Picassonun tablosu ve Bülent Arınçın sözleri
Kübizm akımı; tüm görünüşlerin tek seferde resmedilmesidir. Bu akım; ressamların duayeni olarak kabul edilen Picassonun icadıdır. Yaşarken ünlü olmayı başaran, yetenekli ve aynı zamanda kendine has bir tarzı olan ressam Pablo Picasso ile ilgili şöyle bir anekdot var:
Ressamların eserlerini tanıtmak ve eserlerin ne anlama geldiğini yorumlamak üzere New York Modern Sanatlar Müzesinde düzenlenen sergiye bilim adamları, sanatseverler ve sanatçılar ile dönemin en ünlü ressamları katılırlar. Ancak, ressamların üstadı azamı kabul edilen Pablo Picasso rahatsızlığı nedeniyle bu davete icabet edemeyeceğini bildirir.
Toplantıda, Picassso'nun özellikle son dönem eserlerinden bir tabloyu incelenip yorumlanırken çok farklı görüşler ortaya çıkar.
Üçüncü günde jüriye, tedavi için Pablo Picassonun New Yorkta olduğu haberi ulaşır. Fırsat bu fırsattır diyip hemen bir heyet Pablo Picassoyu ziyaret eder ve ona Efendim üç gündür sizin en son eserlerinizden birinin üzerinde bu resimde Picasso ne demek istiyor, neyi amaçladı ve vermek istediği mesaj nedir? Sorularına cevap arandı. Farklı yorumlar oldu. Sizin burada olmanızı fırsat bilerek gelecek nesillerin bu tabloyu doğru anlaması için tablonun anlamını sizden dinlemek istiyoruz diyerek davet ederler.
Rahatsızlığına rağmen Pablo Picasso davete icabet eder. Tüm yorumcular, o büyük dehanın yorumunu merakla beklerken Picasso tablonun önünde durur ve önce yapılan yorumları büyük bir dikkatle dinler.
Sonrasında hiçbir yorum yapmadan tabloya doğru yürür ve eliyle tabloyu ters çevirir ve tablonun önünde yorumcular ile yorumları değerlendiren juriye dönerek, yorumların hiçbiri doğru değil der ve sessizleşir. Herkes birbirleriyle bakıştığı o anda sözüne devam eder Picasso, şaşıracak bir şey yok zira tablo ters asılmış önce onu düzeltin sonra yeniden yorumlayın der. Böylece jürinin üç günlük tartışma ve çalışmalarının boş olduğu ortaya çıkmış olur.
Picasso şöyle der: Ressamın sanatında, aramak bir şey ifade etmez, önemli olan bulmaktır. Resim yaparken amacım bulduğumu göstermektir, aradığımı değil.
Demek ki; söylenen sözde aramak bir şeyi ifade etmiyor, önemli olan verilmek istenen mesajı doğru anlamak ve gerçeği bulmakmış
Gelelim asıl konumuza:
Başbakan Yardımcısı ve hükümet sözcüsü Bülent Arınçın açıklamaları günlerdir farklı mahfillerde, farklı şekillerde tartışıldı.
Bülent Arınç ile Başbakan ve diğer Bakanlarla birbirine düşürebilir miyiz hayaliyle insafsızca yorumlar yapılmaktadır.
Ben, Sayın Arınçın ne demek istediğini çok iyi anlayanlardan biri olduğum için yorum yapmaya gerek duymadım.
Bülent Arınç Bey bir Manisa gezisi esnasında ilginç ve de derin anlamlar taşıyan şu açıklaması aklıma geldi Endişelerim var. Bu endişeleri her yerde söyleyemiyorum. Ama siz arifsiniz. Türkler için söyle derler. Alim değil ama ariftirler
Ünlü ressam Pablo Picasso; üzerine yorum yaptıkları tablonun ters asılmış olduğu uyarısında bulunarak yapılan tüm yorumların yanlışlığına dikkat çektiği gibi Sayın Arınç da, kısa öz açıklamalarıyla meseleye açıklık getirerek, sözlerini tevil edenlere haddini bildirmiş oldu.
Aslında Bülent Beyin değil, onun sözlerini yanlış yorumlayanların yazdıkları şaşırttı. Zira Bülent Arınç bu ülkede bir bilinmeyen değildir. 40 yıldır bu ülkede siyaset yapan bir kişi olarak Anadoluyu ve insanımızın yaşadığı çeşitli dünya ülkelerini dolaşarak, konuşan, anlatan ve sohbetleşen bir önemli şahsiyettir.
Kısacası: Sayın Arınç, ömrünü sevdasına adamış bu uğurda her türlü çileyi peşinen kabullenmiş bir dava adamıdır. Elbette o da insandır, o da hata yapabilir. İfadelerinde yanlışlar olabilir ancak; ihanet, yalan ve iftira asla söz konusu değildir.
Çünkü Onun aldığı eğitim, terbiye ve ahlak anlayışı buna müsait değildir.
Onunla aynı dili konuştuğu halde onu anlamayanlar da haklıdırlar. Çünkü aynı duyguyu paylaşmadıkları içindir. Bizi biz yapan milli ve manevi değerlerden yoksun oldukları için anlamıyor veya anlayamıyor olabilirler.
Onun sözlerinden farklı anlamlar çıkaranlar bilsinler ki; Bülent Arınç dağa çıkmak şöyle dursun her sohbetlerinde kini, nefreti ve çatışmayı değil; milletimizin mensubu olmakla şeref duyduğu o yüce değerleri yeniden ihya etme adına sevgi ve saygı ekseninde mücadeleyi tavsiye etmiştir ve de etmektedir.
Dağa çıkın dememiş, aksine cehalete karşı ilmi ve mücadelede yeni ufukları işaret etmiştir.
Bana göre; ufku dar, milleti ve milletinin mensup olduğu değerler ile devleti adına idealleri olmayan, işi sadece karalamak ve fitne çıkarmak olan bu kesimi çok fazla ciddiye almamalı. Onlar dün de varlardı, bugün de varlar yarın da var olmaya devam edeceklerdir.
Ünlü ressam Pablo Picassonun ters asılı tablosunu yorumlayanlar gibi Bülent Beyin açıklamalarından yola çıkarak yanlış yorum yapanlar da bakışlarının ve kafalarındaki yanlış kurguların sonucu boşa kürek çekmektedirler
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.