Erdoğan hükümeti gelene kadar Türk siyaseti hiç bu kadar bölücü olmamıştı. 12 yıldır ülke bölünüp duruyor. Paralar hep ağababaların cebindeydi, ne güzel hiç bölünmüyordu. Hükümet geldi, önce hizmetler yaparak parayı böldü. Sonra yollar bölündü ve duble oldu. Utanmasalar(!) trible yol yapacaklar. SSK hastanelerindeki ilaç ve doktor kuyrukları bölündü. Milli Güvenlik dersleri ise bırakın bölünmeyi tamamen kaldırıldı. Derse giren subaylar, öğretmenlerimizi ne de güzel fişliyordu! Kendini bu ülkenin tek sahibi zanneden bir avuç elit’e bu yapılanlar reva mıdır? Bu hükümeti kınım kınım kınamak lazım, kına’ları da Mısır Çarşısı’ndan almak lazım!

Bizim bildiğimiz Türk siyaseti ve devleti “çatık kaşlı” olmalı. Nedir o Başbakan’ın durmadan çocuklara oyuncak dağıtması? Çocukların babalarını gecenin 3’lerinde ev basıp karakola çekmeli, ağzını burnunu kırdıktan, sakalını tek tek yolduktan sonra evin önüne atmalı değil miydi? Eskisi gibi!!!

IMF’ye gırtlağa kadar “bütüncül” bir borcumuz vardı. PKK ve içimizdeki hainler; Türkleri, Kürtleri ve vicdan sahibi tüm kavim mensuplarını “acılarda” birleştiriyordu. Artık akacak kan damarda duruyor! Hükümet, “paralel yapı, iç ve dış düşman” tanımlamasını tam yaparak böldü! Yani, ne kadar millet ve mukaddesat düşmanı varsa bölündü! Tabii sipere yatmış birleşmeyi bekliyorlar, bunu da unutmayın!

Şimdi siz hükümeti “yalayıp yağladığımı” sanıyorsunuz! Oysa yukarıda ironik şekilde bir kısmını saydığımız uygulamalardan “müslüman ahali” memnun! Bizim için de herhangi bir parti değil, müslüman ahali önemli! Hizmeti yapan AK Parti olunca kızalım mı? Hükümetin yaptığı yanlış uygulamalar hem bu satırlarda hem de gazetenizde yer alıyor! Özellikle milli eğitim ve adalet konuları hâlâ ağır yaralı! Bu yaranın müsebbibleri “paralel paralel” geziniyor!

AKİT VE FİNCANCI KATIRLARI

Akit’in “toplumun her kesiminden” okur kitlesi var. Sadece Akit okurlarının yönettiği “facebook.com/akitgazetem” sayfasında 280 bin takipçi var ve gündemin yoğunluğuna göre 3 ila 8 milyon arası ziyaretçiyi ağırlıyor. Rakamları kafadan söylemiyorum; facebook bildirimleri ortada! Okurlarımızın %80’i Akit’ten tam bir memnuniyet içinde, %20’si ise çeşitli eleştiriler getiriyor. En yoğun eleştiri ise “Akit, niye bir siyasi parti olan AK Parti’yi destekleyici haberleri çok yapıyor?” yönünde. Gerçekten satır satır Akit’i okuyanlar görür ki bu gazete kimseye gözü kapalı kendini teslim etmez. Fincanlar kırılacak diye katırları ürkütmekten çekinmez. Ancak bazıları hükümeti eleştirin derken “gözünüzü kapatın vazifesinizi yapın” der gibi hareket ediyor. Kusura bakmayın, hatalarını eleştirelim; ancak millet lehine yaptığı işleri de sonuna kadar destekleyelim. Geçen hafta Enderun Fm’deki programımızda ağırladığımız gazetemiz İcra Kurulu Başkanı Mustafa Karahasanoğlu ağabeyin de ifade ettiği gibi Akit herhangi bir holdingin, siyasi partinin, cemaatin gazetesi değil. Gücünü milletten alır! Önce Allah’a, sonra millete sırtını dayayan Akit; 312 General’e, açılan yüzlerce ceza ve hapis davasına, Fetullah Gülen’in açtığı 140 davaya rağmen dimdik ayakta! Kıymetli Akit okurları, sizler de bu mücadelenin sahibisiniz. Alınan bir gazete, zalimin zulmüne saplanan bir hançerdir. Abone olarak gazetenizi her gün almanız mücadelenin devamı için çok önemli. Teknik bilgileri de verelim: Abonelik için Türkiye’nin her yerinden 0212 447 42 13’ü arayarak sadece adresinizi veriyorsunuz. Gazeteniz birkaç gün içinde Allah izin verirse kapınızda. Ücreti dağıtım elemanı ayda bir defa yanınıza uğrayarak tahsil ediyor. Bir gazete dünyayı değiştirir, inanırsanız olur!

ANADOLU’DA PARALELLER!

Kayseri’de KAYMEK adında “meslek edindirme kursları” var. Bu kurslar AK Partili Belediye’ye bağlı! Memursen Kayseri İl Başkanı soruyor: “17 Aralık’tan sonra Başbakan’ın kellesini, AK Parti’nin kapatılmasını isteyen yapı şu anda Kaymek’lerde hakim durumda! O yapının yayınlarından başka hiç bir yayın girmiyor. O yapının idarecileri şu anda oralarda hakim. Bununla ilgili bir çalışmanız, tedbiriniz var mı?” Bu soruya AK Partili Büyükşehir Belediye Başkanı sadece “Böyle bir şey yok” diyerek cevap veriyor. Türkiye’nin en büyük memur sendikasının Kayseri Başkanı durduk yere(!) bir iddia mı ortaya attı? Yoksa bu yapı gizlenmek mi isteniyor? Kaymek’lerle ilgili çok duyum alsam da herhangi bir iddiada bulunmuyorum. Memursen İl Başkanı’nın sorusu ve iddiası ise cevap bekliyor!

Bir de Kamu Hastaneleri Birliği var. Hasan Karakaya abi, Konya’dan ve Diyarbakır’dan bahsetti. Diyarbakır Kamu Hastaneleri Birliği Başkanı ile telefonda görüşmek istediğini ama görüşemediğini söyledi. Demek ki sadece benim başıma gelmiyormuş. Kayseri Başhekimi ile görüşme talep ediyorum, numaramı bırakıyorum; ama nafile! Belki siz bu yazıyı okurken görüşmüş oluruz!