Muhterem Müslümanlar,

Kur’ân-ı Kerim’de Bakara suresinde (183. 184. 185.’nci âyetlerde/ emrolunan Ramazan ayı orucuna bu yıl da ulaştık. Mü’min ve mü’minatın Ramazan’ını (Oruç ayınızı) tebrik ediyorum. Müslümanların bu feyizli günleri ihyâ edebilmelerini Rabb’imden niyaz eder, sıhhat, afiyet ve günahlardan arınmaya vesile olmasını dilerim.

Muhterem Müslümanlar,

Bilindiği gibi , Kur’ân-ı Kerim’de sâdece Ramazan Ayı zikredilmiştir.Bakara suresindeki ilgili ayetlerin mealini arzediyorum: “Ey İman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi oruç, size de farz kılındı. Tâ ki korunasınız...” (âyet: 183)

“Oruç sayılı günlerdedir. O günlerde sizden kim hasta veya yolcu olur da oruç tutmazsa başka günlerde tutmadığı günler sayısınca oruç tutar. Oruç tutmaya takati yetmeyenler ise hergün için bir yoksulu doyuracak kadar fidye vermesi gerekir. Kim kendi isteğiyle fazladan hayır yaparsa, bu, kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz, oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.” (âyet: 184)

O sayılı günler Ramazan ayıdır ki, insanlara doğru yolu gösteren, hidayeti ve hakkı bâtıldan ayırmayı açıklayan Kur’ân, bu ayda indirildi.Sizden kim Ramazan ayına erişirse, onu oruç ile geçirsin. Kim hasta ve yolculukta olur da oruç tutmazsa başka günlerde tutamadığı günler sayısınca oruç tutar. Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez. Ki, böylece, sayıyı tamamlayasınız. Sizi doğru yola ilettiği için Allah’ı yüceltiniz ve şükredesiniz...” (Âyet: 185)

Ramazan ayı ile Kur’ân-ı Kerim arasında maddi-mânevi bir bağ vardır. Ramazan ayında Kur’ân-ı Kerim okumak Allah (c.c.) katında en efdâl ibâdettir. Ramazan ayından istifade edecek olanlar, Ramazan ayında gelmeye başlayan Kur’ân-ı Azim’e “EVET” diyenlerdir. O Kur’ân’ı beşikten mezara kadar baş tâcı edenlerdir. Orucu, İslâm dâvasında bir sıçrama noktası kabul edenler mübarek Ramazan ayından hisseyab olacaklardır.

Bu Ramazan ayında eskiden olduğu gibi şuursuzca oruçlara devam etmeyelim. Ziyafetlerle, gösterişle, riyâ ve sun’î hareketlerle bu yıl olsun Ramazan ayını sulandırmayalım. Ramazan ayını ehl-i dalâletin ve ehl-i hiyanetin empoze ettiği gibi anlamayalım.

Bu mübârek ayda insanlığı bâtıldan kurtarmak için gelmeye başlayan Kur’ân-ı Kerim ile aramızdaki engeli bu Ramazan ayı vesilesiyle kaldıralım.

Kur’ân, dünyada kendisiyle anlaşmış olanlara şefaat edecektir. Oruç, kendisine şânı gereğince hürmet edenlere şefaat edecektir. İbâdetleriniz makbul, duâlarınız kabul mekânınız cennet olsun...

Muhterem Müslümanlar,

Kur’ân-ı Kerim’de Bakara suresinde (183. 184. 185.’nci âyetlerde/ emrolunan Ramazan ayı orucuna bu yıl da ulaştık. Mü’min ve mü’minatın Ramazan’ını (Oruç ayınızı) tebrik ediyorum. Müslümanların bu feyizli günleri ihyâ edebilmelerini Rabb’imden niyaz eder, sıhhat, afiyet ve günahlardan arınmaya vesile olmasını dilerim.

Muhterem Müslümanlar,

Bilindiği gibi , Kur’ân-ı Kerim’de sâdece Ramazan Ayı zikredilmiştir.Bakara suresindeki ilgili ayetlerin mealini arzediyorum: “Ey İman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi oruç, size de farz kılındı. Tâ ki korunasınız...” (âyet: 183)

“Oruç sayılı günlerdedir. O günlerde sizden kim hasta veya yolcu olur da oruç tutmazsa başka günlerde tutmadığı günler sayısınca oruç tutar. Oruç tutmaya takati yetmeyenler ise hergün için bir yoksulu doyuracak kadar fidye vermesi gerekir. Kim kendi isteğiyle fazladan hayır yaparsa, bu, kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz, oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.” (âyet: 184)

O sayılı günler Ramazan ayıdır ki, insanlara doğru yolu gösteren, hidayeti ve hakkı bâtıldan ayırmayı açıklayan Kur’ân, bu ayda indirildi.Sizden kim Ramazan ayına erişirse, onu oruç ile geçirsin. Kim hasta ve yolculukta olur da oruç tutmazsa başka günlerde tutamadığı günler sayısınca oruç tutar. Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez. Ki, böylece, sayıyı tamamlayasınız. Sizi doğru yola ilettiği için Allah’ı yüceltiniz ve şükredesiniz...” (Âyet: 185)

Ramazan ayı ile Kur’ân-ı Kerim arasında maddi-mânevi bir bağ vardır. Ramazan ayında Kur’ân-ı Kerim okumak Allah (c.c.) katında en efdâl ibâdettir. Ramazan ayından istifade edecek olanlar, Ramazan ayında gelmeye başlayan Kur’ân-ı Azim’e “EVET” diyenlerdir. O Kur’ân’ı beşikten mezara kadar baş tâcı edenlerdir. Orucu, İslâm dâvasında bir sıçrama noktası kabul edenler mübarek Ramazan ayından hisseyab olacaklardır.

Bu Ramazan ayında eskiden olduğu gibi şuursuzca oruçlara devam etmeyelim. Ziyafetlerle, gösterişle, riyâ ve sun’î hareketlerle bu yıl olsun Ramazan ayını sulandırmayalım. Ramazan ayını ehl-i dalâletin ve ehl-i hiyanetin empoze ettiği gibi anlamayalım.

Bu mübârek ayda insanlığı bâtıldan kurtarmak için gelmeye başlayan Kur’ân-ı Kerim ile aramızdaki engeli bu Ramazan ayı vesilesiyle kaldıralım.

Kur’ân, dünyada kendisiyle anlaşmış olanlara şefaat edecektir. Oruç, kendisine şânı gereğince hürmet edenlere şefaat edecektir. İbâdetleriniz makbul, duâlarınız kabul mekânınız cennet olsun...