IŞİD ve Hollywood
IŞİD Musul’dan sonra Telafer’i de işgal etti. 200 binin üzerinde nüfusu olan Telafer’in neredeyse yüzde yüzü Türkmenlerden oluşuyor. Buradaki Türkmenlerin yüzde 75’i Sünni geriye kalanı ise Şii.
Önüne geleni katleden IŞİD unsurları yaşlı, kadın, çocuk demeden tam anlamıyla soykırım uyguluyor. Dün görüştüğüm Türkmen Cephesinden bir komutan vahşeti anlatmakta zorlanıyor. Türkiye’ye her zamankinden daha fazla ihtiyaçlarının olduğunu, Türkmenlere soykırım uygulandığını anlatan komutan, “Bölgede olup bitenlerden hareketle IŞİD ile Peşmerge’nin anlaştığını düşünüyorum. Yeteri kadar silahımız yok. Kendimizi korumakta zorlanıyoruz. Türkmenlerin çoğu yurtlarını terk etmek zorunda kaldı. Zaten istenen de buydu. Peşmerge ve IŞİD bölgeyi aralarında taksim etmek istiyor. Biz iki ateş arasında kaldık. Göz göre göre masum insanlar katlediliyor.” diyor.
Bölgede ağırlıklı olarak Musul ve Kerkük’te yaşayan Türkmen nüfusuna olan baskı ve zulüm yeni değil. Son 15 yıl öncesine kadar bölgede Türkmen nüfusu yüzde 50’nin üzerindeydi.
Irak işgalinden sonra bölgede hakimiyet kurmak isteyen bölgesel Peşmerge yönetimi Türkmen nüfusunun azaltılması, Peşmerge nüfusunun artırılması için sistematik çalışmalar başlattı. Türkmenleri baskı altına alıp göçe zorladı.
Zaten kritik bir noktada bulunan Türkmen nüfusu şimdi IŞİD ve Peşmergenin işine gelecek orana indirgeniyor.
Bölgedeki kontrolsüzlük öyle bir noktaya geldi ki; Türkmenlerin çağrılarına cevap verecek, terör örgütlerine “dur” diyecek hiçbir kuvvet bulunmuyor.
Bölgesel Peşmerge yönetimi fırsattan yararlanıp bağımsız devlet için hazırlıklarına hız verdi.
Dün merkez bankalarını kurup kendi paralarını basacaklarını duyurdular.
Kaos bölgedeki Türk ticaretini de vurdu.
Peki bu noktaya nasıl gelindi?
Açıkçası özelde IŞİD’in genelde bölgedeki gelişmelerin doğal seyrinde ilerlediğini düşünmek aşırı iyi niyetten de öte saflık olur.
Bu gelişmelerin planı taa 11 Eylül 2001 öncesinde hazırlandı.
Şimdi bir bir uygulamaya konuluyor.
Kim inanır 3-4 bin kişilik IŞİD unsurlarının birkaç saat içinde Musul’u işgal edebileceğine, Telafer’i ele geçirip Bağdat’ı kuşatacağına?
Tabi bununla da sınırlı değil.
IŞİD Suriye’de Mumbuc, Deyr Ez-Zor ve zengin petrol yataklarının bulunduğu Rakka şehirlerini kontrolü altında tutuyor.
Irak’ta ise Felluce, Ramadi, Tikrit, Telafer ve Musul’u ele geçirdi.
Hedefinde Bağdat, Filistin ve Ürdün toprakları da var.
İsrail gelişmelerden son derece memnun.
ABD bölgeye etnik ve mezhep temelli çatışmaların tohumunu 12 yıl önce attı, şimdi filizlenen bu tohumların meyvesini almak üzere büyük bir iştahla bekliyor.
ABD eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın açıklamaları sanki malumun ilanı gibi.
Clinton, IŞİD krizinin Türkiye ve İran’a da sıçrayabileceğini söyledikten sonra Dışişleri Bakanlığı dönemindeki en çok heyecanlandığı anlardan birinin, Amerikan deniz piyadelerinin Usame bin Ladin’i yakalamak için yaptıkları operasyonu izlemek olduğunu anlatıyor.
ABD’nin işi bu.
Petrol için Müslüman kanı üzerinden film çevirmek…
Bu saatten sonra onların değil bizim ne yapacağımız önemli…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.