Hz. Mevlana (kaddesallahu sırrıhu'l-aziz) nefsinin her arzusunu yerine getirenler için "Bedenine tapınanlar" diyor. Bu da gizli bir şirktir. Müşrik olarak yaşamak ve o hâl üzere ölmek dünyayı da ahireti de helâk etmek demektir. Çünkü şirk af edilmeyen bir suçtur.

İnsan nasıl bedenine tapınır? Mevlana hazretleri bunun da naklettiğimiz söz içinde cevabını veriyor. Diyor ki:

"Nefsinin arzularını yerine getiren, onun her istediğine boyun eğen bedenine tapınmış olur. Sokaklarda, caddelerde, çarşılarda, pazarlarda buraları yaşanmaz hale getiren bir sürü kendini bilmez 'belhum adal'in bedenlerine tapıyor olduklarını görürsünüz. Açık çıplaklar, kapalı çıplaklar, edep, hayâ, kural tanımazlar hep 'bedenlerine tapınanlar'dır."

Evden dışarı çıkacaklarında en ilgi çeken "elbise"yi giyip şehevi arzuları uyandırmak için bütün 'maharet'lerini kullananlar ilgi odağı olmanın telaşını yaşayanlar 'bedenlerine tapınanlar'dır.

Evlerinden çıkmadan defalarca aynanın karşısında sağa - sola, öne ve arkaya dönerek uzuvlarının çekiciliğini gözden geçirenler, daha şuh olmak için bazı yerlerini rutuş yapanlar, çıktıktan sonra da bakışlara muhatap oldukça zevk alanlar "bedenlerine tapınanlar"dır.

Daracık "giysi"lerle, bir başka yolla ilgi uyandırma tarzıyla volta atanlar "bedenlerine tapınanlar"dır.

Uzuvlarının inceliğini kalınlığını belli etmek için daracık "esvap"lar giyip "ben de buradayım, ben de bu isyankârlığın içindeyim yapabileceklerimi yapıyorum" demek isteyenler de "bedenlerine tapınanlar"dır.

"Bedenlerine tapınmak" sapıklıktır. Allah (C.C.) soruyor:

"... Kendi heva ve hevesine (nefsine) uyandan daha sapık kimdir? ...." (Kasas Sûresi, âyet: 50)

Yusuf Sûresi âyet: 53'de Hz. Yusuf'un şu sözü nakledilir:

"... Nefis daima kötülüğü emreder."

Ayrıca buyurulur ki:

"Nefsini hevâ ve arzulardan men edenler cennet ehlidirler." (Naziat Suresi, âyet: 40)

"Nefse muhalefet veliliktir" diyen zat ne güzel söylemiş.