Sevgili komşumuz…

Bir anlık düşünün… Çocuklarınız gürültü yapmış, alt komşunuz çok rahatsız olmuş ve sizler de komşunuzu rahatsız ettiğiniz için üzülüyorsunuz… Belki de birazdan şikâyete gelirler diyorsunuz… Ama alt komşunuz şikâyete gelmiyor… Çocuklarınızdan biri alt komşunuzun balkonuna çöpleri atıyor, ama yine şikâyete gelen yok!... Bu sessizliğin sebebini merak etmez misiniz?

Ve rahatsız ettiğiniz komşunuzla apartman girişinde karşılaştığınızı hayal edin… Birazdan şikâyete başlar diye düşünürken size şunları söylemesi kaçınılmazdır;

Değerli komşumuz… Siz bizim için çok kıymetli bir cennet anahtarısınız… Sizin üzerinden alınacak sevap başka komşulardan zor alınır…  Bu güzel dinimiz insanların kusurlarına sabretmemizi, onları bağışlamamızı öğütlemiş ve bu konuda peygamber efendimiz komşusunun eziyetine sabredenlere karşı şu müjdeyi vermiştir:
Allah, komşusu bulunan ve komşuluğunda kendisine eziyet veren ancak aralarını ölüm ya da göçün ayırmasına kadar sabreden adamı sever.”

Hasan el-Basri şöyle der: “Güzel komşuluk eziyet yapılmaması değildir, ancak güzel komşuluk eziyete sabretmektir.”
Değerli komşumuz…

Allah’ın sizlerin mutluluğunuza zarar gelmemesi için bizlere verdiği teşvik pirimini görebiliyor musunuz?... Siz bize eziyet edeceksiniz biz sabredeceğiz!... Ve bu sabrımızın karşılığı olarak da Allah’ın sevgisini kazanacağız… Allah’ın sevgisini kazanan bir insan;

Dünyada mutlu olur
Kabirde mutlu olur
Mahşerde mutlu olur
Cehenneme girmez mutlu olur

Cennete girer mutlu olur. İşte bu beş müjde kusurlarınıza sabreden komşulara verilir:)

Subhanallah!... “İyiliğimizi isteyen Allah’u Teâlâ ne kadar merhametliymiş!” Dediğinizi duyar gibiyim inanın…
İşin ilginç tarafı bu bilgileri bilmemize rağmen bazen haddimizi aşarak bize eziyet veren komşularımızı şikâyet edebiliyoruz… Vallahi bu bizlerin hatasıdır! İslam asla böyle bir şey ne öngörür ne de emreder!
Yukarıda yazdığım hadis metnini tekrar yazıp üzerinde biraz daha düşünelim

“Ebu Zer (r.a.)’dan rivayet olunduğuna göre, Nebi (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır: “Allah, komşusu bulunan ve komşuluğunda kendisine eziyet veren ancak aralarını ölüm ya da göçün ayırmasına kadar sabreden adamı sever.”
Hadisimizdeki ince ayrıntıyı görebiliyor musunuz?.. Allah’ın sevgisinin alına bilinmesi için eziyet eden komşu;
Ölünceye kadar,

Ya da komu taşınıncaya kadar… Sabretmek lazım…
Yani bizler size hep sabredeceğiz… Asla size şikâyete gelmeyeceğiz… Yıllarca sürse bile…
Aklınıza şöyle bir soru gelebilir;
Benim size eziyetime sabretmenizle Allah’a nasıl bir mesaj ulaşıyor ki Allah bu amelinizden dolayı sizi seveceğini vaad ediyor?

Sevgili komşumuz…

Bu sorumuza maddeler halinde cevap vermeye çalışayım inşallah.
Allah’u Teâlâ neden komşumuzun eziyetine sabretmemizi ister ve sabredenleri sever?
Allah’u Teâlâ dilediği emri koyar. Ve İman edenlerin de emirlerine uymalarını ister.
Allah sabredenlerle beraber olacağını söyler Bunun için sonunda sabrı gerektirecek ameller lazım. Bu amellerden biri de “komşu eziyeti” ve bu eziyete sabırdır…

Sanki Allah’u Teâlâ şu sözü söyler;

“Ey filan kulum…! Beni seviyorsan sana eziyet eden komşuna sabrederek bu sevgini ispat et!”
Allah’u Teâlâ eziyet eden komşu için de sanki şunları söyler:
Ey komşusuna eziyet eden kulum! Eziyet ettiğin komşunuz size zarar vermemesi için onlara teşvik pirimi verdim. Onların suskunluğu verdiğim emir dolayısıyladır… Onlara verdiğim bu emir ve pirim sayesinde sen evinde huzurla oturuyorsun… Bu sana olan merhametim ve ikramımdır… Bu nimetimi gör ve ihtiyacım olmamasına rağmen bana ibadet ederek teşekkürlerini arz et!... Nankörlerden olma!

Allah’u Teâlâ sanki şunları da söyler:

Ey kullarım…! Koyduğum kanunlar, emirler ve yasaklar sizlerin bu dünyada da mutlu olmanız içindir…
Komşular arası kavgaların çıkmaması ve aralarının daha da güzelleşmesi için komşu eziyetine sabredenleri seveceğin vaad etmiştir.

Komu eziyetine sabreden bir insan eziyet veren tarafından takdirle karşılanır ve komşusunun ahlakından etkilenir… Bu etki zamanla o komşusunun dini inançlarından da etkilenmesine vesile olabilir… Bir bakmışsınız eziyet eden komşu tam Allah’ın istediği bir şekilde hayat yaşamaya başlamış… Vallahi bu mümkündür…