Türkiye’yi ve Türkiye üzerinden bölgeyi; kendi çıkarları doğrultusunda yeniden şekillendirmeyi hedefleyen emperyalist güçler, kendileri için engel gördükleri R.Tayyip Erdoğan’ın siyaseten tasfiyesi için Cumhurbaşkanlığı fırsatını değerlendirmek için harekete geçti. Ekmeleddin Bey de bu plana dahil edildi ve yerli işbirlikçiler üzerinden siyasi muhalefete taşeronluk görevi verildi.

Her seçimde R.Tayyip Erdoğan karşısında hezimete uğrayan siyasi muhalefet “bu sefer belki” ümidiyle taşeronluk görevini üstlenmiş ve Ekmeleddin Bey’e iki elleriyle sarılmıştır.

Türkiye ve Türk milletinin sorunlarını bilmeyen ayrıca acemiliği ile dikkat çeken Ekmeleddin Hoca; mezar ziyaretleri ve kendisi için hazırlanan salonlarda kendisini alkışlayan kişilerden yola çıkarak genel havayı kokladığını sanıyor. Ama işin doğrusunun bu olmadığını zaman içinde hem görecek, hem de yaşayacak. Zaten Ekmeleddin Hoca, Türkiye’yi tanımadığı gibi siyaseti iyi bilmediğini kendisiyle yapılan bir röportajda itiraf etmişti.

İşin doğrusu şu; Ekmeleddin Hoca uzun yıllar Suudi Arabistan ve Mısır’da yaşamıştır. O, Türkiye’yi ve Türk milletini çok iyi tanımıyor. Türk milleti de onu tanımıyor…

KİM KİMİ KULLANIYOR…

Ekmeleddin Hocayı aday gösteren CHP ve MHP içerisinde bölünmeler ve ayrışmalar yaşanıyor. Çünkü Ekmeleddin Hoca, onlardan biri değil…  

CHP yönetimi Ekmeleddin Hoca’nın adaylığına karşı çıkanlara; “Açılışı duayla yaptığı gibi “mülkün sahibi Allah’tır” diyerek, devletin İslam kurallarına göre yönetileceğini dile getirmektir, R.Tayyip Erdoğan’ı tek başına durdurmamız mümkün değil, onu durdurmanın yolunu aradık ve en doğru tespiti yaptık ve bizden olmadığı halde Kemaleddin Bey’i aday gösterdik. Yani mecbur kaldık. Çünkü Erdoğan’ın önünü kesersek bizim yolumuz açılacak” şeklindeki açıklamalarla tepkileri önlemeye çalışıyor.

Ekmeleddin İhsanoğlu ismi açıklandıktan sonra özellikle CHP’ye oy vermiş vatandaşların ve partilerin “CHP neden kendi adayını göstermedi?” sorusuna CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, “Kendi belirlediğimiz kriterlerle kendi ölçütlerimize göre yola çıktığımızda, alınabilecek oy oranları bellidir” itirafında bulunmuştur.

Ekmeleddin İhsanoğlu’nun aslında neden aday gösterildiğini itiraf eden, hem de CHP içinde ikinci bir adayın çıkmasını önlemek için CHP’li vekillere gönderilen mektup her şeyi anlamaya yeter ve artar bile…

BÖLÜNMEK KİME YARAR?

Değerli CHP milletvekilleri,

Maalesef CHP içinde bir grup vekil, yeni bir cumhurbaşkanı adayı için imza toplamaya başladılar.  

Şimdilik masumane duran, “ilke” kaygısıyla atılmış bir adım gibi duran bu girişimin, CHP’yi bölmek, CHP ve MHP ittifakını parçalamak ve en nihayetinde Tayyip Erdoğan’ı cumhurbaşkanı seçtirmek dışında bir anlamı yok.

CHP ve MHP Genel Başkanlarının ortak bir adayda uzlaşmış olması, son yılların en önemli kazanımıdır. Biliyoruz ki ancak muhalefet ortak hareket ettiğinde, AKP yıkılabilecektir. Nitekim son yerel seçimlerde AKP’nin toplam oyu % 43 ama CHP ve MHP’nin % 44’tür.

Şimdi bu % 43 ile % 44 bir cumhurbaşkanlığı yarışına girecektir. Ve muhalefet, bir adım öndedir. Böylesi tarihi bir fırsat ele geçmişken, iki parti ilk kez anlaşmışken, bu ittifakı bozmak kimin işine gelecektir?

Siyasetçi olmaya gerek yok; bölünme sadece ve sadece Tayyip Erdoğan’a yarar!

TÜRBAN ÇANKAYA’DAN İNECEK

Türkiye’nin şu andaki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, siyasal İslamcı ve eşi türbanlı… AKP’nin adayı Tayyip Erdoğan siyasal İslamcı ve eşi türbanlı… Ama ortak Çatı Adayı Ekmeleddin İhsanoğlu siyasal İslamcı değil; zaten öyle olsaydı eşinin başı türbanlı olurdu!

Durum bu kadar nettir…

Anayasa Mahkemesi kararlarıyla da sabittir ki, türban Siyasal İslam’ın simgesidir. Üstelik bu kararın alınmasında en büyük çaba CHP’nindir.

Bu kararı unuttuk mu?

Türbansız bir Çankaya’ya laiklik kaygısı olanlar neden karşı çıkar, bir düşünelim…

Ekmeleddin İhsanoğlu ile birlikte Türkiye’de cumhurbaşkanlığı makamının türbandan arındırılması seçeneği var ve bizim mantıklı olmamız gerek. Aksi halde  bu sadece CHP’nin değil, hepimizin sonu olur.

Lütfen daha fazla sağduyu, daha fazla tahammül, daha fazla özveri, daha fazla mantık… Her şey T.C. için!

Saygılarımla

Gökçe Fırat Çulhaoğlu

Ulusal Parti Genel Başkanı- Türk Solu Başyazarı

EKMELEDDİN HOCA’YA KUKLA OLMAK YAKIŞMAZ…

Yapılan açıklamalar ve gönderilen bu mektupta yer alan itiraflar gösteriyor ki; Sayın Ekmeleddin Hoca; sadece oynanmak istenen oyun için bir figür olarak seçilmiştir.

O ilk başta belki oynanmak istenen oyunun farkında bile değildi. Ancak, şimdi bu ihanet projesinde bir rol ile görevlendirildiğini anlamış olmalıdır.

Bu oyunun acımasız kurallarını koyanların kendisini kullanmak için aday gösterdiğini anlamış ise; hiç vakit kaybetmeden, şahsiyetini ve onurunu korumak için bu kirli oyundan sıyrılacak şekilde adaylıktan çekilmeli ve oyunu bozmalıdır.

Çünkü; kirli oyunlara alet olmak, kukla olmak ona yakışmaz.

Eğer bütün bu ihanet planlarını bilerek kendisine verilen rolü kabul etmiş ise; o zaman kendisi tarihi ihanetin bir parçası olduğunu kabul etmek zorundadır. Unutulmasın ki; ülke ve milletimizin geleceğini karartmaya yönelik ihanet planlarını kuranlar ve rol alanları ne tarih, ne de millet af etmeyecektir.

Benden söylemesi, takdir Ekmeleddin Hocanın…