Küçük esnaf ve maliye
2009, ekonomi tarihine kayıp bir yıl olarak geçti...
Şirketlerin mali tablolarında krizin tahribatı netleşmeye başladı...
Demektir ki kapsamlı bir vergi affı için zaman artık gelmiştir...
Hatta bu konu, ekonomide iyileşmeler sağlayacak pratik tedbirler halinde düşünülmelidir...
Sözgelimi yıllık cirosu 50 bin lirayı aşmayan küçük esnafa süresiz vergi muafiyeti getirilmelidir...
Getirsin boş beyannamesini versin...
Ancak tek bir şartla!
Yaptığı her iş kanuna uygun olacak, faturasız mal girişi ve çıkışı yapılmayacak...
Bu hakkı verilir ve istismarı halinde hesabı sorulur...
Hepsi bu kadardır...
Vergi gelirlerinde en fazla yüzde 4’lük bir kayıp yaşanır...
Karşılığında ekonomi hareketlenir, iç talepte oluşacak canlılık bu kaybı fazlasıyla telafi eder...
Üstelik küçük esnaf, meslek odası ve muhasebeci aidatlarından kurtulur, kâğıt işlerinden ve zamandan da tasarruf edilir...
Daha önemlisi maliye teşkilatı rahatlar ve asli işine döner...
Bugün koskoca teşkilat, komik rakamlar uğruna küçük esnafın peşinde koşuşturmak zorundadır...
İki lira tahsil edeyim derken üç lira harcamaktadır...
Dünyanın on beşinci büyük ekonomisinde maliye teşkilatının küçük esnafa bu denli yüklenmesi, altı defalarca çizilecek bir yönetim sorununa işaret ediyor...
Esnaf, büyük alışveriş merkezleri yüzünden zaten perişan oldu... Çoğu siftahsız gün geçirip sinek avlıyor...
Yüz binlerce aileyi geçindiren ve bir araya geldiklerinde ekonominin temelini oluşturan küçük esnafı desteklemek yerine, onların etinden, sütünden, yününden sonuna kadar istifadeye kalkışmak ne akla hizmettir bilinmez...
Hesap ortadadır...
Bunların binlercesinin ödediği yıllık vergilerin toplamı, mesela bir sanayi şirketinin transfer fiyatlandırmasında yaptığı usulsüzlüğe kesilen cezanın yarısına bile ulaşmıyor...
Bu durum ortada iken, maliye teşkilatından, büyük şirketler, holdingler ve çok uluslu firmalarla uğraşmak yerine sanki küçük esnafı daha da fazla sıkıştırması isteniyor...
Vergide yıllık tahsilât oranları da bu görüşü doğruluyor...
Üstelik hedefler yanlış belirlenince, ana maksat da bir türlü hâsıl olmuyor...
Seçim gittikçe yaklaşmaktadır...
Ortalıkta asabı gayet bozuk küçük esnaf ordusu vardır...
Bu durum Türkiye ekonomisinde bahar havası estirecek radikal mali politikaları ihtiyaç haline getiriyor...
Kredi notu yükseldi, borsalar coştu nidaları çözüm üretmiyor...
Aslında devletin sürekli olarak küçük esnafı sıkıştırması da başlı başına şaibeli bir konudur...
Ekonomideki Ergenekon yapılanması ve büyük vergi kaçakları hakkında derin şüpheler uyandırıyor...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.