Cenab-ı Hak:"Biz insana, ana-babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Çünkü anası onu hamileliğin getirdiği nice sıkıntılara, güçlüklere katlanarak taşımıştır. Sütten ayrılması da iki yıl içinde olur. İşte bunun için önce bana şükret, sonra da ana-babana teşekkür et diye tavsiyede bulunmuşuzdur. Dönüş ancak banadır." (Lukman sûresi: 14) buyurmuştur.

Rabbimiz "ana-babana teşekkür et." buyuruyor. Birine teşekkür etmenin de bir şekli vardır. Teşekkür edilecek kimseye karşı mütevâzi olunur. Ona duyulan sevgi belirtilir. Yaptığı iyilik anılır ve bundan dolayı kendisine teşekkür edilir. Onun sağladığı imkân, kendisini üzecek ve gücendirecek şekilde kullanılmaz. Ana ve babaya yaptıklarından dolayı teşekkür ederken de bu esasa uymalı, kendilerine tevâzu göstermeli, ne çok sevildikleri hissettirilmeli, bir zamanlar kendisi için ne zahmetlere katlandıkları, fırsat düştükçe söylenmeli, kendilerine duyulan minnet ifade edilmeli ve onların hoşnut olmayacağı işler yapılmamalıdır.

Kur'an-ı Kerim'de ve hadîs-i şeriflerde, ALLAH Teâlâ'ya ibadet emrinin hemen peşinden ana ve babaya itaatin gelmesi çok mânalıdır. Bunu şöyle anlamak uygun olur: Biz yüzümüze konan bir sineği bile kovamayacak kadar güçsüzken, ALLAH Teâlâ'nın yetiştirip büyütme, merhamet edip koruma sıfatları onlarda kendini gösterdi. Öyleyse biz öncelikle ALLAH Teâlâ'nın birliğini kabul edecek, onun peşinden de anne ve babamıza iyilik ve itaat edeceğiz.

ALLAH Teâlâ'nın rızası ve cennete giden yolun anne ve babanın rızasından geçtiğini, "anne hukuku"nun cennet ayaklarının altına konacak derecede yüceltildiğini, anne ve babaya hizmetin en yüce amel olarak ifâde edilmiş bulunan "Allah yolunda cihad"dan daha üstün tutulmuş olduğunu iyi bilmeliğiz.

Biri olmadan diğeri kabul edilmez

Kur'an-ı Kerim'in birçok yerinde üç şey, iki şeyle beraber zikredilmiştir ki, biri olmadan diğeri tam olarak kabul edilmez.

1- "De ki, ALLAH Teâlâ'ya itaat edin, Resulü'ne de itaat edin." (Nûr süresi:54) Yani Resûlullah (S.A.V.) Efendimize itaat etmeden, O'nun emirlerini tutup yasaklarından kaçınmadan, ALLAH Teâlâ'ya itaat makbul değildir.

2- "Ey insan! Önce bana şükret, sonra da anne-babana teşekkür et." (Lukman sûresi: 14)Bu sebeble, ana babasına teşekkür etmeyen, ALLAH Teâlâ'ya şükretmiş sayılmaz. ALLAH Teâlâ hakkından sonra ana-baba hakkı gelir.

3- "Namazı hakkıyla kılın, zekâtı da verin." (Bakara süresi:23) Yani zekât vermeyenin namazı, tam makbul olmaz.