“İnsan, siyasi canlı” sözü, “akıllı canlı” tarifiyle eş anlamlı bir sözdür. Bazı kavramlar, menfi  anlamda kullanılabilirse de, her söz, öncelikle müsbet anlamıyla kullanılır. Siyaset, akıl gibi insanı tarif eder. İnsanın, sözünde, işinde, doğru, güzel şeyler düşünüp yapmasıdır. Risk alıp, bedel ödeyerek iyilik inşasıdır. Aklı, çıkarcılıkta kullanmak, akılsızlıktır. Zira aklın doğru düşünmek için vicdana ihtiyacı vardır. Vicdan, samimiyet ve diğergamlıkla kemale erer. Çıkarcılık, vicdanı kör eder. Dünya perestler için dahi, en büyük dünya nimeti, ahlaklı, güvenilir dosttur. Niyetinden başlayarakiyilik gayreti olan siyaseti, vandallıkta, çıkarda aramak, akılsızlıktır. İnsanlık imtihanının soruları, özde siyasidir.Çünkü, insani yücelik, toplum hayatıyla, mekarimi ahlakla iyiliği yaşayıp, yaşatma gayretiyle mümkündür.

İnsan, imanla, İslam ile, hayattan üstün değerlere yönelemezse, mal ve güçte ebediyet aramanın, çıkar hırsının bataklığına düşüyor. Akıl, yetenek, bilgi, kısa yol arayıp, çıkara, vandallığa, teröre, zulme saplanıyor. Hırs girdabı, insanlığı yutuyor. Zalim, insanlığını yitiriyor, Stalin olsa izi kalmıyor.

Çıkardan başka değer tanımayan, herkesi kendi gibi görüyor. Bu yıkımın başı kendisidir. Komşu, dost, adalet, devlet, her şeye güvenini kaybediyor. Yalnızlaşıyor. İyilik iradesini kaybetmek, insanlık fıtratını kaybetmektir. Artık bir yanlışlar kutusudur. “Özgürlük” sözü dahi istismardır. İman, ahlak olmadan, diğer ifadeyle insan, insan olmadan, hiçbir şey olmaz. 

“Kul kusursuz olmaz.”Hata olur. Hataların, bir kısmı istişare; bir kısmı gayretle, bedel ödeyerek; bir kısmı hoşgörü ve afla silinerek ortadan kaldırılabilir. Fakat ahlaki değerlerden yoksunluk, çıkarcılık, inançsızlık, fitne ve güvensizlik virüslerinin kirlettiği iklim, insanlığı öldürür. Liyakat kaybolur, toplumda zafiyet ve ihtilaf doğar. Netice dikta veya siyasi istikrarsızlıktır. Bu kabustan çıkış zor. Toparlanmak için milletin, ibretle ölümsüz değerlerine dönmesi, vahdet ve siyasi istikrarıdır. Devlet nimetidir. Yeni bir bahardır.

Çağ, ulaşım ve iletişim imkanlarıyla demokrasiyi, zaruret haline getirmiştir. Fakat ahlaksız demokrasi yaşamaz. İmanla, ahlakla kendini kontrol edemeyen insan, toplum, devleti tahrip eder. Küçük devlet, korumasızdır. Büyüğü, değersizlikten ahlaksızlıktan batar, ya dikta zulmüyle yok olur.  

Bu genel nirengi noktalarını kaybetmeden gelelim kendimize. Milletimiz, asırlar içinde kısa fetret devirleri, acı ibretler yaşasa da, Allah’a hamdolsun Kendini diri ve kardeş yapan imanını hiç kaybetmemiş, ölümsüz değeriyle süratle toparlanıp gücünü tazelemiştir. 

 Diğer taraftan ahlaksızlık ve zalimlerin doğurduğu felaketler, aklı, vicdanı olan, tüm insanlık için ibrettir. Hakka çağrıdır. Akla, imana, ahlaka davettir. “Üç ağacın yeri değişti” deyip, “Kobani” deyip; “Köprü, hava alanı istemeyiz” deyip yakan, yıkan vahşet çığlığının anlamı ne? İnsan olan insanı, neye çağırıyor? 

Ne acı ki bazı muhalefet partileri de, vahşete destek vermekte, çağrı yapmaktave bunlara “Liderimiz” diyen, aklını, vicdanını teslim eden insanlar olmaktadır. İnsan, iyiyi, kötüden; doğruyu yanlıştan, Hakkı batıldan ayıran akıl sahipleridir. 

Peşin muhalefet mi olur? Hükümet, teröre karşı tasarı hazırlıyor. Muhalefet, hemen,ortada bir şey yokken “Karşıyız!” diyor. Olmaması, olması gereken söylense ne iyi olur. Yok. Bilmeden istemiyor. Sabret. Üç gün sonra, basılıp dolaplarınıza atılacak. Ezber konuşarak, muhatabınızı akılsız görüyor; sözünüzü değersiz kılıyorsunuz? 

Özellikle partiler, henüz ortaya çıkmamıl konuda konuşuyorsa, yol göstermeli ki dinlensin? Yahut, gördükten sonra, farklı bir söz söylemeli değil mi? Hep aynı “İstemezük.” Söz bu? Ana Muhalefetin işi ne? Antalya belediyesi, “Bira Festivali” yapıyordu. Şimdi Büyükçekmece Belediyesi, daha ileri gitti. İnsani, manevi, ahlaki değerleriyle ailenin temeli olan nikahla istiza ediyor? Eşek nikahlıyor. “Hayvanlar Arası Evlilik Cüzdanı” hazırlıyor. Vay halimize! Aklınızı başınıza alın. Kobaniyle, eşek nikahlama işiyle, muhalefet olmaz.

Türkiye, ölümsüz değerleri, kardeşlik bilinci ve gayretiyle, yangın ortasında kalkınıyor. Medya, zorbalık, terör ve darbeyle engelleme vakti geçti. Bir düşünün! “Partiyim” diyen, parti olmaya çalışmalı. Sınıfta kalma sürüp gitmez. Belge alırsınız!