Kanser İlacında İlk Yerli Adım...
İnsanlığın en büyük tehditlerinden biri olan kanser hastalığına dair şimdilik kökten çözüm getirecek haberler maalesef veremiyoruz. İlaçları bile tamamen ithal edilen bu hastalık için sadece ilaç üretimiyle bir serinlik vermek istiyorum.
Önceki gün, Türkiye için bir ilk olan Onko Koçsel’in yeni kurduğu kanser ilaçları üretecek fabrikasında incelemeler yaptım.
Şirketin yönetim kurulu başkanı İrfan Koç ve yönetimde görev alan kızları Tuğçe Koç ve Tuğba Koç ile geniş bir sohbet yapma fırsatı buldum.
Fabrikadan bahsetmeden önce, kanser hastalığı ve ilaçlarıyla ilgili bilgi vereyim.
2005 yılı itibariyle kanserden ölüm oranı gelişmiş ülkelerde 2.1 milyon, gelişmekte olan ülkelerde 5.5 milyon düzeyinde.
Aradan geçen 10 yıl içinde yani 2015 yılında ise bu oranın gelişmiş ülkelerde 2.3 milyon, gelişmekte olan ülkelerde 6.7 milyon düzeyine ulaştı.
Türkiye özelinde bakıldığında 2014 yılı Ocak ayı verilerine göre, Türkiye’de görülen kanser sıklığının da dünyanın gelişmekte olan ülkeleriyle benzerlikler gösteriyor.
Verilere göre Türkiye’de her yıl yaklaşık 170 bin kişiye kanser teşhisi konuluyor. Erkeklerde en sık görülen kanser türleri akciğer ve prostat iken kadınlarda ise meme kanseri her dört kanser vakıasından biri olarak görünüyor.
Çocuklar için bile kanser büyük risk durumunda. Yani en büyük insanlık sorunlarının başında kanser olmaya devam ediyor.
Zaten ölüm nedenlerine bakıldığında ilk sırada kalp hastalıkları, ikinci sırada ise kanser hastalıkları yer alıyor. Her beş kişiden biri kanser sebebiyle hayatını kaybediyor.
İşin ilaç kısmı daha acı veriyor. Yılda 3.5 milyar lira ödediğimiz kanser ilaçlarının neredeyse tamamı yani yüzde 96’sını ithal ediyoruz.
Yüksek teknoloji gerektiren bu ilaçların üretimi konusunda uzun yıllardır yatırım söylentileri yer alsa da bir türlü hayata geçememişti.
1987’den beri ilaç üreticisi olan İrfan Koç ve ailesi, yüzde 100 yerli sermaye ile ilk farmasötik ilaç fabrikasını hayata geçirdi.
Şimdiye kadar 110 milyon avro yatırım yaptıklarını anlatan Koç ailesi, başta Ar-Ge alanında olmak üzere, ek yatırımlarla bu rakamın artabileceğini vurguluyor.
Fabrika tam kapasite ile üretime geçince, ülke ihtiyacının yüzde 50’sine cevap verebilecek kapasitede bulunuyor.
2018 yılı itibariyle 79 adet molekül ve 196 adet ilaç üretimi ile çıtayı kısa bir zaman diliminde zirveye taşıyacaklarını kaydeden Koç, güçlü bir ihracat hedefine de sahip bulunduklarını, 2018 yılında fabrikada üretilen ilaçların yüzde 20’sini dünya ülkeleri için üreteceklerine vurguluyor.
Fabrikanın bir özelliği de, kendi alanında yine Türkiye’nin en gelişmiş laboratuvarına sahip bulunuyor.
Umarız sahasındaki bu ilk tesis, uzun soluklu çalışmalarla ilaç buluşlarına da kapı açmaya sebep olur.
Üretime başlanan ilaçların bu yıl sonunda piyasada olacağı ve ithallerine göre yüzde 40 düşük fiyatla tüketiciyle buluşacağı açıklandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.