Baykal için 2000 A.hakan için 1000 yuro ödül vereceğim
Kabirde amel defterinin açık kalmasını sağlayan salih amellerden biri de insanların hidayetine vesile olmaktır. Siz öldükten sonra hidayetine sebep olduğunuz kişinin tüm ibadetlerinin sevabının aynısı eksilmeksizin sizin de amel defterinize yazılır... Bu çok büyük bir fırsat... Hele de hidayetine vesile olduğunuz insanlar başkalarının hidayetine sebep oluyorlarsa değmesin keyfinize...
Baykal ve Ahmet hakan... Her ikisi de henüz ölmedikleri için hidayete erme olasılığı zayıf da olsa vardır... Hidayeti imkansız dediğimiz nice insanların çok sağlam birer müslüman olduklarına şahit olmuşuzdur...
Ünlü bir islam davetçisi şöyle der: İslam davetçisinin gönlü çok yataklı bir hastane gibi olmalıdır... Hastalığı ne olursa olsun bir insan nefes alıp verdiği sürece morga alınmaz...
Baykal ve Ahmet hakan... Kendilerini cennetle arama girmiş ve bana şöyle dediklerini işitiyor gibiyim:
Sevgili feyzullah!
Aklımızı vahin dışına taşıdığımız için İslam bize sevimli gelmemeye başladı. Kim aklını kuran ve sünnetten uzaklaştırırsa o kişinin sapıtmaması için hiçbir sebep olmaz... Biz kendi ellerimizle bu yolu seçtik. Sen de aklını vahiyden uzaklaştırırsan bizim gibi olursun. Sana düşen şey biz dinlemesekte bize davet etmendir...
Bugün dinlemez dalga geçebiliriz.Ama bir bakarsınki aklımızın elinden tutup doğruca vahye getirip teslim etmişiz... Bu imkansız birşey değil. Peygamberi öldürmeye giden Ömer Hz.Ömer olarak dönmedi mi*
Cennetteki derecenin artması için bizler tam bir fırsatız.Bizim üzerimizden çok sevaplar sağlarsın. Bizler olmasak hidayet ecrini kimlerden sağlayacaksın ki*
Her ikisine dönüp:
Sevgili Baykal ve Ahmet Hakan:
İnsanlar sizden nefret ettiler... Bu nefretleri davetlerinin önünü tıkadı... Haliyle sıradan insanlara göstermiş oldukları hoşgörüyü sizlere göstermediler... Sizlere küfür dolu sözler söylediler... Sizlerden ümidini kesmişlerdi... Kalbinizin mühürlü olduğuna hükmettiler. Oysaki kalplerin ne şekilde olduğunu Allah dışında kimse bilemez...
Bu kişilerin böyle bir kanıya varmaları kalpleri mühürlenenlerin vasıflarına benzerlik sağlamanızdı... Ama yine de delil olamazdı...
Sizlere hiçbir zaman küfür etmedim. Ben davetçiyim... Bana düşen şey herhalukarda islamın güzelliğini hatırlatıp rabbimden ecir beklemek...
Her ikinizin de hidayetine vesile olmak istiyorum. Sizlerin hidayete ermeniz islamın şerefini artırmayacaktır... Sadece kendi şerefiniz artar okadar... İslam sizlere ihtiyaç hissetmez... Fakat sizlerin islama olan ihtiyacınız hava ve sudan daha önemli...
Sizlerin hidayetinize vasile olmak istiyorum... Bu isteğimin bana faydası olduğundandır. Yoksa başka hiçbir sebepten değildir... Dönem dönem sizlere davet yazıları yazmayı düşünüyorum. Ama olurda okumak için fırsat bulamayabilirsiniz.Böyle bir ihtimal var. Çünkü hangi bir yazıyı okuyacaksınız ki*
Düşündüm... Düşündüm... Dedimki kendime: Feyzullah böyle bir başlık altında yazı yaz. İllaki birilerin dikkatini çeker. Dikkatini çektiğim kişi ya da kişiler belki çok güzel bir davet yazısı yazıp gönderirler size... Hidayetin Allahtan olması ve bu hidayetinde kimlerin eliyle gerçekleşeceğine Allah’ın karar vermesi böyle bir başlık attırdı bana...
Hiç bir islam davetçisinden dünyevi bir ödül kazanmak için davet yapacağını beklemiyorum... Hiç bir ödül amel defterinin açık olması ve cennetteki derecenin artması gibi büyük olamaz...
Sevgili islam davetçileri:
Bizler dünya müslümanlarıyız... Nefes alan her insana tevhid davetini ulaştırmak zorundayız... Elbetteki alaya alanlar çıkacaktır karşımıza. Bu bizleri yıldırıp geri adım attırmamalı... Dalga geçen kişilere davet etmekten vaz geçmemiz şeytanın ekmeğine yağ sürer... En şerli kişi bile hidayetten beri değildir...
İşte size fırsat... Hidayetlerine vesile olun defteri açık tutun...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.