Dürtü kontrol bozuklukları
Değerli okuyucularım, Dürtü kontrol bozukluğu, ruhsal hastalıklar içinde yer alıyor ve kesinlikle tedavi edilmesi gerekiyor. En sık karşılaşılanı ise, saldırganlık dürtülerinin kontrol edilememesiyle mala veya cana zarar vermek...
Herhangi bir nedenle ani başlayan vurup kırma, elindekini atma, duvara yumruk atma gibi davranışlar gösteren çocuklar var. Ya da okulda sıraya girmekte zorlanan, soru bitmeden hemen cevabını yapıştıran, konuşmaları sık sık bölen çocuklar bunlar...
Birçok kişide çok sinirlendiğinde aniden duvara, masaya vurarak kendine zarar verme, ya da elindeki eşyayı fırlatarak başkasına zarar verme olabilir. Buna dürtü kontrol bozukluğu diyebilmek için birkaç defa benzer olayların tekrarlanması gerekiyor.
Dürtü kontrol bozukluklarının çeşitleri var bunları şöyle sıralayabiliriz;
Aralıklı patlayıcı bozukluk:
Bu bozukluğu yaşayan kişilerde, ciddi saldırı eylemleri ya da mala zarar verme ile sonuçlanan, saldırganlık dürtülerine karşı koyamama görülür. Dakikalar ve saatler içinde ortaya çıkar ve kendiliğinden sonuçlanır. Sıklıkla eylem sonrası suçluluk duyguları vardır. Yıllar önce yürüttüğüm bir çift terapisinde; Halil beyde de eşine karşı kontrol edemediği öfke patlamaları ve dayak olayı vardı. Hatta bir gün eşiyle çok tartışmış ve eşini hastanelik edinceye kadar dövmüştü. Eşi çok sakin ve uyumlu birisiydi. Eşi, karşısında konuşamıyordu bile... Terapi seanslarında Halil beyin sesi o kadar yüksek çıkıyordu ki, eşinin konuşmasına fırsat bile vermiyordu. Halil bey ile öncelikle birkaç seans bireysel danışma yaptık. Daha sonra eşi ile birlikte on seans kadar çift terapisi yaparak sorunlarını çözdük.
Değerli okuyucular sinirlilik, tek başına bir ruhsal bozukluk değildir, bazı psikiyatrik bozuklukların belirtisidir. Depresyon geçiren kişiler genelde sinirli olurlar. Kaygı bozukluklarından olan; panik bozukluğu, anksiyete bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluklar çoğu kişiyi sinirli yapar.
Takıntılı, titiz, mükemmeliyetçi kişiler de çoğunlukla aşırı sinirlidirler. Bu kişiler kılı kırk yaran, her şeye dikkat eden, en küçük hatayı gören kişilerdir. Sabit fikirlidirler, dünyaya dar bir pencereden bakarlar. Şüpheci insanlar da sinirlidirler. Bu kişiler, her sözün altında başka anlam ararlar, kimseye güvenmezler, hayatı hem kendilerine hem de sevdiklerine zindan ederler. Eşlerini aşırı derecede kıskanır, onlara baskı kurarlar, kendileri de aldatılma korkusu yaşarlar. İş yerinde ayaklarının kaydırılacağına kendilerini inandırırlar ve bu kaygıları yüzünden başarısız olurlar.
Stresli iş hayatı, mutsuz aile hayatı, alkol ve madde kullanımı da sinirliliği arttırır.
Öfkesine hakim olamamanın tedavisi altta yatan nedene bağlıdır. Neden depresyon veya kaygı bozukluğu ise tedavi daha kolaydır. Bu kişiler sinirli olduklarını, yanlış yaptıklarını kabul ederler, sevdiklerini çok kırdıkları için pişmanlık duyarlar. Bazı kişiler de öfkelerini haklı gösterirler. Tepkilerinin aşırı olduğunu kabul etmezler. Bu kişilerin tedavisi daha uzun sürer.
Trikotillomani :
Bu bozuklukta da göze çarpar derecede saç kaybı ile sonuçlanacak derecede kişi kendi saçını tekrarlayan tarzda yolar. Saç yolma öncesinde bir gerginlik hisseder, sonrasında da büyük bir haz duyar, rahatlar. Çoğu kişi, bu yolma işlemini akşam yatarken yapar. Bu rahatsızlık genellikle, 4-10 yaşlarında başlar. Çocuklarda yetişkinlere göre daha fazladır. Bu bozukluğun nedenleri; kişinin çocukluk döneminde kayıp ya da ayrılık yaşamasıdır. Kardeş doğumu, okul başarısızlıkları, anne veya babayla olan bozuk yetersiz ilişki de nedenlerdendir.
Kleptomani:
Bu bozukluğu yaşayan kişiler, parasal değeri hiç olmayan, kullanamayacağı nesneleri çalmaya yönelik dürtülerine karşı koyamazlar. Hırsızlık girişiminden önce giderek artan bir gerginlik olur. Bu kişilerde, hırsızlık girişimi sırasında rahatlama ve haz alma görülür. Sıklıkla çaldıklarını ödeyecek paraları vardır, amaç çalınan nesne değil, çalma davranışıdır. Kadınlarda, erkeklere oranla daha fazla olduğu söylenmektedir. Bu kişilerde istenmedikleri, sevilmedikleri, zarar gördükleri şeklinde algıları vardır.
Tüm dürtü kontrol bozukluklarında ilaç tedavisi ve psikoterapi mutlaka bir arada uygulanmalıdır.
Huzurlu sağlıklı günler geçirmeniz duasıyla Allaha emanet olunuz.
PSİKOLOJİK DANIŞMAN-PSİKOTERAPİST
DNŞ TEL: 0 212 503 79 95-0 506 401 79 91
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.