Sevgili kardeşim…

Bedenle yapılan ibadetler olduğu gibi kalple yapılan ibadetler de vardır… Kalple yapılan ibadetler bedenle yapılan ibadetlerden daha önemlidir ama birçok kimse maalesef bu gerçeği bilmeden yaşar ve ölür giderler…

Kalple yapılan ibadetler neden daha önemlidir diye bir soru gelse şu cevabı veririz,

* Bedenle yapılan ibadetler; “namaz, cihad, hac, oruç, zekât gibi” Allah’a ulaşır… Allah da Kendisine ulaşan bu amellere iki açıdan bakıp değerlendirir:

1- Bu ameli hangi niyetle yaptı?/Kimin rızasını almak için yaptı

2- O amel peygambere öğrettiğim gibi yapılmış mı?

Sevgili kardeşim…

Allah’u Teâlâ Kendisine ulaşan amellerin hangi niyetle yapıldığına göre göre kişileri cennet ya da cehenneme sevk edeceğini hadislerde sık sık vurgular. Bu sebeple bir amelin ihlasla yapılmasını ister… İhlasla yapılmayan bir ameli kabul etmeyeceği gibi ihlasla yapılıp ta sünnete uymayan bir ameli de kabul etmeyeceğini vaad ediyor…

Bu açıdan bakıldığında ihlası lokomotife, amelleri de vagonlara benzetebiliriz…

Her vagon bir ibadet çeşidini andırsa onlarca vagona yıllarca yüklenen amellerin Allah’a ulaşması için lokomotifin çalışması lazım… Lokomotif ihlas yüklü değilse hiçbir amel Allah’a ulaşmaz… Demek ki niyetin ihlaslı olması çok önemliymiş…

İhlasla tanışmayan bir amel riyayla tanışır… Riyayla tanışan bir amel de kişiyi cehenneme sürükleyebilir…

Rabbim, kalp amellerinden biri olan ihlas konusunu güzel anlayıp en güzel şekilde amel etmemizi nasip etsin…

Sevgili kardeşim…

Kalbin amellerinden biri de Allah’tan korkmaktır… Allah’tan korkmak denince aklımıza şunlar gelir:

* Allah’ın azabından korkmak

* Allah’ın huzuruna günahkâr olarak çıkmaktan korkmak

* Allah’ın cemalini görememekten korkmak

* Cennetten mahrum olmaktan korkmak

* Allah’ın kabir azabı tehdidinden korkmak

* Ölüm sekeratının şiddetinden korkmak

* Mahşeri sıkıntıdan korkmak

* Nefsimizle baş başa kalmaktan korkmak

* Tövbelerimizin kabul olmamasından korkmak

* Dualarımıza icabet edilmemesinden korkmak

* İbadetlerimizin kabul olamamasından korkmak

Sevgili kardeşim…

Biz iman edenler sevgi ve korku dengesi arasında yaşarız… Ne cennetlikmişiz gibi rahat ederiz, ne de cehennemlikmişiz gibi ümitsiz oluruz… Allah’tan ümidimizi son nefesimize

kadar kesmeyiz. Allah’ın bağışlayacağına ümidimiz sonsuzdur ama buna güvenerekte gönül rahatlığıyla harama doğru koşmayız…

Biz iman edenler Allah’ı severiz ve bu sevginin yok olmasından korkarız… İşte bu korkularımız bizleri haramlardan uzaklaştırdığı gibi ibadetlere yönlendiriyor.

Değerli kardeşim…

Bakın bu konuda Allah’u Teâlâ ne buyuruyor:

“… Kulları içinde Allah’tan hakkıyla korkanlar ancak âlimlerdir. Şüphesiz ki Allah, her şeye galiptir, çok affedendir.” (Fatır suresi 28.ayet)

Allah’ın vaadlerinin gerçekleşeceğine inandığın oranda Allah’tan korkarsın… Bugün insanlar bu mevzuyu anlayamadıklarından dolayı korkusuzca harama bulaşabiliyorlar… Allah, kalbimizdeki kendisine olan sevgi ve korkuyu artırsın… Amin