Faize bulaşki şeytanla dost olasın!
Hastalıklar bizi kıvrandırmasın
Dinimiz mânevî sağlığımız gibi maddî sağlığımızı korumanın da yollarını, metodlarını ve prensiplerini gösteriyor. Bunlara uyanlar nisahatları tutanlar kurtuluyor, aksine hareket edenler de belâlarını buluyorlar.
Kur'ân bize "Dosdoğru ol"mayı emrediyor. (Hud sûresi, âyet: 112)
Nasıl bir doğruluktur bu? Allah'ın emrettiği gibi doğru olmaktır. Bu doğruluk konusunda da Peygamberimiz Efendimiz (SAV) en güzel örnek ve modeldir.
Hadis-i Şerif'te, "İman yetmiş kadar şubedir. Birincisi Kelime-i Şehadeti (kalben tasdik ederek) söylemektir. Sonuncusu da yoldan gelip geçene eziyet veren bir şeyi kaldırıp atmandır" buyurulmuştur. Çevresini kirleten kişinin kalbine iman oturmamış demektir. Böyle bir insan sağlıklı da değildir. Başı belâdan, bedeni hastalıktan, hayatı huzursuzluktan kurtulamaz. Acı ve ızdırabı asla dinmez. Problemleri hiçbir zaman tükenmez. Geçim darlığından, kafa bulanıklığından yakasını kurtaramaz.
Müslüman haram yemez, yiyemez.
Müslüman faiz, rüşvet ve bunlara benzer gayr-i meşru kazançları zimmetine alamaz.
Bırakın haramı, Müslüman şüpheli, şâibeli kazanç ve gelirlerden bile bucak bucak kaçar/kaçmalıdır da. Haramın şakası ve sevdalısı olunur mu hiç? Allah (cc) muhafaza eylesin...
Peki bizler böyle miyiz?
Böyle olanlar sağlıklı olur. Olmayanlar da hastalıklardan/belâlardan yakalarını kurtaramazlar.
Haram kazançlar peşinde koşanlar çocukları için ateşli bir servet biriktirmiş olurlar. Hilekârlık hastalığını bulaşıcı hale getirip çevrelerine ve nesillerine de bulaştırıp kokar ve kokuturlar.
Dini, imanı para olanlar, servet ve şöhret peşinde koşanlar, gafiller ve azgınlar dinimizin emir ve nehiylerini dinlemezler; dikkate almazlar. Böyleleri hem kendileri hem de toplum için belâ olmuşlardır. Hem de belâ üstüne belâdırlar.
Makam, servet, şöhret ve şehvet hastalığına yakalanmış fâsık ve fâcirler yüzünden İslâmî hareket maalesef son derece kirlenmiştir. Fâsık ve fâcirlerden biri de biz olmaktan kendimizi koruyup kurtaralım. Bu akıllı her Müslümanın kârıdır. Kendini şeytana kaptıran uçurumdan yuvarlanıyor. Belâlar ve musibetler insanların uçurumlarıdır. Yalan, dolan, talan ve duman her birerleri birer uçurumdurlar. Sakınmamız ve sakındırmamız gerekiyor.
Kurtulmak, iyi olmak, huzurlu, imanlı ve itaatli olmak, akıllı, firasetli, vicdanlı olmak için bir kaç ilâç/çarenin meâlini yazayım:
Allah indinde din İslâm'dır. Onun kurallarına uyun...
Elinizden, dilinizden kimseye zarar vermeyin...
Sana yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma.
Haramlardan şeytandan kaçar gibi kaç.
Faize bulaşma...
Şüphelilere yaklaşma.
İbadet ve taatlı ol.
Resûlullah'ı örnek alarak yaşa...
Şu hale bakın ki, bunca şifa kaynağı elimizde iken bin türlü hastalıklar içinde kıvranıyoruz. Allah (cc) hepimizi ıslah eylesin...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.