Hasan Aksay

Hasan Aksay

Hafız Necati Coşan Hocaefendiyi uğurladık

Hafız Necati Coşan Hocaefendiyi uğurladık

İslâm ahlakının huzur, güven, dostluk, sevgi doğuran güzelliklerinin canlı bir örneğiydi Necati Coşan Efendi. Bu güzelliklere ve bu güzel insana dost ve kardeş Müslümanlar sel oldu, Cuma günü Süleymaniye Camisi ve geniş avlusunu doldurup taştı. Sokaklarda yer kalmadı. On binlerce inanmış insan, çok içten bir sevgi ve tefekkürle saf bağladılar.
Hafız Necati Coşan Efendi, yüz yılı aşan ömründe kimseyi incitmeyen, katıldığı topluluğun iklimine, İslâm’la yoğrulmuş gönül zenginliğinden, güzel ahlakından duruş ve tavırlarıyla bir ferahlık ve güzellik katan insandı. Senelerin yorgunluğunu taşımasına rağmen, son günlerine kadar güç de olsa gönül verdiği Müslümanların düğün ve toplantılarına katılmak, hayır duada bulunmak, selamlamak ve sevgi göstermekten geri kalmadı.
Hafız Necati Efendi, her gittiği yerde, her toplantıda girişinden çıkışına kadar her hareketiyle, İslâm ahlakının güzelliğini bir hayat, canlı, somut bir hadise olarak sergiledi. İslâm ahlakının güzelliklerini yansıtma başarısı, sevgi, samimiyet, güven iklimi oluştururdu. Onunla beraberken “edeb”in ne harika, ne yüce insani bir değer olduğu adeta gözle görülür, elle tutulur hale gelirdi. İslâm ne büyük nimet Ya Rab!.. Her güzelliğin temelinde İslâm…
Hafız Necati Efendi bütün hayatını, İslâm’ı en iyi şekilde öğrenme, yaşama ve Müslümanlara hizmet yoluna koydu. Devam eden hizmetler inşa etti. En başta kendi gibi hizmet eden, iyi evlatlar, nesiller yetiştirip hizmete koydu.
Büyüklük, büyüklerin yolunda yürünerek kazanılan bir erdemdir.
Söz olarak çok konuşan bir kimse değildi. Sanki sözü, güzel Kur’an-ı Kerim okuyuşuna inhisar ettirmişti. İş, hareket ve tavırlarıyla büyük hatipti. Ona muhatap olup da onun hareket ve tavrının güzelliklerinden etkilenmemek mümkün değildi. Son günlerine kadar Müslümanlarla beraber olmaya gayret etti, Müslümana verdiği değeri, sevgiyi gösterdi. Yaşının verdiği tabii ve normal zorluklara, yüz yaşını aşmasına rağmen cemaatten uzak kalmamak, katkıda bulunmak için gösterdiği gayret ve fedakarlık her Müslümana güç ve gayret verecek bir iman dinamizmi idi.
Bu edep, bu güzellik, bu gayret ancak ve ancak Kur’an ahlakıyla mümkündür. Hocaefendinin varlığı, gören göz ve düşünen herkes için Kur’an ahlakının, güzelliklerle değerlenmiş eşsiz hayatlar doğurduğunu tek başına göstermeye ve anlatmaya yeter bir hadisedir.
çok şey yapmış, büyük keşiflerde bulunmuş insanlar var. Ama Kur’an ışığı ve ahlakından mahrum olanların keşif ve hizmet sahaları dışında, hayatları bütün olarak dikkate alındığı zaman onlarda, örnek alınabilecek bir huzur, sükun ve yücelik bütünlüğü bulmakta çoğu zaman güçlük vardır. Hatta bunlardan, kendi hayatlarının boşluğunu görerek intihara kalkışanlar dahi olmaktadır. “Onlar ki verir laf ile dünyaya nizamat, -Bin türlü teseyyüp bulunur hanelerinde.”
Kur’an ahlakıyla ahlaklı Yunus’ların, Mehmet Akif’lerin hali başkadır. Hayatı bütünüyle güzelleştiren, örnekleştiren, ömer’i Hazreti ömer yapan; esrarı, içkiyi, kumarı, zulmü, vahşeti, intiharı bir iman darbesiyle, hidayetle ortadan kaldırıp imkansız kılan yalnız İslâm’dır…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Aksay Arşivi