Dinimiz, çocuk emziren bir kadının sütüne öyle değer veriyor ki, Ramazan-ı şerif ayında çocuk emziren kadınlar, sütlerinin azalıp çocuklarına bir zararın gelmesinden korkarlarsa, oruç tutmayabilirler. Sonradan münasip bir zamanda gününe gün kaza ederler. Ayrıca fidye vermeleri gerekmez. Enes b. Malik (R.A.) den rivayete göre Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz:

“ALLAH Teâla, seferî kimseden namazın yarısını ve orucu hemen tutma mecburiyetini kaldırdı. Hamile olan veya çocuk emziren kadından da orucu hemen tutma mecburiyetini kaldırdı.” Buyurdu.

Enes b. Malik (R.A.) den rivayete göre Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz: Kendisine zarar gelmesinden korkan hamile kadın ve çocuğuna zarar gelmesinden korkan emzikli kadın için Ramazan orucunu tutmama ruhsatını vermiştir.

En güzel armağan: Anne sütü

Çocuk psikolojisi ve çocuk eğitimde ilk iki yıl “bebeklik çağı” ve “süt dönemi” olarak tanımlanmaktadır.

Emzirme ile anne sıcaklığı ve şefkatinin devamı, çocuğun kişilik kazanmasında çok önemlidir. Bu, çocuğun erişkin olduğu yıllarda diğer kişilerle kurduğu ilişkilere yansıyacaktır. Anne sütü ile beslenen çocuklar ruh ve beden bakımından daha sağlıklı, daha dengeli ve başarılı oluyorlar. Anneden uzun süre ayrı kalan çocuklarda ise birtakım bozukluklar ortaya çıkmaktadır. Anneden süt emme aynı zamanda bebeğin, imanın alt yapısı olan sevgi, güven ve bağlılık duygularını kazanmasını sağlar. Annesinin bağrına basıp emzirdiği çocuk, annesinden sütle birlikte sevgi ve güven duygusu da emmiş olur. Bir annenin bebeğine verebileceği en güzel armağan anne sütüdür. Anne sütü ile beslenmek bebeğin fiziksel ve zihinsel gelişimini en iyi şekilde sağlayacak, bebekle anneyi birbirine yakınlaştıracak ve dolayısıyla bebeğin annesinin göğsünde kendini güvende hissetmesini sağlayacak tek yoldur. Bunun yanı sıra bebeği anne sütü ile beslemenin en ekonomik yol olduğunu unutmamak gerekir. Bu sebeplerle bebeğin doğar doğmaz emzirilmeye başlanması gerekir.

Doğumdan hemen sonra bebeğin henüz doğum masasından kalkmadan emzirilmeye başlanması; anne ile bebek arasında ilk temasın sağlanması, uzun süreli ve başarılı bir emzirme için çok önemlidir. Bebeğin en geç bir saat içinde annesine verilerek emzirilmenin teşvik edilmesi gereklidir. Bebeğin emmek için en istekli olduğu bu dönem geçirilirse bebekte uzun süre isteksizlik ve emzirmenin başlamasında gecikme görülür. Sezaryenli annelerin henüz kendilerine tam gelmeden bir başkasının yardımıyla bebeklerini emzirmeleri gerekir.

Anne Sütü Bebekleri Mutlu Ediyor

Zamanında doğmuş sağlıklı bir bebeğin beslenmesinde tercih edilecek en ideal ve taklit edilemez mükemmel ürün anne sütüdür. Yeni doğmuş bir bebeği anne sütünden mahrum etmek, ona yapılabilecek en büyük haksızlıktır. Anne sütü içen bebeğe, D vitamini dışında su dahil başka hiçbir şey verilmemeli.

Anne sütünün, başta bebeğin büyüme ve gelişmesine, bağışıklık sisteminin güçlenmesine, enfeksiyonlardan ve alerjiden korunmasına diğer ürünlerden çok daha fazla katkısı var. Anne sütü, bunların da ötesinde bebeğe yalnız olmadığını hissettirerek güven ve mutluluk verir. Bebeğin özellikle ilk günlerde olmak üzere ilk ay içinde istedikçe emzirilmesi gerekir. Anne sütü içen bir bebeğe, D vitamini dışında su dahil başka hiçbir ekstra gıda verilmemelidir. Anne sütünün su açısından da yeterli olduğu, bunun çocuğun yaptığı çiş sayısıyla denetlenebileceği anneye öğretilmelidir. Anne sütü, yaşamın ilk 4-6 ayında yalnızca D vitamini desteğiyle yeterli olan mükemmel bir üründür. Bu dönemde sadece anne sütüyle beslenen bebeklerin daha huzurlu, sindirim sisteminin konforu açısından daha rahat ve daha mutlu olduğu görülmüştür. Çalışan annelerin süt izni kullanması gerekir. Sağlıklı çocuk beslenmesinde ideal olan, ilk 6 ayda süt ve süt ürünleri dışındaki gıdaların bebeklere verilmemesidir. Süt dişlerinin altıncı aydan itibaren çıktığını hatırlarsak, bebeklerin 6 ay öncesinde katı gıdalara hazır olmadığını düşünmemiz gerekir.