İsmet özel ismiyle ilk tanışıklığım yaklaşık yirmi sene kadar önce okuduğum’ Waldo sen neden burada değilsin?’ isimli kitabı ile oldu… O kitapta aklımda kalan tek sahne şuydu;

İki arkadaş vergi vermek istemiyor… Waldo isimli şahıs vergi vermediği için hapse düşen arkadaşını ziyaret eder ve hangi sebepten dolayı hapse girdiğini sorar… Kitabın kapağına yazılan anlamlı ve balyoz etkisi yapan o meşhur sözü işitir; Peki Waldo sen neden burada değilsin?...

Edebiyatçılar ve hayal dünyası geniş olan yazarlar meseleye birçok pencereden bakarlar. Pencere sayısının çok olması sorun olmayabilir ama genelde yasak pencereler de açılır. Daha fazla edebiyat yapayım derken felsefe belasına bulaşılır… Neyse ben konuma döneyim;
Şiir ve edebiyatla aram pek de iyi olmadığından dolayı İsmet özel gibi yazar ve şairler okuduğum ve okuyacağım kitap listelerinde yer almazlar. Bu benim tercihim… Onları okumamam onların değerini düşürmez elbette ki…

Allah için sevdiğim bir kardeşimizin tavsiyesi üzerine RIHLE dergisini alıp inceleme fırsatım olmuştu. İlk çıkan sayı doğrusu pek tutmamıştı bende… Kitapçının dergi reyonunda göze hoş gelen kapak tasarımı ve dosya konusu dikkatimi çekti ve poşetinden çıkarmadan dosya konusu soruşturma başlığı altındaki isimlere bakınca bu dergi alınır ve okunup yıllarca muhafaza edilir diye düşündüm. Hem konu çok önemli hem de o konuyu irdeleyenler ehil insanlar…

Derginin sayfalarını karıştırırken İsmet özelin resmini görünce; ‘Bu şairin bu dosyada ne işi var?’ demekten kendimi alamadım. Sanırım ‘kırk hadis şerhi’ kitabını referans alarak İsmet özel ile Sünnet üzerine bir mülakat yapmışlar… İsmet özel imzası taşıyan kırk hadis şerhi kitabını zevkle okuduğumu söyleyebilirim. Aramızda kalsın o yazıları hadis dalında otorite olmuş âlimlerimizin kitaplarında görmeyi çok arzu ediyor-d-um…

İsmet beyin sünnet konusundaki yorumları bugüne kadar okuduğum -Türkiyeli yorumcular içerisinde- yorumların en güzeli idi… Aman Allah’ım! Kur’an sünnet ilişki bu kadar mı güzel izah edilir! Tek kelimeyle bayıldım… çok geç kalınmış bir röportajdı bu… Hatta daha da genişletilip kitaplaştırılmalı bence…

Şimdi isterseniz İsmet beyin sünnet-Kur’an ilişki üzerine yapmış olduğu yorumlardan birer demet sunayım size:

- Kur’an ve sünnet dediğimiz zaman, zeytinyağı ve sirke bir şeyden bahsetmiyoruz. Niye bu örneği verdim, çünkü insanlar yukarıda Kur’an aşağıda sünnet gibi bir mantıkla kafalarını meşgul ederler. Bir şişeye zeytinyağı ve sirkeyi koyarsanız, yukarda zeytinyağı aşağıda da sirke durur. Kur’an ve sünnet söz konusu edildiği zaman böyle bir tahayyül yanlıştır.

- Biz kur’an ve sünnet dediğimiz zaman bir bütünden bahsederiz; bir bütünü işaret ederiz.

- İslam bütünüyle sirkeyse eğer, bunun su olan kısmı kur’an sirke olan kısmı ise

Sünnettir. Eğer sirkeden suyu çıkarırsanız, sirke diye bir şeyden bahsetmezsiniz. Yani susuz bir sirke yoktur ama sirke sudan da ibaret değildir. Dolayısıyla susuz nasıl sirke olmazsa Kur’ansız da sünnet olmaz… Kur’an varsa sünnet de vardır.

- Şimdi Kur’anı sünnetten ayırarak değerlendirdiğimiz zaman elimiz kolumuz tamamen bağlı kalır.

- Biz Resulullah’dan bahsederken (a.s) ‘’âlemlere rahmet diyoruz’’ Yani bu, bütün insanlık için cennete girme ihtimalinin son fırsatı…


- İslam modernistleri bilhassa, Müslümanların kâfir köpeği olmalarını temin gayesiyle, kur’an ve sünnet arasında bir hat icad ettiler. Böyle bir hat yok! Gâvurlar bize, sanki kur’anla İslam arasında bir hâkimiyet ilişkisi teşekkül edilebilirmiş gibi (bir şey sunmaya çalıştılar.) Tarih içinde mutezile de ‘’ Kur’an mahlûktur’’ diye, bizi bir türlü içinden çıkamayacağımız bir yere sevk etmek istemişti…
…

İsmet özelin sünnet hakkındaki görüşü bazı akılcıları hiç de hoşnut etmeyecek… Ve biliyorum ki İsmet özel ile yazılı ve sözlü tartışma cesaretini de kendilerinde bulamayacaklar…

Verdiğiniz röportaj için teşekkürle İsmet Bey ve teşekkürler Rıhle dergisi diyor haftaya görüşmek umuduyla sizleri Allah’a emanet ediyorum…

Yazılarımda reklâm yapmayı sevmem ama RIHLE dergisinin bu sayısını mutlaka almanızı tavsiye ederim. Birbirinden önemli, zamana yenik düşmeyecek ve yıllarca okunabilecek yazılar var… www.rihledergisi.com.tr