Pakistan izlenimleri
İHH Genel Merkezinin her yıl düzenli olarak tertip ettiği yurtdışı çalışmalarını takdir ediyorum. Kahramanmaraş İHH Başkanımızın; “hazırlan Abdullah bey, bu yıl yurtdışı nöbeti sende” dediğinde hafif düşünmüş, bu sıcaklarda, üstelik de Ramazan ayında nasıl olur? Demiştim. Biraz gönül koyarak yazıldığım nöbeti tutmaktan gurur duydum.
Himalayalar’ın son uzantısının eteklerinde konuşlanan, yaklaşık 200 milyonluk nüfusu ile Güney Asya’da yer alan Pakistan İslam Cumhuriyeti’nin Batısında Afganistan ve İran, kuzeyinde Çin, doğusunda Hindistan vardır. Nüfus bakımından dünyanin altıncı ülkesidir. 200 milyona yakın nüfusun % 96’sı Müslüman. Bu nüfusun % 20’si şii, kalanı ise sünni. İran şii hilali % 20 olmasına rağmen % 76’lık sünni nüfusu İsmailiye şiasıyla tehdit etmektedir. Pakistan’ı üç büyük tehlike tehdit etmektedir. Birincisi; Pakistan’ın sınırları içerisinde olan Keşmir sorunu dolayısıyla Hindistan tehdidi. İkincisi; İran şiilik propagandası ve İran yayılmacılığı. Üçüncüsü de Pakistan’ın laik seküler partileri. Halk, kendi halinde ve yoksullukla mücadele ediyor. Çok dağınık bir coğrafyası ve demografisi var. Ulema kesimi ve medreseler Mevdudi’nin ve Cemaati İslami’nin mirasını tüketiyor. Karaçi bölgesi emin değil. Lahor, İslamabad ve diğer bölgelerde sünniler hakim ama yönetim tehdit altında. Vesayet rejimi ve istihbarat çok güçlü.
1947’de İngiliz sömürgesindeki Hindistan’dan, yaşanan kanlı bir mücadele sonrası ayrılarak 14 Ağustos 1947’de kurulmuştur. Daha sonrasında yine bir bölünme yaşayıp, batısı bugünkü Pakistan, Doğusu’da Bangladeş olmuştur. Pakistan’da Pencap, Sind, Kuzeybatı sınır Eyaleti ve Belucistan olmak üzere 4 eyalet vardır. Federal başkenti İslamabad’dır.
Pakistan’da çalışmalarını sürdüren İHH, Başkent İslamabad’a otağını kurmuş, buradan çalışmalarını yürütmektedir. Rahmetli Muhammed Ziya Ülhak, güçlü şair ve mütefekkir Muhammed İkbal ile üstat Mevdudi’nin topraklarında yetim başı okşamak da varmış kaderde. Hem de Kur’an ayı Ramazan’da İslamabad, Lahor ve Keşmir’i adımladım. Buraların toprağına; Afgan-Rus savaşından sonra gelip iltica eden doksan bin Afganlının sofrasında iftar yapacağım nereden aklıma gelirdi?
İHH KHUBAIB’da (Hubeyb) Vakfı ile beraber İslamabad’ta kamp kurmuş. Sel ve deprem Pakistan’ı vurduğunda buranın devletinden önce İHH, kanayan yarayı sarmaya, aç insanları doyurmaya koşmuş ve halen de bu çalışmasını devam ettirmektedir. İslam Ümmetinin birlik ve beraberliği, yetimlerin kimsesiz kalmaması ve fakir cografyaların kalkınması için çalışan İHH’nın Pakistan’da seveni ve destekçisi çok. Bizleri Osmanlı’nın torunları olarak karşılayan Pakistan halkı müşfik, turab ve misafirperver bir halk. Onların bu sıcak dostlukları sebebiyle, “nerede ve ne zaman çalışmamız gerekiyorsa çalışacağız” ilkesiyle hareket eden İHH, Pakistan’da yetim çalışmalarının yanında mültecilere de el atmış durumda. Haripur bölgesinde doksan bin Afganlı mülteci yaşıyor. Suriyeli mültecilerin şimdi bizim ülkemize iltica ettikleri gibi, bu mazlum halk da Afgan-Rus cihadı esnasında ve sonrasında Pakistan’a iltica etmişler. Bu insanlara okulllar açılmış, egitim verilmekte fakat Pakistan vatandaşı olamamışlar.
İHH Pakistan’da şu ana kadar 3500 öğrenci kapasitesine sahip 6 adet okul, 7 tane de büyük çaplı yetimhane inşa etmiştir. Bu coğrafyada yaklaşık 100 yetime bakan İHH, yoksul halkın sosyal problemlerine, darda kalmış ailelere de el atmaktadır.
Pakistan’ın ana dili Urduca ama resmi dil olarak İngilizce kullanılmaktadır. İyi bir İngilizceniz varsa perişan olmazsınız. Yönetim İslam Cumhuriyeti ama İngiltere ve ABD’nin sömürgesi buraları da vurmuş. Halk yönetimden memnun, dış mihraklar ise bu kadar İslamiliğe bile razı değiller.
2005 Pakistan depreminde bu bölgeye Türkiye, çok yoğun bir kampanya ile destek vermişti. İHH ise o gün Keşmir bölgesinde 35000 yetimi sahiplenmiştir. Uluslararası misyoner yapılar 35000 yetimden bir tek yetim bile alamamıştır. Bülent Yıldırım Başkanımızı ve ekibini tebrik ediyorum.
Pakistan’da Hizmet hareketi de gücünü koruyor. 20’ye yakın okuluyla çalışmalarını sürdüren cemaatin İHH camiasına bakışı limoni. Pakistan halkının İsrail’e bakışı, deyim yerindeyse Tayyipçi bir bakış. Coğrafyanın Türkiye halkına selamları var.
Not: Kahramanmaraş’ta şehir içerisinde konuşlanan bir kısım Suriyeli mültecilerle Türkler arasında tatsız olaylar yaşanmıştır. Şehir halkı Suriyeli mültecilerin kenti terk etmesi için miting yapmayı planlıyor. Yapmayın kardeşler. Her toplumun iyisi de vardır, kötüsü de vardır. Birkaç kendini bilmez Suriyeli için bütün mültecileri suçlu konumunda görüp cezalandırmaya kalkışmak provoke projesidir. Mezhep savaşından hiç kimse kârlı çıkmaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.