MHP-BBP, BİRAZ NEZAKET LÜTFEN
Geçen gün ülkücü camiada önemli ve saygın bir isim olan Yılma Durak bir çağrı yaparak BBP liderinin artık MHP'de siyaset yapması gerektiğini söyledi.Durak, Türkeş döneminde ileri sürülen gerekçelerin artık geçerliliğini yitirdiğini, ülkücülerin bir araya gelmesinin hayırlı olacağını ifade etti.
Durak'ın çağrısına Yazıcıoğlu yerine bir BBP genel başkan yardımcısı çok sert bir cevap verdi.Böylece Durak'ın çağrısı muhatabı tarafından irdelenmeden ret edilmiş oldu.
Siyaset zor ve pahalı bir iş.Para, zaman ve çok iyi bir ekip çalışmasını gerektiriyor.BBP,1992 yılından beri siyaset sahnesinde. O günden bugüne bir çok seçim geçirildi, ama BBP bir türlü başarılı olamadı. Yazıcıoğlu ve ekibi zaman, zaman çok önemli hizmetler ifa ettiler. 28 Şubat'ta dik duran bir iki siyasetçiden biri de Büyük birlik partisi genel başkanıydı..Ancak verilen mücadele oya dönüşmedi, BBP hep yüzde bir'lerde kaldı.Ard arda gelen başarısızlıklar BBP siyasetini de etkiledi. Son iki üç yıl BBP ilkeleriyle bağdaşmayan felaket bir politika izledi. Kıbrıs meselesinde Denktaş'ın peşine düştü,Demokratikleşme hamlelerinin ancak AB dinamiğiyle gerçekleşebileceğini göremediği için AB karşıtı bir siyaset izledi. Perinçek'in Ulusal TV si bazı BBP yöneticilerinin ikinci adresi oldu.Hiç bir toplumsal karşılığı olmayan sert, radikal fikirler siyaset diye takdim edildi.Seçim dönemlerinde BBP'ye gelenler BBP'nin siyasetini belirler oldular.Yazıcıoğlu nazik bir kişiliğe sahip olmasına rağmen, hiçbir zaman ekip çalışması yapamadı, kendisiyle birlikte olanları muhafaza edemedi. Neticede başarısızlık kaçınılmaz oldu. BBP için yakın bir gelecekte de başarı ihtimali gözükmüyor.
Bütün bu gerçeklere ve yanlışlara rağmen Yazıcıoğlu kamuoyunda önemli bir isim. Hemen her seçmen kitlesinde sevenleri, izleyenleri var. Gittiği yere çok büyük katkılarda bulunacağı kesin.
öte yandan MHP bugün belli bir oy oranında tıkanmış durumda.Bugünkü seçim sistemiyle,Yüzde 12-13 lerle iktidar olma imkanı mevcut değil.Muhafazakar, mütedeyyin seçmen MHP'nin geçen dönem yaptığı yanlışlardan dolayı MHP'ye mesafeli duruyor. Bir çok insan alternatif bulamadığı için AKP ye kerhen oy vermek zorunda kalıyor.Muhsin Yazıcıoğlu ismi muhafazakar kitlelerin MHP'ye dönmesi için önemli bir vesile olabilir.MHP'yi ülkücülükten uzaklaşmakla suçlayan geleneksel tabanı yeniden aktif hale getirerek bir sinerji yaratabilir. MHP' Türk Milliyetçiliğinin geleceği için de olsa bu imkanı değerlendirmeli, geçmişte yaşananları kompleks haline getirmekten vaz geçmelidir.
Bahçeli nazik bir insan. önceki hükümet döneminde Ecevit'e gösterdiği saygı ve nezaket biliniyor.Milliyetçiler-ülkücüler problemlerini basın aracılığıyla değil artık yüz yüze konuşabilmelidir.ülkücülerin birliği gündeme geldiğinde her defasında –partiye üye olsun, tövbe etsin, özür dilesin-diyerek Yazıcıoğlunu rencide ederek böyle bir birliği kim bilir ne adına sabote edenlere dikkat edilmelidir.Milliyetçilerin, ülkücülerin birliğinden ancak onların muarızları rahatsız olur.Böyle bir teşebbüsü sabote eden kim olursa olsun, iyi niyetinden, derin bağlantılarından şüphe etmek gerekir.
MHP-BBP ayrışması derin bir operasyonun neticesiydi. Şimdi bu iki parti basiretli davranıp bu operasyona –bütünleşmiş, yaşananlardan ders almış- bir Milliyetçi hareketle cevap vermelidir. Ama bu işte en büyük görev Bahçeli'ye düşüyor. Nefisler aşılırsa her şey kolaylıkla olur.Hayatının hiçbir döneminde milliyetçi ya da ülkücü olmayanlara gösterdiğimiz nezaket ve hoş görüyü birbirimize de göstermeliyiz.Bu ülke için –ölüm duvarlarını-defalarca aşan arkadaşlarımız bunu fazlasıyla hak ediyor. Aksi takdirde Türk milliyetçileri AKP'nin gölgesinde kalmaya devam edecektir.Bizden söylemesi….