Recep Garip

Recep Garip

Daralan Dünya

Daralan Dünya

“Ey ay­dın­lık, ka­ran­lık­la­rı dur­dur!” Zer­düşt böy­le söy­ler.

Bü­yük dün­ya kü­çül­müş­tür. Gi­de­rek da­ra­lan bir dün­ya­da ya­şı­yo­ruz. Gi­de­rek kül­tü­rün ön­de dur­du­ğu, şii­rin ön­de koş­tu­ğu bir dün­ya var önü­müz­de. Kül­tür­ler sa­va­şı di­ye­bi­le­ce­ği­miz bir dö­nem­de­yiz. Hal böy­le olun­ca kül­tü­rün var­lı­ğı dev­le­tin var­lı­ğıy­la, dev­le­tin var­lı­ğı da kül­tür­le yan ya­na du­ru­yor. Kül­tür­den bah­se­di­le­cek­se bir uy­gar­lık­tan, bir me­de­ni­yet­ten bah­se­di­li­yor­dur.  Eğer bir me­de­ni­yet­ten bah­se­di­li­yor­sa ora­da ede­bi­yat­tan, şi­ir­den, sa­nat­tan bah­se­di­li­yor de­mek­tir.

Bi­zim uy­gar­lı­ğı­mız bir ede­bi­yat ve şi­ir uy­gar­lı­ğı­dır. Bi­lim, sa­nat ve icat­lar uy­gar­lı­ğı­dır. Bu gün bu­nu id­rak et­mek de­mek kü­çü­len dün­ya­da­ki ye­ri­mi­zin ne ka­dar asil ve önem­li ol­du­ğu­nu id­rak et­mek de­mek­tir. İn­san git­ti­ği ye­re ke­li­me­le­riy­le gi­der, tür­kü­le­riy­le gi­der. Ma­sal­la­rıy­la, hi­kâ­ye­le­riy­le, nin­ni­le­riy­le gi­der. Dün­ya­nın ne­re­si­ne ba­kı­lır­sa ba­kıl­sın bu da­ra­lan dün­ya öl­çe­ğin­de ül­ke­mi­zin iz­le­ri­ni gör­mek, bay­ra­ğı­nın dal­ga­lan­dı­ğı­nı gör­mek,Türk­çe­mi­zin ko­nu­şul­du­ğu­nu gör­mek, ke­li­me­ler al­dı­ğı­mız ka­dar yer­le­şik ha­le gel­di­ği­miz ül­ke­le­re ver­di­ği­miz ke­li­me­le­ri­miz­le ya­şa­dı­ğı­mı­zı gör­mek müm­kün­dür. Bu bi­ze kül­tü­rün, ede­bi­ya­tın ve di­lin can­lı­lı­ğı­nı, ha­re­ket­li­li­ği­ni ifa­de eder. Söz­le­ri­miz ka­dar ey­lem­le­ri­mi­zin de öne­mi bü­yük­tür. Hiç­bir ül­ke bir di­ğer ül­ke­nin kül­tü­rü­nü, sa­na­tı­nı, şi­iri­ni, mu­si­ki­si­ni yok sa­ya­maz, kü­çüm­se­ye­mez, göz ar­dı ede­mez.

