Srebrenica SOYKIRIMInı anarken
Suriyeyi düşünmekBundan tam 17 yıl önce bugündü...
İnsan hakları ve özgürlüklerin merkezi olduğunu iddia eden Avrupanın tam ortasında ve tüm dünyanın gözleri önünde hem de BMnin gözetiminde; bir insanlık faciası yaşanmıştı. (11 Temmuz 1995)
Sırplar; Rusya, Fransa ve İngiltere, Hırvatistan; Almanya, İtalya ve Avusturyanın desteğini alarak Müslüman Boşnakların topraklarında 1992-1995 yılları arasında işgal ve beraberinde etnik arındırma uygulamıştı.
Bir yandan Sırp Çetnikler diğer yandan da Hırvat Ustaşalar tarafından toprakları işgal edilen ve zulme uğrayan Müslüman Boşnaklar hazırlıksız ve sahipsiz bir halde, her iki düşmanla savaşmak zorunda kalmışlardı.
Uluslararası Kızılhaç Örgütü verilerine göre Bosna Hersekte 312.000 kişi hayatını kaybetmiştir. Resmi rakamlara göre büyük bir kısmı işkenceyle olmak üzere toplam 250 bin Müslüman Boşnak katledildi. İki milyon Boşnak topraklarını terk ederek ülke dışında mülteci durumuna düştü. Büyük çoğunluğu Osmanlı döneminden kalma ve UNESCO tarafından tarihi eser statüsünde olan 800 cami, han, hamam, bedesten, çeşme ve medrese yerle bir edildi.
İÇİMİZDEKİ DİNMEYEN ACININ ADI; Srebrenica SOYKIRIMI
Bosna Hersek topraklarındaki Sırp işgali devam ederken Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararıyla, Tuzla, Saraybosna, Zeba, Gorajde, Bihac ve Srebrenica Güvenli Bölge ilan edilmişti. Bölgede direnen tüm Müslüman siviller bu güvenli bölgelere sığınmaya başlamıştı. Müslüman Boşnaklara Sizi biz koruyacağız. Elinizdeki silahları bize teslim edin çağrısında bulunulmuş ve buna inanan ve güvenen Boşnakların bir kısmı silahlarını BM yetkililerine teslim etmişti.
Özellikle Srebrenica şehri, iç savaş nedeniyle Sırp katillerden kaçan sivil Müslüman Bosnalıların sığındığı yer olmuştu. Nüfusu kısa bir sürede 15 binden 60 bine çıkan Srebrenicada BM hâkimiyeti zayıflamıştı. Sırp saldırıları durdurulmadığı veya durdurulamadığı gibi kuşatma altındaki bu şehirlere Sırp engelleri aşılamadığı için insani yardım ulaştırılamadı, bir diğer ifadeyle ulaştırılmadı...
Endişe ve korku içindeki Müslüman Boşnaklar sığındıkları bu küçük şehirde açlık ve yoksulluk içinde bir yaşam mücadelesi veriyorlardı. Şehre verilen su, gaz ve elektrik, Sırplar tarafından kesilmişti. Şehri korumakla görevli 600 kişilik Hollandalı birlik çok yetersizdi. Ancak tüm olumsuzluklara rağmen Srebrenicayı ziyarete gelen BM Bosna Barış Gücü UNPROFOR komutanı Fransız General Jacques Morillon BM sizi koruyacak, asla terketmeyecektir güvencesi veriyordu. Tüm bu kararlar ve verilen sözlere rağmen korkulan oldu ve Sırpların Birleşmiş Milletlerin Güvenli Bölgesi Srebrenicaya girişleri ve soykırımlar engellenmedi.
BM Barış Gücü karargâhına sığınan sivil Boşnaklar Hollandalı askerler tarafından Sırp canilere teslim edildi. Sırplar teslim aldıkları sivil ve savunmasız Boşnaklardan kadın ve çocuklardan 15 bin kadarını Boşnakların kontrolündeki bölgelere gönderirken yaşları 12 ila 75 arasında değişen ve büyük çoğunluğu erkeklerden oluşan 8372 Müslüman Boşnakı işkenceyle katlettiler.
