Mardin Yeşilay Şubesi Başkanı sayın Lütfü Günlüoğlu beyefendi ülkemizin en kangren olmuş bir meselesini gündeme taşıdı. Allah (c.c.) kendisinden razı olsun... Erkekçe gürledi. Doğu Anadolu'muzun imanlı, mert, cesur ve edepli sesi olarak haykırdı:

"... Üniversite gençliği (tabii ki hepsi değil) fiili zinaya doğru gidiyor. Derhal bu ahlâksız davranışların önüne geçilmelidir."

Sayın Başkan'ın endişelerini halkımızın kahir ekseriyeti taşıyor. Sıkıntıyı hepimiz yaşıyoruz.

İki yıllık yüksek okulların açıldığı küçük ilçelerimiz de, "öğrenci"lerin sergilediği ahlâksızlıklardan tedirgin. Hiçbir işe yaramayan iki yıllık adlı yüksek okullara ülkemizin çeşitli yerlerinden gelip kaydolan kız-erkek "öğrenci"ler, üniversiteli olmanın havasına girerek, otokontrolden uzak olmanın serbestliği ile sokaklarda, çay bahçelerinde, kıraathanelerde sarmaş dolaş kuzu sarması oluveriyorlar. Anna-babalar kızlarının okuduğundan sıtayişle bahsededursunlar neler oluyor neler.

Olanları sağır sultanlar da duyuyor. Duyduklarımızı, şahidi olduklarımızı anlatamıyoruz bile. Sadece açık saçık olanları mı dersiniz; ne gezer, başı kapalı bedeni çıplaklar da yürekleremizi dağlıyor. Açık-kapalı hepsi de mi demeyin. Böyle bir iddiamız yok. Bahse konu ettiklerimizin elbette istisnaları da çok.

Hangi il'e üniversite ve ilçelerine de fakülteleri açıldıysa o il ve ilçe halkının önce sevinmesine sonra da ahlâksızlıklara şahit oldukça nefretine sebep oluyor. "Allah kahretsin böyle okumayı" diyen insanlarımızı kulaklarımla duydum. Gelen kızlarla önce arkadaş olup sonra bu "arkadaş"larla aynı odada barınan gençlerin varlığına şahit oldum.

Gençlerimiz üniversitelilik, özgürlük ve medeniyet adına neler yaptıklarını ifade etmeye gerek duymuyorum.

Anne-baba ve devlet, olanların âlâsını biliyor.

Sayın Başkan'ın dediği gibi, önlem alınmazsa, herkes bu vebalin altında kalır. Gereken tedbirler alınmazsa vahim sonuçlar hepimizi daha çok üzer. "Üniversitenin tuvaletleri" muhabbetleri akıbetin fecaatini anlamaya yetmiyor mu?

Ey devlet!

Ey anne-babalar!

Gençlerimiz okusun, okusun da nasıl okuması lazım geldiğini onların haline bakarak önce sizler okuyun. (İstisnaları hariç):

• Önce el ele;

• Sonra sarılarak;

• Sonra dudak dudağa öpüşerek;

•Arkasından fiili zinaya doğru koşarak "okuyor"lar. Tedbir alınmazsa topyekun helak oluruz. Yıkılan devletler, yok olan milletler hep böyle helak oldular.