26 Mayıs’ta ertelenen 4G ihalesinin, “Doğrudan 5G’ye geçelim” bahanesiyle 26 Ağustos’ta yapılması kararlaştırılmıştı. İhale bu hafta yapılacak ve beklenti 10 milyar TL frekans geliri elde etmek.

Ankara’daki konuşmalara bakılacak olursa, bu sefer de ertelenmesi yönünde çok adımlar atıldı ama sağlıklı bir gerekçe oluşturulamadığı için ihale yapılacak. 

Öncelikle son dört ayda nelerin değiştiğine bir bakalım:

Seçim yapıldı ama bir hükümet kurulamadı. 

5G’ye geçme bir temenni olarak kaldı ve şimdi 4.5G ihalesi yapılacak, deniliyor. Dünyada örneği olmayan 4.5G tanımı sadece lafta kalıyor. Sonuçta 4G teknolojisi altyapısına uygun bir ihale olacak. Bu altyapının ne kadar yeterli olduğuna, 5G teknolojisi hayata geçtiğinde göreceğiz. 

 Belki de tek olumlu gelişme, ULAK’ın kurulmasıdır. ULAK, mobil baz istasyonları yerli üretimini sağlayacak yapıdır. Aselsan, TÜBİTAK gibi kuruluşların ortak karar aldığı ULAK’ın; yerli elektronik üreticisi Vestel, Karel gibi tesislerde yılbaşından itibaren üretime geçmesi bekleniyor.  İleride kendi tesisini kurması, alacağı taleplere bağlı olacak. 

Bir diğer yenilik de, 4G altyapı sistemlerinde yerlilik oranının artmasıdır. İnşallah, “yerlilik oranı” bahanesiyle birilerine haksız kazanç sağlanmasına zemin hazırlanmaz.

Çarşamba günü yapılacak ihaleye, 4 ayrı operatör katılabilecek. Eğer ihale 26 Mayıs’ta yapılsaydı dördüncü operatör bölgesel nitelikte olabilirdi. Bu ihalede, Ankara merkezli bir şirketin ihaleye katılacağı konuşuluyor. Ancak bunun gelecekte nasıl bir hizmet alanı oluşturacağını hep beraber göreceğiz. 

Yani, son dört ay boş geçirilmedi. Şimdi 4G frekans ihalesinden elde edilecek gelir kaç paraya çıkacak?

İki kritere bakılıyor: 3G ihalesinden kaç para elde edildiği ve Avrupa’daki 4G ihalelerinin hangi rakama yükseldiği...

Öncelikle çoğu Avrupa ülkesinin 5 yıl önce 4G’ye geçtiğini ve halen dünyanın 130 ülkesinin 4G’ye geçmiş olduğunu unutmayalım. 

Almanya, 2000 yılında yapılan 3G frekans ihalesinden 50 milyar euro kazanmıştı. Ancak 2010 yılında, 6-8 milyar euro gelir beklentisiyle yapılan 4G frekans ihalesi sonucunda ulaşılan değer 4,38 milyar euroda kaldı. 

İngiltere’de de benzer bir durum yaşandı. 2013 yılında tüm bant genişlikleri için İngiltere 4G frekans ihalesinde toplamda 2 milyar 341 milyon pound elde edildi. 

Fransa’da da yüksek beklenti vardı. 2011 yılında, 4 milyar euro gelirin tahmin edildiği ihale ancak 2.6 milyar euroda kaldı. 

Ankara’da yapılacak ihalenin de muhammen bedeli 2.3 milyar euro olarak açıklandı. Bakalım bu hafta hazine, 10 milyar TL frekans gelirine kavuşacak mı?

Bu ihalede fazla sürpriz beklemiyorum ama sonrasında, çok konuşulacak sorunların çıkacağını söyleyebilirim. 

4G’niz hayırlı olsun...

Türkiye’deki 10 Haneden 7’sinde İnternet Var

Türkiye’de internet kullanan kişilerin oranı yüzde 55.9 oldu. Bir yıl önceki oranlara göre yaklaşık 2.5 milyon kişi, internet kullanmaya başladı. 

2015 Nisan ayı itibariyle, Türkiye genelinde internet erişim imkânına sahip hanelerin yaklaşık üçte ikisi yani yüzde 69,5 oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Araştırması 2015 sonuçları, sektörün nereye gittiğini gösteren önemli veriler sunuyor. 

Peki, internet girmeyen evlerin gerekçesi nedir? 

Evden internete erişimi olmayan hanelerin yüzde 59,5’i evden internete bağlanmama nedeni olarak internet kullanımına ihtiyaç duymadıklarını belirtti. 

Ücretlerin yüksekliğini bahane edenlerin oranı ise yüzde 38.5’te kaldı.

Hanelerin cep telefon sahipliği konusunda ise oran yüzde 96.8’e çıktı. 

Kişilerin internet kullanma amaçlarının başında yüzde 80.9 ile sosyal medya gösteriliyor. 

