Mehmet Şeker

Mehmet Şeker

Üç beş çapulcu, otuz yıldır bitmedi!

Üç beş çapulcu, otuz yıldır bitmedi!

Terör sebebiyle otuz yıl içinde Türkiye'nin harcadığı paranın 300 milyar dolar civarında olduğu rivayet ediliyor.

Hiçbir meseleye yalnızca para açısından bakamayız ama bu, hatırı epeyce yüksek bir miktar.

500 milyar diyen de var.

Üç yüz aşağı, beş yüz yukarı...

Türkiye bu kadar harcadıysa, bir de öbür tarafın masraflarını hesap etmek gerek.

Teröristler dağda beş yıldızlı otelde konaklamıyorsa da silahı, cephanesi ve diğer giderleri göz önüne alındığında, ciddi bir miktar da orada çıkar.


* * *
Birbirini öldürmek için harcanan para, o bölgeye yatırım olarak sarf edilseydi, bugün nasıl bir tablo görürdük?

Sadece para değil, diğer kayıplarımızı, harcanan enerjiyi düşünün...

İlerlemenin engellenmesini, moral değerleri...

Kaybedilen canları...

Şehit vermeyen köy kalmadı.


* * *
Genç yaşta toprağa düşen şehitleri unutmamak, hatıralarını olsun yaşatmak için, isimlerini cadde ve sokaklara veriyoruz.

Böyle giderse, bir süre sonra, ülkedeki bütün sokak ve caddeler "Şehit filanca" diye anılacak.

İsimlerini değil, o gençlerin kendilerini yaşatabilmek daha önemli.

İsmini yaşatmak isteyen her kim varsa, kendi çabasıyla, kendi yeteneğiyle becersin o işi.


* * *
Dağdakilere "üç beş çapulcu" denildi uzun süre.

Sonra baktık ki o üç beş çapulcu, bizim askerlerimizi polislerimizi yıllar boyu uğraştırıyor.

Silahla, mayınla vuruyor; şehirlerde bombalar patlatıp sivilleri de öldürüyor.

Dönem dönem yapılan "Terör örgütü bitti, yolun sonuna geldi, yılanın başını ezdik" açıklamalarının da her seferinde doğru olmadığı ortaya çıktı.

Daha şiddetli eylemler gösterdi o tür açıklamaların doğru olmadığını.

Kimimiz yaşayarak gördü, kimimiz ölerek.


* * *
Kaç hükümet geldi geçti, kaç bakan, kaç genelkurmay başkanı.

Onca top tüfek, modern silahlar, helikopterler, uçaklar kullandık, dağdaki "üç beş çapulcu" bir türlü bitmedi.

"Dağlara gel dağlara" çağrısına gençler, bir fabrikanın seri üretim bandındaki ürünler gibi, peşpeşe uydular.

Vurulanların yerini yenileri aldı.


* * *
O çocuklar iyi okullarda okusaydılar...

İş güç sahibi olsaydılar...

Sevdikleriyle yuva kurup çoluk çocuğa karışsaydılar...

Bir beyaz eşya bayii açıp bugün üç buzdolabı, iki televizyon sattım hesabına girseydiler...

Bir hukukçu, doktor, mühendis, öğretmen, esnaf, tüccar olsaydılar...

Sabahları dükkânını besmeleyle açıp, hayırlı rızık dileseydiler...

Babadan kalma fabrikanın, atölyenin başına geçip ihracat yapmaya çalışsaydılar...

Komşu ülkelere kaçak terörist olarak değil, ticaret bağlantısı yapmaya gidebilseydiler...

Traktörleri yenileme derdine düşmüş, bol kazançlı çiftçiler olsaydılar...

En azından böyle bir ideale ulaşmanın hayalini kursaydılar, dağa çıkıp ellerine silah almaya ihtiyaç duyarlar mıydı?

Ucunda ölüm görünen yola girer miydiler?

O yol ki sonunda ne madalya var, ne şöhret; ölen öldüğüyle kalıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Şeker Arşivi