Ebu Hureyre radıyallahu anh’dan rivayet edildiğine göre Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İnsan ölünce, üç ameli dışında bütün amellerinin sevabı kesilir: Sadaka-i cariye, kendisinden istifade edilen ilim, arkasından dua eden hayırlı evlât.” (Müslim, Vasiyyet 14. Ayrıca bk. Ebu Dâvûd, Vasâyâ 14; Tirmizî, Ahkâm 36; Nesâî, Vasâyâ 8)

Açıklama: Kıyamete kadar yaşamak isteyenler için çok büyük bir müjde bu… Allah Ebu Hureyre’den razı olsun ki bu hadisi- müjdeyi- bizlere ulaştırdı. Kalan ömrümüzün kaç yıl olduğunu bilmiyoruz… Kıyamet tarihine kadar geçecek sürede insanlar hayırlı ecirler kazanırken yerin iki metre altında boş boş oturmak çok acı… İşte bu büyük müjde insanın kıyamet saatine kadar ölmeme ihtimalini müjdeler…

Şimdi;

Et ve kemikten yaratılan ve bedeni hayra sürükleyen şey, iradenin sahih bilgileri kullanmasıdır… Bu bilgiler vasıtasıyla beden hareket ederek sevaplar kazandırmış olur. Mesela; ezan okunur, irademiz, bilgiyi kullanarak bedenin yerinden kalkıp abdest alarak camiye gitmesini emreder. O beden kalkar ve emre itaat eder. Gün gelir bedenle bağlantımızı kesilir… Bedenimiz toprağa gömülürken yeni birer salih ameller işleyememiş oluruz… Bu tam anlamıyla büyük bir kayıptır…

İnsanın sevap kazanması için illa da bedene ihtiyacının olmadığını şahit oluyoruz… Bugün bir yol kenarında çeşme yaptıran bir insan o çeşme başında illa da kendi eliyle su vermesi gerekmez… Oracıktan ayrılır ve sanki bir eli, her gelene su dolduruyormuş gibi sevap kazandırır…

Şimdi bu hadisimizdeki ölen insana sevap kazandıracak muslukların sıralamasına bir bakalım;

İnsan ölünce, üç ameli dışında bütün amellerinin sevabı kesilir: 1- ‘SADAKA-İ CARİYE…’

Kişi bekârken bile bir fidan dikebilir, çeşme yaptırabilir, insanların hizmetine katıda bulunacak cüz’i miktarda maddi destek sağlayabilir. Ömrün her yaşında bu musluk açık tutulabilir. Ve en kolay amellerden biri… Devam edelim;

“İnsan ölünce, üç ameli dışında bütün amellerinin sevabı kesilir: 2- ‘KENDİSİNDEN İSTİFADE EDİLEN İLİM…’

Öldükten sonra sağ defterimize sevap akışını sağlayacak bu 2. Musluk için biraz emek sarf edilmesi gerekir. Sahih akidenin öğrenilip islam’a davet edilmesi…

İslam’a davet eden bir insan hidayetine vesile olduğu bir kişinin tüm ibadetlerine de ortak olacaktır. Hele de o kişi de İslam’a davet edip yüzlerce insanın hidayetine sebep oluyorsa her gün yüzlerce kişinin günlük ibadetleri eksilmeksizin amel defterine yazılacaktır.

İlim musluğundan faydalanmak isteyenler ilme önem verip, kitaplar yazabilirler, kitaplar dağıtabilirler, medreselere kitap bağışında bulunabilirler, medrese açıp giderini üstlenebilirler… En garanti ve en etkili musluk Allah-u âlem bu olsa gerek… Devam edelim;

İnsan ölünce, üç ameli dışında bütün amellerinin sevabı kesilir: 3- ‘ARKASINDAN DUA EDEN HAYIRLI EVLÂT.’

Bu 3. Musluğun açık tutulması için evlenilmesi gerekiyor. Evlilik de yetmez çocuk sahibi olunması gerekiyor. Çocuk sahibi de olmak yetmez, o çocuğun İslam üzere yetiştirilmesi gerekiyor. İnsanın ölümünden sonra çocukların akidesini bozulmama garantisi olmayacağından dolayı bu 3. Musluk oldukça sıkıntılı…

Bu hadis Allah’ın kullarına ne kadar da merhametli olduğunu gösteren bir hadis… Ölümüyle kulunun amel defterini kapatmıyor. Hiçbir imtihanda bunu göremezsiniz. Kıyamete kadar sevapları toplamak isteyen ecir avcıları için harika bir haber bu…

Bu hadisi okuyan kişi şu an itibariyle kalan ömrünü ahirete yatırımda kullanmıyorsa ebedi bir mutluluğu risk altına aldığını hatırlatayım…

Not: Suriye ve diğer ülkelerdeki kardeşlerimizin sıkıntılarının giderilmesi için dua edelim ve yapmamız her ne gerekiyorsa yapmaya çalışalım…