8 Temmuzda başlatılan Srebrenica Soykırımı 11 Temmuz 1995de şehrin Sırp Çetnikleri tarafından teslim alınmasıyla tamamlanmış oldu.
Sonuç olarak (...!)
Srebrenicada insanlık adına utanç verici bir insanlık faciası yaşanmıştır. Srebrenicada yaşananlar BM Lahey Adalet Divanı ve Savaş Suçluları Mahkemesi tarafından da bir soykırım olarak tescillenmiştir.
Halen devam eden Laheydeki BM Savaş Suçluları Mahkemesi ICTYye tarafından Sırp Partisi lideri Radovan Karadzic Sırp Ordusu komutanı Ratko Mladic, Vujadin Popovic, (Bosnalı Sırp komutan), Ljubisa Beara (Sırp Genelkurmay Başkanı), Drago Nikolic, (Güvenlik şefi), Ljubomir Borovcanin, (Özel polis müdürü), Radivoje Miletic (Genelkurmay Başkan Yardımcısı), Milan Gvero (Komutan yardımcısı), Vinko Pandurevic (Tugay komutanı) Bosna Savaşı sırasında Srebrenicada sekiz binden fazla sivilin katledilmesinden sorumlu oldukları iddiasıyla yargılanmaktadır.
Burada bazı gerçekleri tekrardan hatırlatmakta fayda var...
¥ Srebrenica Soykırımının asıl sorumlusu BM, NATO ve ABdir. Çünkü Güvenli Bölge ilan ettikleri Srebrenicayı korumadıkları gibi kendilerine sığınan sivil halkı Sırp Çetniklere kendi elleriyle teslim ederek bir soykırıma yol vermiş oldular.
¥ Laheydeki mahkeme Srebrenicada yaşananları soykırım olarak kabul etse de soykırımını destekleyen ve yönlendiren Sırbistan devletini sorumlu tutmamakla hukuku ihlal etmiş oldu. Mahkeme bu tavrı ile siyasi bir karar aldı ve zulme uğrayan taraf olan Müslüman Boşnak halkını mağdur etti.
¥ Soykırım aslında tüm Bosna Hersek genelinde sürdürülmüş ve finali Srebrenicada yapılmıştır. Srebrenica Bosna Hersekte tarih boyunca yaşanan 10. soykırımdır.
¥ Srebrenicada yaşananlar 1844te İlija Graşanin ile başlayan, İkinci Dünya Savaşında Draja Mihailoviçle süren ve kimi zaman Türkleşenlerden arındırma politikası kimi zaman da Nerede bir Sırp varsa orası Sırplarındır sloganıyla devam ettirilen etnik arındırma süreçlerinin bir sonucuydu.
¥ Sırpların bu soykırımından iki büyük kazanımı olmuştur. Biri kendi Cumhuriyetlerini ilan etmeleri, bir diğeri ve en büyük başarıları ise Doğu Bosnayı işgal ederek Büyük Sırbistana gidecek yolu açmalarıdır...
Srebrenicayı hatırlayıp soykırımı lanetlerken, Suriyeyi düşünmemek elde değil. Çünkü; Suriyede Bosna Hersek benzeri olaylar yaşanmaktadır. Beşşar Esedin Miloşeviçleştiği bir gerçek olduğuna göre Suriyede tedbir alınmazsa bir insanlık faciasının yaşanacağı endişesi ister istemez akla gelmektedir. Dileğimiz ve duamız tekrar Srebrenicalar yaşanmaması...
Son söz olarak; Srebrenica soykırımında şehit edilen Müslüman Boşnakları rahmetle anarken bu soykırımı gerçekleştiren caniler ile gerçekleşmesine seyirci kalan, gizli destek veren ve sorumluluğunun gereğini yerine getirmeyen uluslararası toplumu lanetliyor ve kınıyorum...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.