Haber, gazete vs okumak için interneti tercih edenlerin oranı yüzde 70.2 iken, yüzde 66.3 sağlıkla ilgili bilgi aramak, yüzde 62.1 ise kişisel kullanımı gerekçe gösteriyor.

2015 yılının ilk üç ayında internet kullanan 16-74 yaş grubu bireylerin yüzde 87,1’i bunu evden bağlanarak yaptı. Bunu yüzde 42,5 ile işyeri, yüzde 37,7 ile akraba, arkadaş evleri, yüzde 29,2 ile alışveriş merkezi, havaalanı vb. kablosuz bağlantının yapılabildiği yerler takip etti. 

İnternette mobilin ağırlığı artmaya devam ediyor. 

İnterneti 2015 yılının ilk üç ayında kullanan bireylerin yüzde 74,4’ü ev ve işyeri dışında internete kablosuz olarak bağlanmak için cep telefonu veya akıllı telefon kullandı. Geri kalan yüzde 28,9’u taşınabilir bilgisayar (dizüstü, netbook, tablet vb.) kullandı. Akıllı telefondan bağlanma oranı 2014 yılının aynı döneminde yüzde 58’di. 

İnternet kullanan bireylerin internet üzerinden kişisel kullanım amacıyla mal veya hizmet siparişi verme ya da satın alma oranı yüzde 33,1 oldu. Önceki yıl internet üzerinden alışveriş yapanların oranı ise yüzde 30,8’di.

Bir de internete girenlerin ne tür şeyler aldığına bakalım: 

İnternet üzerinden alışveriş yapan bireylerin 2014 Nisan ile 2015 Mart aylarını kapsayan on iki aylık dönemde yüzde 57,4’ü giyim ve spor malzemesi, yüzde 27’si seyahat bileti, araç kiralama vb, yüzde 25,5’i ev eşyası (mobilya, oyuncak, beyaz eşya vb), yüzde 22,4’ü elektronik araçlar (cep telefonu, kamera, radyo, TV, DVD oynatıcı vb.), yüzde18,4’ü kitap, dergi, gazete (e-kitap dahil) aldı.

Bir de uyarı yapalım...

İnternet üzerinden yüzde 23,2’si sorun yaşadı. En çok karşılaşılan sorun türleri teslimatın belirtilenden daha yavaş olması, yanlış veya hasarlı ürün veya hizmetin teslim edilmesi oldu.

İster bilgisayardan isterse cepten internete girmiş olalım, sistem hepimizi kendine bağımlı hale getiriyor. 

Dünya Cep Telefonuna Doydu mu?

Dünyada mobil telefon sayısı insan sayısını geçerek 8 milyara yaklaştı. Akıllı telefon sayısı ise 1.5 milyar adedi geçmiş görünüyor. Son beş yılda, dünyada en fazla büyüme gösteren akıllı cep telefonu pazarından durgunluk sinyalleri geliyor. Bilişim sektöründeki araştırmalarıyla tanınan Gartner’ın raporlarına göre, cep telefonu pazarındaki büyüme hızla gerileme sürecine girdi. 

Rapora göre, bu yavaşlamada en büyük kurbanın Samsung olduğu anlaşılıyor. Samsung’un 2015’in ikinci çeyreğindeki pazar payı yüzde 4.3 oranında düşmüş görünüyor. Aynı dönemde, geçen yılın aynı dönemine oranla 4 milyon daha az telefon sattığı da anlaşılıyor.  Kullanıcılar tercihlerini Çinli üreticiler Huawei, Xiaomi ve Lenovo’dan yana kullanıyorlar. 

Genelde azalmaya rağmen Apple’ın satışlarını 12 milyon adet artırdığı gözden kaçmıyor. Rapora göre, büyümenin hızı 2013 seviyesine inmiş durumda.  Dünyadaki geniş bant yapısı 2 milyar ve üstü akıllı telefon kullanmak için yeterli görünmüyor. Altyapılar yenilenmeli ve 4G ve sonrası için rahat, hesaplı ve güvenli kullanılabilir hale getirilmelidir. Peki, teknoloji şirketleri pazardaki doygunluğa nasıl açılım kazandıracak?

Huawei geçen hafta, Kazakistan’da uluslararası enerji konferansına ev sahipliği yaptı. Enerji tasarrufuna yönelik, kendi vizyonunu paylaştı. Samsung, hafta içinde uydudan internet hizmeti vermeye yönelik yeni bir konumlandırmasını açıkladı. 

Nesnelerin interneti, bulut bilişim, 5G ve sonrasına yönelik geniş bant internet ve sistemlerin bağlantısına yönelik yenilikler, devlerin yeni ilgi ve faaliyet alanı olarak görünüyor. Cep telefonları yerine de giyilebilir ürünler ve akıllı telefonlara yeni özellikler katmak sektörün cazip ürünleri olacak. Aksi takdirde, süper devlerin yıkılışını hep beraber seyredeceğiz.