Türkiye'mizde okullar açılırken özellikle resmi ağızlardan sıklıkla duyduğumuz dört tane kelime var. Bunlar:

-Eğitim

-Öğretim

-Tedrisat

-Tedris kelimeleridir.

Yıllardır aynı kelimeleri tekraren duyula duyula bu kelimelere insanlarımız kanıksamışlardır. Konuşulur ama kimsenin dikkatini çekmez bu kelimeler. Ne manaya geldiğini de anlamayanların adedi pek azdır. Bu kelimeleri isterseniz birlikte mütalaa edelim.

Eğitim:

Bir insanı veya hayvanı davranış ve görgü bakımından istenilen amaca göre yetiştirmek işidir. Çoğunun ruh, beden ve zihin yeteneklerini geliştirmek ve topluma göre yetiştirmek sanattır. Eğitmek amacıyla verilen dersler, bilgiler vs... Eğitim insan şerefine yakışan hayat tarzını öğretmek tarzıdır.

Öğretim:

Belli bir amaç/gaye için gerekli bilgileri vermek işidir.

Tedrisat:

Öğretim işidir.

Tedris:

Ders verme, okutma ve öğretme... Demektir.

Kâinatta her şey eğitime tabidir. Hayvanı eğitmezseniz vahşi olur. Ağacı eğitmezseniz yabani olur. İnsanı eğitmezseniz hırsız olur, cani olur, katil olur, hayvandan aşağı bir mahluk olur. Anasını kesen bir katil olur.

Siz dersiniz ki:

-Efendim! Çok yakın zamanda Üniversiteden mezun olmuş, hatta doktorasını bile yapmış kişilerin annelerini boynundan keserek parçalayıp çöp konteynırlarına attıklarına millet olarak şahit olduk.

Ayrıca eğitimli hırsızlarımız var. Devleti, milleti soyan eğitimli soyguncularımız var. Devletin kasasını soyan, milletin canına okuyan siyasilerimiz, bürokratlarımız var.

Bunlara ne diyeceksiniz?

Söyleyeceğim ilk söz Türkiye'deki maarif sisteminin bozukluğu başımıza bu gaileleri açıyor. Mevcut sistem hepimizi helak ediyor.

Dünyadaki birçok muvahhit Müslüman, cahili eğitimlere tabi tutmak suretiyle sorumsuzmuşçasına karmaşık bir reaksiyondan yoksun haldedir. Vurdumduymazlaşmıştır. Egoist olmuştur.

Farz-ı ayn ilimlerden yoksun herkes batıl fikirlere saplanıp fasit bir daire içinde dönüp durmaya mahkûmdur. Hangi ülke huzur istiyorsa önce maarifine dikkat etsin. Maarif insanlara bazı bilgiler veriyor, fakat insanı insan yapacak hususlara yeterli ağırlık vermiyor.

İnsanı manevi yönden yetiştirmezseniz herkesin birbirini rahatsız edici tutumlarından (her çeşit anarşiden) kurtulamazsınız.

İnsanlık bunalım geçiriyor. Geleceğinden tedirgin, korkan ve endişesi amansız bir düşman gebe olarak görülüyor.

Oysa eğitimin asıl amacı/hedefi, insanları önce müspet kişilik, sonra meslek sahibi yapmaktır. Milli kültür mirasının yeni nesillere aktarılarak benimsetilmesi de eğitimin önemli hedeflerindendir.

Eğitim sağlıklı olmalıdır. Aile, okul, üniversite ve iş dünyası medyanın bütün insanlara daima müspet örnekler vermelidir. Bunun için taklit edilenlerin hep müspet olması gerekir. Toplumun geleceği çocuklarına kazandırdığı kişilikle doğrudan alakalıdır. Uygulanan eğitimle, insanları, müspet kişilik vasıtalarına sahip kılamayan toplumların gelecekleri huzursuzluktan, anarşi ve terörden emin olamaz.