Türkçü Şair Ergeş Uçgun’dan Kürt Marşı
Çoğu kimse benim bir Kürt marşı yazdığımı düşünür. Oysa şiiri besteledim sadece. Asıl sahibi Ergeş abi idi. Onu rahmetle anıyor ve Allah’ın Türk İslam dünyasını böylesi entelektüellerden, yüksek ruh ve aşk adamlarından mahrum bırakmamasını diliyorum.
Ergeş Uçgun inter-Türk bir şairdi.
Mükemmel Türkçesi vardı. Türkçenin hemen her dil ailesi yahut hemen her ağzı onun dostuydu.
Çağatay Türkçesinden İstanbul Türkçesine hayatının içindeydi ve şiirinde de kullanmayı bilirdi.
Afganistanlıydı. Özbek’ti. Meymeni’li softa bir ailenin evladıydı. Amcası da babası da mollaydı. Kral zamanında yüksek düzeyde görev yapmıştı ailesinden kimileri. Sonra devir değişti.
Ergeş abinin Afganistan mücahidlerine ne kadar yardımcı olduğuna yakından şahidim.
Sonra Türkiye’ye kaçtı. Mersin’den Türkan ablayla evlendi. Sonra ABD’ye gitti ve orada çalışıp kazandı. Türkiye’den giden birçok öğrenciye de evini açtı.
Benim 2024 romanımda ondan bahsediyorum.
Türkiye Yazarlar birliği başkanlığım sırasında 4. Uluslar arası Türkçenin Şiir Şölenine onu da davet etmiştik.
Kıbrıs’ta büyük ödülü kazandı.
Aruz, hece, serbest yazardı,
benim gibi…
Geldiğinde Türkiye’ye bizim evde kalırdı.
Ne şeker adamdı.
Ergeş abinin bir Kürt şiiri var. Onu marş olarak bestelemiştim.
Amerika’da gördüğü bir Kürt çocuğunun ilham verdiği bir şiirdi.
Çapandaz adında dergi çıkardı kendi kendine. Afganistan’daki iç çatışmaları önlemek için ne çabalar harcadığını bilirim. Tarafları barıştırmak için ne çok uğraştı. Türk dünyasının derdi bütün dünyasını sarmıştı.
Türkçü ve İslamcıydı. Fakat bu Kürt gibi hissedip milliyetini yeniden tarif etmesine engel değildi. Öyle ya Türk dünyasının da en önemli meselesi Türkiye, Türkiye’nin de en önemli meselesi neredeyse iç savaşa ucu dayanan Kürt sorunuydu. Kürtlerin kendi milliyetlerinden uzaklaşıp global statükonun taşeronu yapılması saçmalığıydı.
O yüzden Kürtlere bin yıla uzanan tabii kimliklerini hatırlatıyordu.
Çapandaz’ın 6.14.1999/N.J. USA tarih damgalı nüshasında yazmıştı şu şiiri ve bana göndermişti.
EZ KÜRDEM-Ü-EZ KÜRDEM
EZ KÜRDEM-Ü-EZ KÜRDEM
EZ KÜRDİ MALAZGİRDEM
EVLADI SELAHADDİN (1)
PEŞMERGE-Ü-BOZKURDEM
EZ KÜRDEM-Ü-EZ KÜRDEM
PEŞMERGE-Ü-BOZKURDEM
EZ SELÇUKİ KİRMANEM (2)
FERZENDİ MÜSÜLMANEM (3)
REZMİNDE-Ü-CİVANEM (4)
PEŞMERGE-Ü-BOZKURDEM (5)
EZ KÜRDEM-Ü-EZ KÜRDEM
PEŞMERGE-Ü-BOZKURDEM
EZ MERDEKİ TURANİ
Nİ ARAB-U-İRANİ (6)
EZ MERDÜMİ OSMANİ (7)
PEŞMERGE-Ü-BOZKURDEM
EZ KÜRDEM-Ü-EZ KÜRDEM
PEŞMERGE-Ü-BOZKURDEM
EZ UÇKUNİ BİMAREM (8)
SED DERDİ NİHANDANEM (9)
EZ MERDİ HORASANİ (10)
PEŞMERGE-Ü-BOZKURDEM
EZ KÜRDEM-Ü-EZ KÜRDEM
PEŞMERGE-Ü-BOZKURDEM
Bu marşı Furkan namlı bebekle tanışmanın şerefine bir dede hatırası olarak yazdım. İnşallah büyüyünce elli seneden beri sürüm sürüm sürünerek torununa kavuşan dertli ve hasta dedesini hatırlar ve şayet belli ise mezarının başında okur, innallahe maessabirin.
