NTV Haber Müdürü Mete Çubukçu'nun canlı yayında sorularını cevaplayan İsrail Dışişleri Sözcü Vekili Saul Arieli, aslında İsrail'in dünyaya nasıl bir mesaj verdiğinin de çok açık bir örneği oldu.

Daha önce aynı yetkili, sivil gemilerle Gazze'ye yapılacak yardım çalışmalarını "Şaklabanlık" olarak nitelendirmişti.

İsrail, kendinden bekleneni yaptı ve hiç bir gerekçe göstermeden sivil gemilere saldırarak kirli yüzünü bir kez daha gösterdi. İnsanlar tepkili, öfkeli ama yöneticiler, büyük ülkeler, barış için savaştığını iddia ederek dünyayı kan gölüne çeviren caniler suskun...

İslam ülkeleri mi? Onlar için söylenecek bir şey bulamıyorum...

Ama şu röportaj, İsrail Dışişleri Sözcü Vekili Saul Arieli ile yapılan şu röportaj, sanırım her şeyi anlatmaya yetiyor...

-Sayın Arieli, bize söyler misiniz, sivillerin bulunduğu ve Gazze'ye yardım ulaştıracak gemilere neden bir müdahalede bulunuldu? Bu gemilerden İsrail askerlerine ateş açıldığına yönelik, bir tacizde bulunulduğuna yönelik bir bilgi var mı elinizde?
Biz insani yardıma karşı değiliz, bunlar ablukayı kaldırmaya çalıştılar. Bu bir suçtur. 

-Sayın Arieli, tekrar soruyorum bu gemilerden askerlerinize yönelik her hangi bir ateş açma durumu oldu mu? Gemilerde silah bulunduğuna dair bir bilgi var mı?
Şu anda çok fazla bilgi sahibi değiliz. Gemiden de saldırılar olmuştur. Bu gemiler tamamiyle kışkırtma ile ilgiliydi. Biz de en barışçıl yoldan bu durumu engellemeye çalıştık. İsrail ordusu aslında hiç bir şekilde sorun yaratmayacaktı eğer inceleme yapılmasına izin verilseydi. Orada bu durum olduysa mutlaka gemideki insanların yaptığı davranışlardır.

-Gemilerde silah yoktu ama... Bu barış hareketinin bir çabası. Ama İsrail askerlerinin bu gemilere saldırdığına dair bigliler var... Gemilerden sizin askerlerinize karşı silah kullanıldığına dair bilgi var mı? İsrail bu sivilleri nasıl öldürdü?
Daha fazla bilgi gelmesi için bekliyoruz. Ama bu gemilerin arkasındaki örgüt HAMAS'la bağlantı halinde. Bu bağlantı varsa barışçıl olamazsınız. Barışçıl insanların gerçekten yardımları ulaştırmak için çabaladık ama bir saldırı olduysa buna karşılık vermek zorundayız. Ama bu filodan böyle bir kışkırtma yaratmaması istenmişti zaten. Gemilerin nerede olduğunu ve ne olduğunu bilmiyoruz.

-Ölü sayısı ve yaralılar hakkında bilginiz var mı?
Elimde net bilgi yok. Daha ilerleyen saatlerde bana yeniden ulaşmanızı istiyorum. Ama HAMAS'ın bu ablukayı kaldırmasına izin veren eylemlerine izin vermeyeceğiz.

-Biz şu anda kışkırtmadan ve HAMAS'tan bahsetmiyoruz. Gemidekilerin hayatlarından bahsediyoruz. Kaç kişi öldü, bu gemiler nerde? Limana ulaşacaklar mı? Tekrar söylüyorum. Türkiye'de pek çok insan merak içinde.  
Şu anda  anda güvenilir bilgi yok elimde. Daha sonra elimize bilgiler ulaştıkça size ulaştırabilirim. Bu insanlar saf değiller. Bir terör örgütünü destekleyen insanlar. 

-Gemiler Hayfa limanına mı götürüldüler acaba?
Şu anda kesin bir bilgi veremiyorum size. HAMAS da dinliyordur bunu, bu nedenle bu bilgiyi veremem sizlere.

-Türkiye ile ilişkiler bu saldırıdan sonra nasıl olacak?
Bence Türkiye çok önemli bir ülke. Biz de Ortadoğuluyuz tabi ki. Biz de çok fazla ortak noktamız var. Belli gerginlikler oldu ama biz Türkiye'yi dost ülke olarak tanıyoruz. İlişkilerimizin daha önceki düzeyde olmasını istiyoruz.

-Gemilerdeki insanlara ilişkin bilgileri nasıl elde edeceğiz? Bu insanlar adeta bir gözaltındalar.
Tekrar söylüyorum. Daha fazla ayrıntı vermem mümkün değil. En kısa zamanda bilgi vermeye çalışacağım.

Şimdi dünyanın sustuğu, katilin silahlarının ve küstahlığının konuştuğu noktadayız.

Gemidekiler ne yaşadı, ne yaşayacak, kaç kişi öldü, ne kadar sürecek bu işkence, bu insanlar nerede, nereye götürüldüler ve daha başlarına ne gelecek?

Buyurun -İsrail'in, karartma uygulayarak dünyaya geçeceği düzmece görüntülerden başka-bilen varsa cevap versin...