LütfüOflaz'la Sohbet

LütfüOflaz'la Sohbet

Mustafa Sarıgül’ün abisi,işgalcilerin valisi!

Mustafa Sarıgül’ün abisi,işgalcilerin valisi!

- Lütfü Bey; CHP eski Genel Başkanı Hikmet Çetin'i "Hareketimizin abisi" diye tanıtan Mustafa Sarıgül, Türkiye Değişim Hareketi adı altında partileşme çalışmalarını sürdürüyor. Uygun görürseniz bu haftaki sohbetimize Mustafa Sarıgül'ün kuracağı parti hakkındaki değerlendirmelerinizi alarak başlayalım mı?
- Hikmet Çetin'in adı Balyoz Planı'nın uygulanmasının ardından kurulacak darbe hükümetinde başbakan yardımcısı olarak geçti. Hadi bunu geçelim; ama Hikmet Çetin, babasının ABD olduğu NATO'nun Afganistan'daki temsilcisiydi. Başka bir deyişle Hikmet Çetin, başında ABD’nin olduğu işgalcilerin Afganistan'daki valisiydi! Hani Mustafa Sarıgül, Hikmet Çetin'i "Hareketimizin abisi" diye tanıtıyor ya; işte Hikmet Çetin böyle bir kişi. Yani Mustafa Sarıgül’ün abisi, başında ABD’nin olduğu işgalcilerin valisi! Hikmet Çetin oldukça uzun süre başında ABD’nin olduğu işgalcilerin Afganistan'daki temsilciliği, bir nevi valiliği görevini yerine getirdi. Şimdi sen böyle bir kişiyi "Hareketimizin abisi" diye halkın karşısına çıkartırsan, halk sana oy verir mi? Afganistan'ın, Irak'ın işgaline karşı olan ve oralarda işgalcilerin Müslümanlara yaptığı akıl almaz zulümlere büyük tepki duyan Müslüman Türkiye halkı sana oy verir mi? Eğer Mustafa Sarıgül halktan oy almak istiyorsa, iktidar olmak istiyorsa, çevresine aldığı, vitrinine koyduğu kişileri de dikkatle seçmesi gerekmez mi? Amerikancılığı tescilli kişileri çevresine alarak, vitrinine koyarak Mustafa Sarıgül ülkemizdeki Amerikancı patronların, Amerikancı medyacıların desteğini alabilir ama, halkın desteğini alamaz. Eğer Mustafa Sarıgül, halkın tepkisini çekecek kişileri çevresine almayı, vitrinine koymayı sürdürürse bırakın iktidar olmayı, seçim barajını bile aşamaz. Kuracağı parti de "Amerikancı" diye damgalanmaktan kurtulamaz. Mustafa Sarıgül'e nacizane tavsiyem, bu söylediklerimin üzerinde dursun. Eğer halkın desteğini almak istiyorsa Amerikancı değil Türkiyeci bir parti kursun.
MİLLİ KUVVET DEĞİL KİRLİ KUVVET BUNLAR!
Ergenekon Davası kapsamında yargılananların aslında ülkenin milli kuvvetleri olduğu, bu davada milli kuvvetlerin yargılandığı şeklinde Ergenekoncu çevreler tarafından öne sürülen bir tez var. Ne düşünüyorsunuz bu tez hakkında?
- Bu ülkede şu anda Saadet Partisi'nin temsil ettiği Milli Görüş hareketinden daha millici olan var mı? Ülkemizin milli kuvvetlerinin başında Milli Görüş hareketinin geldiğini kabul etmeyen var mı? Peki Milli Görüş hareketinin temsilcisi Saadet Partisi de Ergenekon Davası'nı desteklediğine göre, Ergenekoncuların öne sürdüğü bu tez geçersiz değil mi? Her şeyin içinde istisnalar olabilir; ama bu istisnalar Ergenekoncuların genelinin milli kuvvetlerden sayılamayacağı gerçeğini değiştirir mi? Mesela Ergenekon Davası’nda yargılanan Veli Küçük gibiler mi milli kuvvetlerden? Cümle alem biliyor ki Veli Küçük gibiler bu ülkenin Amerikancı kuvvetlerinin en başta gelenlerinden. Veli Küçük gibiler ülkemizde Amerikan emperyalizmine muhalif olan kim varsa onları düşman gibi görenlerden. Ülkemizdeki Amerikan muhaliflerini yok etmek için ellerinden geleni esirgemeyenlerden. Amerika işine geldiği sürece Veli Küçük gibileri kullandı. Artık onlar gibilere ihtiyacı kalmayınca da onları kirli bir peçete gibi çöpe attı. Veli Küçük gibiler bu ülkenin milli kuvvetleri değil kirli kuvvetleri! Ülkemizdeki ABD'nin muhaliflerine karşı kirli savaş yürüten kuvvetleri. Nitekim Veli Küçük gibilerin, İbrahim Şahin gibilerin adları sadece Ergenekon Davası'nda değil, Susurluk Davası'nda da geçmedi mi? Ben size bir şey söyleyeyim mi; İtalya'da NATO, ABD yapılanması olan Gladio'nun ortaya çıkartılması için dava açıldığında da Gladio'cular, "Ülkenin milli kuvvetlerinin üzerine gidiliyor; ülkenin milli savunması çökertiliyor" demişlerdi. Ama İtalya'daki Gladio'nun NATO hesabına, ABD hesabına, kendi halkına karşı cinayetler işlediği ortaya çıkartılınca da seslerini kesmişlerdi. Hem eğer Ergenekon Davası’nda Türkiye'nin milli kuvvetleri yargılanıyorsa, yurtseverleri yargılanıyorsa, en başta bizim gibi Türkiye'nin bir numaralı yurtseverlerinin yargılanması gerekmez mi?
UÇAK DA DÜŞÜRDÜ, GEMİ DE BATIRDI ABD'CİLER!