1- İslam tarihinin en büyük mücahidi ve Kürtlerin atalarından meşhur Selahaddin-i Eyyubi Hazretleri
2- Üç büyük Selçuk devletinden (Kirman, Suriye ve Konya) biri olan Kirman Selçuk devletinin kurucusu Kurd Bey veya Ermeni ve İranlılar tarafından Kavurd Bey olarak tanılan meşhur zatın kurduğu devlete işarettir ve Kürtler boy ismini bu zattan alırlar. (Tarihi âli Selçuk)
3- oğlu, evladı
4- savaşçı ve er kişi, yiğit kişi
5- harplerde ileriye atılıp can veren yiğit
6- Çinli, Hindu, Arap, Acem ve Ferengi(Kuzey Avrupalı) olmayan ve asl-u nesli Asiya milletlerine ait olan er kişiyim.
7- halk, reiyyet, millet
8- ben dertli ve yurt hastası olan Uçkunum
9- yüzlerce gizli derdim var
10- ben Horasan eriyim ve bozkurd peşmergelerindenim ve Kürtlerle aynı asıl ve nesilden olduğum için şimdi değil her zaman ve şeraitte Kürt olmaktan şeref ve kıvanç duyarım.
İrgeş Uçgun: Afganistan'ın Meymene vilayetine bağlı Anthoy'de 21 Şubat 1927 tarihinde doğdu. 1938-44 yılları arasında Anthoy İlkmektebini bitirdi. 1950 yılına kadara Kabil Darül-muallimîni'nde okudu. 1950-52 yılları arasında Kabil Darülfünunu'nda kimya ve biyoloji öğrenimi gördü. 1952-54 yılları arasında Anthoy'da öğretmenlik yaptı. Siyasi dalgalanmalar yüzünden Meymene'ye gönderildi. 1957 yılına kadar Abu Ubeydi Cuzcâni Lisesi müdür muavinliği görevinde bulundu. O zamanki Afgan Hükümeti'nin Türklere karşı uyguladığı siyasete karşı çıkarak vatanından ayrıldı. Pakistan ve İran'ı kaçak olarak geçti ve "Ayyıldızımıza kavuştum" dediği Türkiye'ye sığındı.
1957-61 yıllan arasında Adana'da öğretmenlik yaptı. 1961 yılında istifa etti. Mersin'de Ataş Rafinerisi'nde çalışmaya başladı. 1974 yılında Amerika'ya göçtü. Princeton'da Mobil Oiil'de teknik eleman olarak çalışmaya başladı. Bir süre emekli olarak ABD'nin New Jersey eyaletinde yaşadı. Çapendaz dergisini yayınladı.
1996 yılında Girne’de yapılan Türkçe’nin 4. Uluslararası Şiir Şöleninde Şeyh Galip Büyük Ödülü’nü aldı. Türkiye Yazarlar Birliği’nin düzenlediği Türkçe’nin Uluslararası Şiir Şölenlerinin 5.si olan Starzburg Şöleni’ne de katılmıştı.
Son yıllarını Türkiye’de geçirmek için eşinin memleketi Silifke’ye yerleşti. 25 Mayıs 2009 tarihinde Silifke’de vefat etti.
ESERLERİ:
Yurt Koşukları, Tacik mi Taclık mı?, Kadir Taga, Müslüman Türkler ve İngilizler.
TWEET:
Lutfet bize kudretinden
Ey her şeye kadir olan
Sual olmaz kudretinden
Ey her şeye kadir olan
Koyma bizi zorda garip
Etme muhtaç ve mazdarip
Donat cihada muharip
Kadir olan ulu tanrım
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.