşgul olacaktı. 

Türkiye’yi yönetmek, dahası dünyaya söz söz söylemek!

Tayyip Bey, herkese sözünü söylüyor. Düşmanlarına, muarızlarına doğrudan ve yüksek perdeden hitap ediyor. Fakat etrafındaki çekirdek kadronun aymazlığı karşısında suskun kalıyor.  Hadi istifa etmediği için azledilen bakanın istifa açıklamasına cevap verin! Siyaset direnme sanatı değildir. Yeri geldiğinde, koltuğu bırakıp sükunetle beklemek sanatıdır. 

Bir bakan istifa etmedi, azledildi! Ertesi gün “ben istifa ediyorsam Başbakan da istifa etmeliydi” diye beyanat verdi. Tamam yetiştiğin bölge asabiyet haritasında bir numara! Hiç senin etrafında itidal, sağduyu, aklı selim tavsiye eden kimse bulunmaz mı? 

Aklı (ve hatta gönlü, kalbi) bir anlık iptalinin faturasını kim ödeyecek şimdi?

Neyse eski bakan daha ileri gitmedi!

Meğer bir hemşehrisi onu da yapmış: Gâvur olmuş!

İşte haber: Trabzon’un Yeni Cuma Mahallesi’nde oturan 3 çocuk babası ismi lazım gelmeyen bir kişi, iki yıl önce eşine şiddet uyguladığı gerekçesiyle açılan dava sonucu 6 ay evden uzaklaştırma cezasına çarptırılmış. “Aslında eşimi çok seviyorum. Bir anlık sinirden ona vurdum pişman olduğumu mahkemede dile getirdim ama bana 6 ay evden uzaklaştırma cezası verdiler. Cezanın dolmasına bir ay varken, çok özlediğim çocuklarımı görmek istedim. Şikayet üzerine polis beni yakaladı. Mahkemeye çıktım. Eşimi ve çocuklarımı görme süresi iki katına çıktı. Bana da bir ay hapis cezası verildi” demiş. Ya sonra: Hakime kızmış, nüfus kağıdı hanesinde islâmı çıkartmış, hırıstiyan yazdırmış!

Allah eski bakanı daha beterinden esirgemiş!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
8 Yorum
Asım Yenihaber Arşivi