Zamanımızda Müslüman topluluklar arasında, yanlış kanaatlerin baskısı altında kafalara yerleşmiş ve kitlelere benimsetilmiş olan "İslâm Peygamberi" imajı, büyük ölçüde düzeltilmeye muhtaçtır.

Bazı çevreler, kısır anlayışları ve karanlık hesapları adına acaib bir "peygamber" imajı oluşturma gayretine girmişlerdir. Öyle ki bunlar, Peygamberimiz Efendimiz'e "postacı"lık vasfı vererek günümüzde O'nu numune-i imtisal olmaktan çıkarmaya çalışmaktadırlar. Bu sakim zihniyetin başarılı olması mümkün değildir.

"Onda sizin için (her zaman ve her konuda) alınacak en güzel örnekler vardır" âyetinde ifade edildiği gibi değişen ve gelişen bütün zaman ve mekânlarda Hz. Muhammed (SAV), örnek ve önder en mükemmel şahsiyettir. O, bir masal kahramanı değil, gerçek bir insan ve örnek bir hayat rehberidir.

O, hiçbir zaman hayatı ve hatıratı tarih olmuş biri değil, bugün de, yarın da sünneti ve sistemiyle yaşayacak, daima önümüzde bulunacak bizi yöneten ve yönlendiren canlı bir "lider" durumundadır. Yani, Peygamberliği dâimidir. İbâdetten siyasete, spordan eğlenceye, muharebeden diplomasiye... O, her sahada rehber bir Peygamber (SAV).

Hz. Muhammed (SAV), bize örnek olan beşeri yönüyle:

* Doğmuş, büyümüş, bedenî varlığıyla irtihal etmiş;

* Yemiş, içmiş,

* Sevinmiş-üzülmüş,

* Evlenmiş, çocuk sahibi olmuş,

* Çalışmış, yorulmuş,

* Dostları olmuş, düşmanları bulunmuş,

* Sıkıntı ve zorluklara katlanmış,

* Savaşmış, ordusu bâzen yenmiş, bâzen yenilmiş,

* Evinde şefkatli bir aile reisi olmuş,

* Ashabına ve biz ümmetlerine pekiyi eğitici ve öğretici olmuş,

* Askeri başında tedbirli ve temkinli cesur bir komutan olmuş,

* Siyasi hayatta dirayet ve firasetli bir lider olmuş,

* Kısacası, hayatın her sahasında herkese numune-i imtisal olmuş bir Peygamber'dir. O, Allah'ın elçisini, insanlığın rehberi, kendisine tâbi olanların önderidir.

Peygamberimiz Efendimiz'in sünnetine ve getirdiği yaşam tarzına bütünüyle tâbi ve teslim olmadan kesinlikle huzur bulunamayacaktır.

Bâzı nasipsizler Peygamberimiz Efendimizi, sadece ibadet ve âhiret konularını işleyen "biri" zannediyorlar. Oysa O (SAV), her asırda ve her hususta bize rehber, en güzel insanlık örneği olmasının yanında, cesur bir komutan, örnek bir diplomat, yılmaz bir mücahid, kâmil bir mürşit, âdil bir devlet başkanı ve Kur'ân-ı Kerîm'i uygulayan âlemlere rahmet bir Peyamber'dir. Bizler böyle bir Peygamberin ümmetiyiz. İnancımız budur.

Peki, Ey Müslümanlar!

* Günlük yaşayışımızda Hz. Peygamberimiz Efendimiz'e ne kadar uyuyoruz?

*O'nu örnek ve önder alıyor muyuz?

O'nun sünnetine, tebliğ ettiği hayat sistemine, Kur'ân prensiplerine ne kadar uyma ve uygulama hakkımız ve hürriyetimiz var; biliyor muyuz?

* Efendimiz (SAV) cismânî varlığıyla ülkemize gelse nasıl karşılanır? Ekonomik sömürüden, yaygınlaşan ahlâksızlıktan, geri kalmışlıktan, irticai yasalardan, kurban derisi kavgalarından memnun kalır mı?

"Rasûl'e iman ettim" diyenler bu soruların cevabını müsbet mânâda verebiliyor musunuz?