Ahireti unutmak sapıklaştırır
Muhterem Müslümanlar! Birgün Peygamberimiz Efendimiz (s.a.v) Hz. Aişe'nin dizine başını koyup uyuyakalmıştı. Bu anamız, Peygamberimizi (s.a.v) seyrederken o an âhireti hatırladı ve gözünden yaşlar dökülmeye başladı. Gözyaşları Resulüllah (s.a.v)'ın yanaklarına damlayınca Efendimiz (s.a.v) uyandı.
"-Niye ağlıyorsun ey Aişe*" diye sordu.
Hz.Aişe:
-Ahireti hatırladım ey Allah'ın Rasulü. Orada âile efradınızı hatırlar mısınız?
Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurdular:
-Allah'a yemin ederim ki, kıyamet günü insan üç yerde kendini düşünür, başkalarını düşünemez. Oralar:
1- Mizan kurulup ameller tartılacağı zaman. Bu anda insan, sevapları hafif mi, yoksa ağır mı basacak diye oraya bakar.
2- Amel defteri verildiği zaman. Bu sırada amel defterini sağından mı, solundan mı alacağına bakar.
3- Sırattan geçerken.
Muhterem Müslümanlar!
O mahşer günü çok dehşetli bir gündür. O gün kimseden yardım görülmez.
Peygamberimiz Efendimiz (s.a.v) buyurdu ki:
İnsanoğlu kıyamet gününde dört soruya cevap vermedikçe Rabbinin huzurundan ayakları ayrılamaz.
1- Ömrünü nerede çürüttüğünü,
2- Gençliğini ne suretle yok ettiğini,
3- Servetini nereden kazanıp nereye sarfettiğini,
4- Bilgisi ile harekette bulunup bulunmadığı.
Muhterem Müslümanlar!
Bu insanın en çetin imtihanıdır.
Çürüyen ömür dakikalarının, eskiyen gençlik yapraklarının hesabı verilecek. Malın teker teker kazanılan yerler dile getirilecek. Sarfedilen yerlerin muhasebesi yapılacak. İlmiyle amel edip etmediği de ortaya çıkmış olacaktır.
Efendimiz aleyhisselat-ü vesselâm:
"İnsanoğlu iki şeyi hiç hoş görmez:
1- Ölümü,
2- Az malı.
Ölüm onun için fitneden hayırlıdır.
Az malın da hesabı az olur."
Muhterem Müslümanlar!
Kıyamet günü Allah (CC) herkese hesap soracak. Kimin hakkı kimde varsa, hak sahibine kesinlikle verilecek.
Hesaptan kurtuluş yok. Bu bakımdan dünyada iken helâlleşmek gerekir.
İnsanlarla hak-hukuk gözetmeyen insan, iflâsın eşiğindedir. Helâle-harama riâyet etmeyen kimse iflâsın eşiğindedir.
-Nasıl bir iflâs bu?
-Parasını kaybeden, malını batıran, sermayesini kaybeden mi?
-Hayır!
Peygamberimiz (s.a.v) müflisi şöyle açıklıyor:
"Ümmetimin müflisi o kimsedir ki kıyamet günü kıldığı namaz, tuttuğu oruç ve verdiği zekât ile gelir. Fakat şuna sövmüş, şunun hakkını yemiş, şunun kanını dökmüş, şunu dövmüştür. Bunun sevaplarından şu şu alınır. Eğer haksızlık etmiş olduğu kişilere olan borcu ödenmediğinden sevapları tükenirse bu sefer onların günahları alınır ve bu kişinin sırtına yüklenir. Sonra da cehenneme atılır."
Bir başka hadiste:
"Kıyamet günü her hak, sahibine verilecektir. Hatta boynuzlu koyun, boynuzsuzundan hakkını alacaktır" diye beyanda bulunarak mahşere hazırlıklı olmamız konusunda dikkatimiz çekiliyor.
Gereğini dikkate alalım, muhterem Müslümanlar!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.