Ehl-i Tasavvuf’u Yedirmeyiz!
Nasıl bir oyunun içerisinde olduğumuzu televizyon ve internetin başında oturarak anlamamız mümkün değil. Öyle bir saldırıyla karşı karşıyayız ki, ne elle tutuluyor ne gözle görülüyor. Yumuşak güçleriyle mikrobun bendeni ateşlendirmesi gibi içimizi çürütüyorlar.
Toplumu şekillendirme çalışmaları öyle bir noktaya geldiler ki “özgürlük” adı altında evlilik programları, yarışmalar, entrika diziler, filmler; dergiler, gazeteler vb. birtakım asimetrik saldırılarla gece gündüz ruhumuza mikrobu enjekte ettiler.
Çemberi bir adım genişletelim.
Teliban, el- Kaide, DAİŞ ve FETÖ, Ehl-i Sünnet’i vurmak üzere kodlanmış hücreler içerisinde varlığını sürdürüyor. Bu terör örgütlerinin İslâm’ın temel dinamiklerini bombalamaktan başka görevleri de yok. Misyonerler cirit atıyor; görmüyorlar, görmekte istemiyorlar…
İşleri güçleri İslâm dünyasını kan revan içinde bırakmak.
En nihayetinde Ehl-i Sünnet’i devre dışı bırakmak.
Bu kez mumya/FETÖ hortladı!
Bu hortlamanın bin bir sebebi var. Sebeplerden biriside İslâm’ı, en zarif yaşama ilmi olan ve başında Evliyaullah’ın bulunduğu Ehl-i Tasavvuf’u yıpratmaktı. Böylelikle:
Tekke yıpratıldı!
Tarikat yıpratıldı!
Himmet yıpratıldı!
Hizmet yıpratıldı!
Gönül yıpratıldı!
Bunlara bağlı olarak pusuda bekleyen belli bir kesim de istiyor ki, Evliyalar, Kamil-i Mürşidler, Şeyhler; halifeler, mollalar, talebeler tasını tarağını toplayıp gitsinler.
Hiç olmadı “Allah” demesinler! “Peygamber” demesinler! “Ehl-i Sünnet” demesinler!
Velakin, Ehl-i Tasavvuf’u yedirmeyiz. Evliyaullah dimdik ayaktadır ve suyun başındadırlar. Ve Onların dertleri, insanın kalbine “Allah” yazmaktır. Onun içindir ki, Türkiye’nin dirilişinin geçek mimarları, gerçekten Allah-u Tealâ’ya dost olanların elindedir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.