Dil­ler na­sıl ki bir­bi­rin­den ke­li­me­ler alı­yor ve bes­le­ni­yor­sa, tarz­lar­da ta­vır­lar­da gi­de­rek ge­li­şi­yor, de­ği­şi­yor, şe­kil­den şek­le evi­ri­li­yor. Mü­min­le­rin bir­bi­ri­ne et ve ke­mik gi­bi ol­ma­sı­na ben­zi­yor bu alış­ve­riş­ler. Kom­şu­luk­la­rın, sı­nır öte­si ha­re­ket­li­lik­le­rin in­sa­na ver­di­ği duy­gu, ki­mi za­man sür­gün, itil­me, yok sa­yıl­ma, ki­mi za­man­sa kar­deş­lik, dir­lik, be­re­ket, mu­hab­bet an­lam­la­rı­nı da için­de ba­rın­dı­rı­yor. TRT, “Di­ri­liş-Er­tuğ­ru­l” di­zi­siy­le geç­miş asır­lar ön­ce­si ha­re­ket­li­li­ği­mi­ze, hak­ka­ni­yet­li­li­ği­mi­ze, yer­yü­zün­de­ki in­şa fa­ali­ye­ti­mi­ze da­ir önem­li iz­ler­den ha­ber­ler ta­şı­mak­la bir­lik­te ye­ni to­hum­lar eki­yor. TRT son yıl­lar­da ka­dim ge­le­ne­ği, kül­tü­rel mi­ra­sı gün­de­me ta­şı­ma­ya de­vam edi­yor. Ça­nak­ka­le, De­de Kor­kut çe­kim­le­ri ha­yal kı­rık­lı­ğı ol­sa da ye­ni­le­ri öy­le de­ğil. Da­ha ka­pa­si­te­li, da­ha et­ki­le­yi­ci ve kül­tü­rel ze­mi­ni sağ­lam ça­ba­la­ra, ça­lış­ma­la­ra ih­ti­yaç var.“Di­ri­li­ş” ön­ce­sin­de var olan “Kı­zı­lel­ma­” bir ağaç kö­kün­den ke­si­lir gi­bi ke­si­li­ver­di.  Oy­sa “Kı­zı­lel­ma­” bi­tim­siz he­def­ler pe­şin­de ko­şan ül­ke in­sa­nı­mı­za ye­ni­den bu­nu ha­tır­la­tı­yor­du.  İn­san sor­gu­su sür­dük­çe ce­mi­yet ken­di­si­ni tan­zim eder. Mol­la Ka­sım öde­vi bi­raz da ay­dın ol­ma­nın ge­re­ği­dir. Geç­miş­te var olan, ya­şa­nı­lan olay­la­rın gö­zü­ken ve gö­zük­me­yen yön­le­riy­le ge­le­cek­te ol­ma­sı muh­te­mel un­sur­la­ra dik­kat­le­ri­mi­zi çe­ki­yor­du. An­lam­sız­ca son bul­du. Oy­sa b­”mız her za­man, her gün ye­ni­le­ne­rek sür­mek­te­dir.

“Kı­zıl El­ma­”, Türk mi­to­lo­ji­sin­de Türk­ler, özel­lik­le Oğuz Türk­le­ri için üze­rin­de dü­şü­nül­dük­çe uzak­la­şan an­cak uzak­laş­tı­ğı oran­da ca­zi­be­si ar­tan ül­kü­ler ve­ya düş­ler­dir. Türk dev­let­le­ri için bir he­de­fin ve ama­cın sim­ge­si­dir. Bir he­de­fe ula­şıl­dı­ğın­da ye­ni bir he­de­fin be­lir­len­me­si “Kı­zı­lel­ma­”dır.

Dün­ya­ya hük­met­mek için ön­ce iç dün­ya­na hük­met­me­yi bi­le­cek­sin. Ken­di­si­ne hük­met­me­yi bil­me­yen ki­me hük­me­de­bi­lir ki?

Şim­di Fi­lis­tin sü­re­lim ka­le­mi­mi­ze. Ka­le­mi­miz Fi­lis­tin yaz­dık­ça öz­gür­lük ge­liş­sin yer­yü­zün­de.Fi­lis­tin de­mek, in­san­lı­ğın se­si de­mek­tir. Bu se­si sı­kın­tı­ya so­kan kim var­sa in­sa­na kast et­miş­tir. Bu ses Âde­m’­in, Nu­h’­un, Sü­ley­ma­n’­ın, Da­vu­t’­un, İb­ra­hi­m’­in, İs­ma­il’­in, Yu­su­f’­un, Mu­sa­’nın, İsa’­nın, Mu­ham­met Mus­ta­fa­’nın se­si­dir. Bu ses­ten do­ğar in­san­lık, bu ses­le var olur öz­gür­lük ve bu ses­le ses­le­nir ezan.

Gü­lü­şü­müz Fi­lis­tin

Yü­rü­yü­şü­müz Fi­lis­tin

Uy­ku­muz Fi­lis­tin,

Dua­mız Fi­lis­ti­n’­dir bi­zim.

