Salı günkü gazetemizde haber olarak yer aldı. Yakında karekodlu çekler yürürlüğe girecek. Yani cep telefonuyla, çekin üzerindeki karekodu tarayarak çekin güvenilirliğini sorgulayabileceksiniz. 

Türkiye'de çek ve senetlerin yüzde 10'u karşılıksız çıkıyor. Böyle bir uygulama ile çek kullanımı tekrar artacak ve karşılıksız oranının da yüzde 2'ler seviyesine inmesini bekliyorum.

Projeyi açıklayan TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, sadece karekodlu çeki açıklamadı. Her yıl mart sonu ve nisan başında Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) ile Kartepe'de yapılan zirvede Türkiye Raporu yayınlıyor ve ilginç deneyimlerini sunuyor. Rakamların arasında ilginç detaylar olduğunu söyleyebilirim.

Rıfat Bey, Türkiye'de reel ekonomiyi en iyi okuyan kişilerin başında geliyor. Sürekli Anadolu'yu geziyor ve yurtdışından da en etkili yerlerdeki izlenimleri bizzat yaşıyor. Bu yönüyle, söyledikleri iyi analiz edilmelidir.

Peki, başka neler Hisarcıklıoğlu'nun yaptığı sunumun satır aralarında. 

Sunum ve ardından yaptığımız sohbetin bende bıraktığı ana fikir, "dönüşüm ve reform" ihtiyacı oldu. Rıfat Bey, bunu üç başlıkta toplamış: Teknolojide Dönüşüm, Kadınların İşgücüne Katılımı ve Girişimcilik.

Bu konuyu açmadan önce, başka bir proje daha burada açıklandı. Detaylarını Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun önümüzdeki günlerde veya seçim sonrasında açıklaması bekleniyor. Projenin taslağı "Yeni koridorlar ve kümeler üzerine basit bir deneme" olarak sunuldu ancak hedef yeni Marmara bölgeleri oluşturmak.

En zengin bölge ile en fakir bölge arasında tam 4 kat fark var. Marmara bölgesi tıkandı. Türkiye'yi coğrafi olarak yeni bir boyutta düşünmemiz gerek. Zenginliği 81 ile yaymak için mekânsal strateji planı hazırlıyoruz. Bölgeler arası farklılığı gidermek ancak mekânsal stratejiden geçiyor. 

Türkiye sadece Marmara bölgesiyle zenginleşemez. 2023 hedefine ulaşmak istiyorsak yeni Marmara bölgelerine ihtiyacımız var. 

Altta haritada görüldüğü gibi, yeni koridorlar ve kümeler, Türkiye'nin yapısal dönüşüm sürecine nasıl katkı sağlayacağını hep beraber göreceğiz. 

Tarımda, "Havza Modeli" işlemedi maalesef. Bakalım "Koridor ve Kümeler Modeli" hayata geçebilecek mi?

"Yeni bir ekonomi modeline ihtiyaç var" diyen TOBB Başkanı, yeni hikâyede en önemli bileşenin yüksek teknoloji olması gerektiğini vurguluyor. 

Hisarcıklıoğlu, şirketler açısından yeni bir çıta koymak gerektiğini ifade ederek, en hızlı büyüyen 100 şirket içinde yazılım ve bilişim teknolojileri şirketlerinin sayısının ABD'de 60 iken Türkiye'de 21 olduğuna dikkati çekiyor. 

Teknolojik dönüşüm bir sancımız ve buna dair geniş yorumları zaten her hafta yapıyorum. Önümüzdeki dönemde de bu konuda bilgi ve yorumlar yazmaya devam edeceğim. 

Rıfat Bey, yapmamız gereken diğer reformlara da değinmeden geçmiyor: Eğitim reformu, hukuk reformu, idari reform, işgücü piyasası ve yeni sanayi yapılanması... Yukarıda bahsettiğimiz üç ana dönüşüm hükmünü bu reformlar içinde değerlendirelim. 

Hisarcıklıoğlu'nun bu yılın nasıl geçeceğine dair kanaatini ise şu cümle özetliyor: "2015 genel olarak düşe kalka yol alacağımız bir yıl olacak."