Söz konusu vatansa “hiçbir şey” teferruat değildir! Teferruat diye diye insanları asit kuyularına attınız. Gece yarıları evleri basıp çoluk çocuğun aklını aldınız, öldüremediğinizi süründürdünüz! Sizin kurallarınız yoktu, kendinize içinde insana değerin olmadığı bir “put” yaptınız! Tayyip Erdoğan’ı ve esas ekibini siyasetten, Necdet Özel’i ve kadrosunu TSK’dan çek bakalım; ortaya türlü vesayet, cunta, darbe çıkacak! Her şey eski yerinde, sadece işaret bekliyorlar! Mücadele bu işaretin hiçbir zaman verilmemesi için yapılıyor! Genelkurmay Başkanı’nı istifaya çağıranlar; Bingöl-Elazığ karayolunda 33 erimizi “silahsız” şekilde kalaşnikofların önüne atan komutanları da istifaya çağırmış mıydı? Başka sorum yok hakim bey!!! Konuya geçiyorum.

Türkiye’de ne yapılıyorsa ya bir oyundur, ya plan! Müslüman halkı “cahil” ilan ederek işe başlayan yeni ülkemizin kuruluşu zaten bir oyundu, o sebep bir müddet daha oyun sürüyor! Bütün mesele senaryoyu kimin yazdığı? “Gezi, PKK, IŞİD, Lice, Musul” vesair meseleler bir plan dahilinde gidiyor! Ellerindeki tüm eski ve yeni kartları açacaklar! Paralel yapılar bu kartların üstüne bahis oynayacak!

Söz konusu İsrail olunca kelimeleri sandıklara saklayan Fetullah Gülen’e “Artık konuş, yeter ya hu” desek de susmaya devam edeceğini biliyoruz. Her konuda konuşup, “bazı konular”da susmak taraftarlığın nişanesidir!Raydan çıkan treni tekrar yola çıkarmaya niyet etmeyenlerle yolculuğa devam edemezsin! Onun gerçek adı Fethullah değil, kimliğine göre Fetullah, h’si yok! Maksat hakaret değil, sadece mesajı doğru vermeye çalıştık! Eski ismi neydi: Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi! Şimdi kısaca FG, ama sen ona usul usul “yeter ya hu” de! Yetmeyecek biliyorum!

Ve sayın Abdullah Gül, şayet milletin lideriysen darbeci Sisi’yi tebrik etmenin zulüm ile abad olmaya çalışmak olduğunu bilmelisin! Aklımıza bin türlü düşünce getirme! Umarım gelenler sadece hüsn-ü kuruntudur!

1923-2014 arasında hafızasına zil takılıp oynatılmış ve bir türlü Asım’ın nesli olmayı başaramamış, küllerinden “Anka” çıkar mı bilmem ama adam diye ortalığa çıkanların “madam” olduğunu görmüş imparatorluk toprağına Türkiye denir! Topraklarımız bunu unutanlarla doldu taşıyor, bir milli piyango uğruna ne ocaklar batıyor! Irkçılığın alabildiğine damarlara enjekte edildiği ülkemde bayrak mitingi düzenleyerek ay ve yıldızı taşıyanlar onu “Kemalizm”in simgesi sanıyorken peşlerinden gitmemizi beklemesinler! Legal bayrağımın üstüne adamlar çiziyor ve illegal kutsuyorsunuz, oysa yıldızlar gölge yapmaz! Falsolu boşluklarda hayat akıp giderken “La İlahe İllallah Muhammeden Resulallah” sözünü 1400 yıl evvel söylenen bir bedevi masalıyla karıştıran kalabalıklar! Olduğu gibi gözükmeyen adamların sloganlarımızı yenik ekin yaprağı gibi kör kuyulara bastığı devirlerden geçiyoruz. Her şey bitti sananların asıl mücadelenin henüz ilk adımlarının atıldığını görmeyecek kadar kör olduğu ahir zamanda, peygamberin yanına giren kör adamın iman arayışı kadar zerre yok kalbinizde!

Korku insancıl bir duygudur, ancak zalimin karşısında korktuğun için kardeşinin ölümünü seyrediyorsan elinde tuttuğun kimliğin cilt no, hane no, aile sıra no’larıyla kendine mutlu bir yaşam çizebilirsin! Çizdiğin yaşam seni “mutlu onursuzlar” topluluğunun bireyi olmaktan öteye götüremeyecek! Mutluluğun sahte, onursuzluğun gerçek olduğu bir sahte hayat!

“ Müslümanlar ne zaman dirilecek?” sorusunu kendine dert edinmiş liderlerin tek tek öldürüldüğü, zehirlendiği yahut hapislere atıldığı çağımızda bu sorunun peşini asla bırakmadan yolumuza bakacağız! Nasılsa öleceğiz, bari ölmeden zalimin suratına “Biz senden değiliz” diyebilelim!

Bizim bayrağımızı o kadar çok kullandılar ki namaz kılan vatandaşı adeta bayrakla dövdüler. Kendi simgelerimizle bizi dövdüler.

Müslümanın ay yıldızlı bayrağını yine müslümanın kafasında parçalayanlar emellerine ulaşamadı. Türkiye’nin bayrağını bayrak yapan Allah sevgisidir. Bu sevgi ve rıza uğruna kan dökülmüştür. Bayrağın anlamını kavrayamayıp  “bayrakları bayrak yapan”ın “A Rh Pozitif” kan olduğunu sananlar dökülen kanlardaki ırmaklardan despotik kâselerini doldurup gusül alsınlar! İsrail’de siyon yıldızı, İngiltere’de haç, bizde ise ay ve yıldız! Ayyıldız gönlümüze kazınmış bir şiar! Bizi yükseltecek olan onun maneviyatı!

Bu bayrak Türkiye’nin tek bayrağı ve sadece bir kavmin değil, sahiplenen herkesin! Türkiye toprakları asla bölünmeyecek, sağlam bir iradeyle daha da genişleyecek!

Biz “yeter ya hu” desek de birileri Benjamin’in kankası olmaya devam edecek! Onlar arzularına ulaşmadan evvel bizim sarp tepeleri aşmamız gerek! İnanıyoruz, aşılacak!