Altın paralaşıyor mu?
Altın birçok anlama geliyor…
Kıymetli bir metal, ileri teknoloji üreten sanayilerin hammaddesi veya en eski yatırım araçlarından birisi…
Her ne olursa olsun fiyatı, yerel piyasa mekanizması içinde belirlenmiyor…
Altın, bütün dünyada aynı anda işlem gören bir finansal varlık olduğundan, fiyatı da 24 saat içinde kapanıp açılan borsalar silsilesi ile oluşuyor...
Dünyadaki ekonomik ve siyasi gelişmeler altın fiyatlarına yön vermekle beraber, ana belirleyici unsur Amerikan ekonomisidir…
Yani Amerikan dolarıdır…
Kendinden menkul bir yatırım aracı olan altına bağlı mücevher talebi de kriz zamanlarında düşüyor fakat yatırım eğilimi artıyor…
Doların değeri, altın fiyatları üzerinde bir finansal matematik oluşturmuştu…
Mesela paritelerde dolar lehine olan bir artış, altın fiyatlarını düşürüyordu…
Veya dolar, euro karşısında değer kaybettiği zaman altın fiyatları yükseliyordu…
Bu matematiğe, finansal piyasaların performansı, genel enflasyon değerleri, stoklar ve yıllık 3,500 ton civarındaki mücevher talebi de dâhil edilince, altın fiyatlarının azami çerçevesi çizilebiliyordu…
Yaşadığımız son krizde, rezerv olarak kullanılan büyük para birimlerindeki riskler daha yakından gözlendi…
Avrupa Birliği’nde oluşan ve kısa zamanda çözülme ihtimali görünmeyen ciddi ekonomik ve siyasi sorunlar yüzünden euro, dolar karşısında değer kaybetti…
Fakat aynı zamanda dünyada dolaşan dolar miktarında da gözle görünür bir artış var…
Yatırımcılar, euro ve sterlin satarak, dolar yerine altına dönmeye başladılar…
Külçe altının ons fiyatı, euro ve sterlin cinsi işlemlerde değer kazandı…
Bu durum spot piyasada altın fiyatlarını, güçlenen dolara rağmen yükseltti…
Yani normal piyasa koşullarında doların değeriyle ters orantılı hareket etmesi gereken altın, doların euro karşısında değer kazanmasına rağmen yükselişine devam etti…
Bu tablo, altın ve rezerv kabul edilen para birimleri arasındaki finansal matematiğin bozulmaya başladığını gösteriyor…
Bu önemli bir göstergedir…
Altının “paralaşma” sürecine girdiğini söylemek için henüz erken olsa da gidişatın bu yönde olduğu düşünülebilir…
Çünkü altın, yalnızca bir emtia olarak değer kazanmıyor aynı zamanda çapraz kurlar arasında belli belirsiz bir paralaşma fonksiyonu da icra ediyor…
Yaşadığımız bu kriz, yalnızca bir mali kriz değildir…
Sistemle alakalı arızaların yol açtığı siyasi boyutları da vardır…
Ekonomistler bu krizi finansal, ekonomik ve siyasi olmak üzere üç safhada değerlendiriyorlar…
İlk iki evre geçildi…
Artık siyasi kriz dönemine girildiği söylenebilir…
Avrupa Birliği’ndeki sıkıntılar, siyasi safhanın öncü sarsıntılarından başka bir şey değil aslında…
Etkilenme sırası artık hükümetlere geldi…
Altın, dolar ve euro arasında oluşacak yeni bir matematik, krizin siyasi boyutunun önemli bir göstergesi sayılacaktır…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.