- Hafta başında Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, "Balyoz Planı"yla ilgili bir açıklama yaptı. Onun bu açıklaması hakkındaki yorumunuz nedir?
Hani deveye "boynun neden eğri" diye sormuşlar da "nerem doğru ki" demiş ya; işte Genelkurmay Başkanı'nın açıklamalarının neresi doğru ki, hangisini düzelteceksin. Gerçi Genelkurmay Başkanı'nın doğrulara dayanmayan açıklamasının birçok yanı gözler önüne serildi. Mesela Genelkurmay Başkanı'na "Allah Allah diye taarruz eden bir ordu nasıl olur da Allah'ın evine bomba atar diye soruyorsun ama, Allah'ın emri olan ibadetleri yerine getirenlerin de ordudan atıldığını unutuyorsun" türünde karşılıklar verildi. Ancak Genelkurmay Başkanı'nın "Kendi jetimizi nasıl düşürürüz; kendi pilotumuzu nasıl öldürürüz" diye sorduğu soruya verilmesi gereken cevabı bugüne kadar veren olmadı. O cevap da benim tarafımdan kendisine sunulmalı. Ordu içinde ABD'yle bağlantılı bir odak tarafından zamanın Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis'in bindiği askeri uçağın düşürüldüğü, Eşref Bitlis'in öldürüldüğü iddiası ortadayken, Genelkurmay Başkanı'nın "Kendi jetimizi nasıl düşürürüz" diye sormasının gerçekçi bir yanı var mı? Kaldı ki 12 Eylül öncesinde darbe ortamı oluşturmak için gemilerimizin batırılması gibi, "Solcular camileri bombalayacaklar" söylentisi yayıp, cami cemaatinin solculara karşı kışkırtılması gibi, başta Kahramanmaraş, Çorum olmak üzere halkın birbirine kırdırılması gibi, 1 Mayıs'ta kendi halkının üzerine ateş açtırıp pek çok insanın katledilmesi gibi, Kültür Sarayı'nın yakılması gibi daha birçok kanlı eylem ortadayken, Genelkurmay Başkanı'nın bunlardan habersizmiş gibi davranmasının tutarlı bir yanı var mı? 12 Eylül öncesinde bu eylemleri darbe ortamı oluşturmak isteyen ABD'nin "bizim oğlanlar" dediği generaller yaptırmadı mı? ABD'nin camileri bombalamak da dahil birçok eylemi dünyaca bilinirken, ABD'nin "bizim oğlanlar" dedikleri gerektiğinde camileri de bombalatmazlar mı?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
LütfüOflaz'la Sohbet Arşivi