Kimse özürlü yaratılmamıştır
Muhterem Müslümanlar!
Yaşadığımız toplumda "Dünya imtihan sahnesidir" sözü çok yaygındır. Müslümanlar olarak bu sözün doğruluğuna inanır karşılaştığımız acı-tatlı her olayı bu doğrultuda değerlendiririz. Bu bize ilahi takdire inanmanın hazzını yaşatır. Bu inançla rahatlarız. Olması gereken de budur.
Her yıl 3 Aralık günü "Dünya Engelliler Günü" olarak ilân edilmiştir. Bu gün münasebetiyle resmi zevat nutuklar çeker. Bu nutuklar hiçbir zaman sadraşifa olmaz. Çünkü meselenin ele alınışının temelinde yanlışlıklar/sakatlıklar vardır. Bir defa "özürlü" ifadesi yanlış bir tanımdır. Allah'ın yarattıklarında/takdir buyurduklarında asla bir eksiklik, bir özür yoktur. Allah (c.c.) adaletiyle merhametiyle, lütfuyla ve keremiyle tecelli eder. O'nun takdirlerinde eksiklik söz konusu olmaz.
Bazı mahlûkat özellikle insan denilen varlıkların bir kısmında uzuvlarından bazılarını fiziken kullanamama ya da eksik kullanma gibi hususlar vardır. Bunlar özürlü değildir / yaşamda bazı işleri yapmaya engel olabilir. Böyle olmasaydı dünyanın imtihan esprisi olduğunu nasıl anlayacaktık? Fiziki farklılıkları eksiklik/özür kabul etmek ilâhi takdire rızayı yok eder. Bu da Müslümanlığımıza aykırıdır. Bundan dolayı son zamanlarda bu husus "engelliler" kelimesiyle anlatılmaya başlanmıştır; doğrusu da budur.
Muhterem Müslümanlar!
Bazı organları fiziken kullanma engeli doğuştan olabileceği gibi bir takım etkilerle sonradan da olabiliyor. Trafik kazaları, sigara, alkol, iş kazaları... vesaire gibi sebepler olumsuzlukları çoğaltabiliyor. Bu konularda dikkatli olmak lâzım. Uzuvlarımızın bizim için birer emanet olduğunu bilerek bunları tahrip etmenin ihanetle izah edilebileceğini anlamamız gerekiyor.
Muhterem Müslümanlar!
Fiziken organlarını tam kullanamayan kişiler zorluk çekerler. Aile efradı, çevreleri ve toplum da bu sıkıntılardan acı duyarlar. Bu sıkıntıları giderici ortamlar oluşturmak durumundayız.
İnsan olarak hastalık, sıkıntı, dert ve musibetlerle imtihan hâlindeyiz. Sabır ve tahammül Allah'ın bizden istediği imtihanı kazanma sebeplerindendir.
Cenab-ı Hakk Kur'an-ı Hakim'inde:
"İnananlar korku, açlık, mallardan yana canlardan yana, ürünlerden yana eksikliklerle, olumsuzluk gibi görülen durumlarla imtihan edilirler. Sabırlı olanlar kazançlı çıkarlar..." buyurulmaktadır. (Bakara Suresi, Âyet: 155)
Muhterem Müslümanlar!
Bizler bir bedenin uzuvları gibi bütünüz. Acılarımız ve sevinçlerimiz de butünleşmemiz inancımızın gereğidir.
Peygamberimizin müezzinlerinden İbni Ummi Mektum hazretlerinin gözleri hiç görmüyordu. Bir savaş sırasında Peygamberimiz onu Medine'ye Devlet Başkanı olarak bıraktı. Bu bize böyle durumda olan kardeşlerimize nasıl davranmamız gerektiğini izah eder.
Bizler fiziken bir kısım uzuvlardan mahrum olan kardeşlerimize bize düşen hizmetleri ihmal etmeyelim. İş imkânlarını temin edelim. Sosyal hayatın içinde olmalarına yardımcı olalım. Kendilerine manevi destekte bulunalım.
Muhterem Müslümanlar!
Allah (c.c.) bizim yaptıklarımızın/amellerimizin karşılığı olarak dünya ve ahiretteki yerimizi tayin edecektir. Hep birlikte iyiliklere ulaşmanın vesilelerini arayalım/yaşayalım.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.