Terörist başı Öcalan’la BDP’lilerin görüşmelerini kimin sızdırdığı tartışması sürerken, öne çıkan isim Altan Tan oldu.
 

İki gazete birden sızdıranın BDP’li vekil Altan Tan olduğuna dair manşet attılar. O da cevap verip iddiayı yalanladı.
 

Ama ben asıl onun başka şeyleri yalanlamasını beklerdim.

Fakat olmadı.

Aslında tartışmanın başlangıcı Kanal A Yayın Yönetmeni Alper Tan’ın yazdığı bir yazı oldu.

Değerli meslektaşım Alper Tan, terörist başının BDP’lileri fırçaladığına ilişkin çok iddialı bir yazı yazdı.

Üstelik de tırnak içi cümlelerle.
 

O yazıda yer alan ve BDP’li vekil Altan Tan’a, Öcalan’ın attığı fırça aynen şöyle:

“Sen babanın ruhunu incitiyorsun. Senin baban böyle bir adam mıydı? Senin baban, kalbi Allah Allah, peygamber peygamber diye çarpan bir adamdı. Sen ne yapıyorsun? Sen para ve siyaset uğruna babanın ruhuna ters düşecek işler yapıyorsun. Sana yakışıyor mu bu?”
 

Öcalan’a ait olduğu iddia edilen bu cümlenin böyle olduğuna ilişkin kuşkum var.

Çünkü Öcalan, Altan Tan’ın babasının izinden gitmemesine kızmaz, aksine babasına ihanet etmesine sevinir.
 

Altan Tan’ın Babası Bedii Tan’dır.

Ve büyük bir din bilginidir.

12 Eylül döneminde, meşhur Diyarbakır Cezaevi’nde oruç tutmak için sahura kalktığı esnada öldürülmüştür.

Peki ya Öcalan?
 

Terörist başı bütün ömrünü Kürtleri, Bedii Tan çizgisinden döndürmeye adamıştır.

Dolayısıyla Öcalan, Altan Tan’ın babasına ters düşmesine sinirlenmez aksine sevinir.

Zira Kabil’in takipçisi olan Öcalan, şeytanın yolundadır ve Bedii Tan’ın düşmanı, bugün geldiği çizgi itibariyle Altan Tan’ın dostudur.
 

Bunu Altan Tan da Milliyet Gazetesi’nde yayınlanan tutanaklarda görüldüğü üzere netleştirmiştir.
 

Açıkça “tarikatları” hedef göstermiş, “tarikatlar da örgütlendi” diyerek Öcalan’a şikayette bulunmuştur.
 

Bedii Tan ise, tarikatların gelişmesinden ve güçlenmesinden sevinç duyacak bir insandı.
 

Hatta bu uğurda canını da verirdi ve verdi.

Altan Tan öyle mi?
 

Bakın, tarikatların güçlenmesini kötü bir şeymiş gibi Öcalan’a şikayet ediyor.

“Ben sızdırmadım” diye yalanlama yapıp ortalığı yıkan Altan Tan, babasının yolunda bir adam olsaydı, asıl bu tarikatlarla ilgili lafını yalanlardı.

Ama yalanlamadı.

Demek ki içi buymuş.
 

¥
 

Birkaç gündür kutsal topraklardayım.
 

İnsanların halini arz ettiği, içini döktüğü, ruhunun sahibine yaklaştığı mekanda.

Altan Tan bir an önce bu kutlu beldeye gelmeli, durmalı, düşünmeli, arınmalı ve istikametini yeniden babasının rotasına çevirmeli bence.
 

O zaman, BDP içinde kendisine Ahmet Hakan muamelesi yapıldığını ve bütün bir ümmetin de kendisini böyle gördüğünü anlayacaktır.
 

Bedii Tan’ın oğlu Ahmet Hakan olmamalı.
 

Müslümanın yeri Kabil’in yanı değildir.