İn­sa­nı öl­dü­rün­ce top­ra­ğı 

öl­dür­dü­ğü­nü bil.

Şim­di bir kuş­luk vak­ti gi­bi

Za­man içi­ne doğ­ru bü­yü­yor

İç­ten içe bü­yür şi­ir

İç­ten içe ye­şe­rir ağaç

En iç­te du­ran el bü­yü­tür se­ni

El­le­rin­den iç­ti­ğim za­man

Fi­lis­tin için akı­yor bü­tün ne­hir­ler

Öme­r’­in ada­le­ti bek­le­ni­yor yer­yü­zün­de. İn­sa­nın in­san­dan hak­kı­nı ala­ca­ğı gün gel­me­den bu­ra­da bek­le­ni­yor­sun Ömer. Ada­le­tin kes­ti­ği par­mak acı­maz. Ada­let, hak­kın üs­tün tu­tul­du­ğu yer­de mu­kim­dir. Ada­le­tin önün­de bü­tün in­san­lık in­ce­cik bir ip­li­ğe ben­zer. Ada­le­tin te­ra­zi­si şa­şın­ca or­ta­lık sa­vaş ala­nı­na dö­nü­ve­ri­yor. Ara­ya gi­ren şey­tan şa­şır­tı­yor te­ra­zi­yi. Oy­nu­yor halk­la­rın, halk­la­rın halk­la­rın hak­la­rıy­la. Hak bir kez ye­ni­lin­ce şey­tan oy­na­ma­ya baş­lı­yor ya Se­kü­ler an­la­yış gel­di de­mek­tir. Se­kü­ler an­la­yış­ta öl­çü kal­maz. Öl­çü yok olur. Öl­çü tut­maz. Hak­kın üs­tün­lü­ğü ye­ri­ne hak­sız­lı­ğın, ada­let­siz­li­ğin, tan­rı­sız­lı­ğın ika­me­ti söz ko­nu­su­dur. Ko­nu­şan şey­tan­dır.

Şey­tan ve as­ker­le­ri ha­bi­re Fi­lis­ti­n’­i vu­ru­yor. Şim­di kı­ya­ma kalk yük­sek ses­le, en yük­sek se­sin­le Al­la­hu­ek­ber de. Ben şim­di Al­la­hu­ek­ber di­ye in­le­ti­yo­rum İs­ra­il’­i.

Bi­lin­ci­mi sü­rek­li ta­ze tut­ma­lı­yım.

Bü­yük dün­ya, ko­ca dün­ya kü­çül­müş­tür kü­çül­me­si­ne de in­san­da kü­çül­dük­çe kü­çü­lü­yor. Far­kı­na va­ra­maz­san sen­de kü­çü­le­cek­sin ey ço­cuk. Kü­çül­me­mek için için­de bü­yüt Fi­lis­ti­n’­i. De­ğer­le­ri­ni kay­bet­ti­ğin­de kü­çü­lür in­san. “Bel­hum adal- hay­van­dan aşa­ğı­” ol­ma du­ru­muy­la kar­şı kar­şı­ya ol­mak in­san sı­fat­la­rı­nı yok et­mek de­mek­tir. Bu gün bu­nu­Su­ri­ye­’de, Ko­ma­ni­’de İşid be­la­sı ile göz­ler önü­ne ko­nul­muş­tur.

İn­san er­dem­le­ri­ni yük­le­ne yük­le­ne il­kin ken­di­si­ni son­ra da ça­ğı­nı ay­dın­la­tır.

Ciz­re, Dic­le su­yu ka­dar san­cı­lı­dır şim­di­ler­de. Dic­le bi­lir ki, Fı­rat kar­de­şi­dir, Tu­na kar­de­şi­dir,Nil kar­de­şi­dir, Kı­zı­lır­mak, Ye­şi­lır­mak kar­de­şi­dir. Bir şi­ir uy­gar­lı­ğın­dan ge­li­yo­ruz. Yu­nu­s’­la,Mes­ne­vi­’y­le,” Ley­la ileMec­nu­n”­la bes­le­nen, “Me­mu Zi­n”­le bes­le­nen.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Recep Garip Arşivi