“Killing is My Busness and. Business is Good.” Bu ifadeler Bosna’da görev yapan Hollandalı Barış Gücü askerine ait.Anlamı da şu: “Öldürmek benim mesleğim. Ve bu işi iyi bilirim.”

Hollandalı asker Müslüman Boşnakları katlettikten sonra el yazısıyla böyle bir not düşmüş ve altına da imzasını atmış. Srebrenitsa Soykırım Müzesi’nde sergilenen katliam örneklerinden sadece bir tanesi böyle. 

Avrupa’nın göbeğindeki Soykırım Müzesi’nde, Sırp ve Hollandalı BM askerlerinin katliamını belge ve delilleri ile görgü şahitlerinin kayıt altına alınmış ifadelerini görmek mümkün.

Fakat geçtiğimiz günLahey Bölge Mahkemesi Srebrenitsa Anneleri Derneği’nin Hollanda aleyhine 2007 yılında açtığı davayı karara bağladı ve onca belgeye, onca kanıta, onca tanığa rağmen Hollanda’yı kısmen suçlu buldu. 

Mahkeme kararında, Srebrenitsa’nın işgali sırasında BM bünyesinde görev yapan Hollandalı tabura sığınan 300 sivil Boşnak’ın Sırp askerlerine teslim edilmesinden dolayı Hollanda’yı kısmen suçlu bulup, alay edercesine, “Hollandalı tabur, Sırplar’a teslim edilen 300 kişinin öldürüleceğini öngörmesi gerekirdi” şeklinde ifadelere yer verdi.

İşte Batı’nın adaleti bu kadar.

Tarih tekerrür ediyor.

Şimdi de 20 yıl önce Bosna’da yaşanan soykırımın bir benzeri bütün dünyanın gözleri önünde Gazze’de yaşanıyor. Ramazan, iftar, sahur, bayram dinlemeyen gözünü kan bürümüş katil Yahudi’nin ateşi altında can veren Filistinli sayısı 2 bine yaklaştı. Uluslar arası kuruluşların tepkisizliğinden, ABD ve Batı’nın desteğinden, İslam dünyasının duyarsızlığından cesaret alan İsrail, ölüm kusuyor. Cami, okul, hastane, yaşlı, kadın, çocuk demeden kıyımlarını sürdürüyor. 27 gündür havadan, denizden ve karadan bomba yağdırıyor.

Önceki gün İsrailli keskin nişancı bir asker, sosyal medyadaki hesabından Gazze saldırılarında bir günde 13 Filistinli çocuğu öldürmesiyle övündü. David Ovadia isimli bebek katili fotoğraf paylaşım platformu Instagram’daki hesabında, “Bugün 13 çocuk öldürdüm. Sonra da s... Müslümanları cehenneme göndereceğim” diye yazdı.

Tıpkı Hollandalı askerin yazdıkları gibi…

72 saatlik geçici ateşkes vs. hikaye…

Nitekim İsrail 2 saat sonra sona erdirdi, sözde ateşkesi. 

Haçlı ittifakının desteğini arkasına alan, siyasi ve teknolojik üstünlüğün kendisinde olduğunu düşünen İsrail, nihai hedefine ulaşıncaya kadar soykırıma devam edecektir. 

BM’nin zaten yaptırım gücü yok, bilinçli acziyeti oynuyor…

Daimi üyeler ise şu ana kadar kılını dahi kıpırdatmadı.

İngiliz polisi, Yahudiler zarar görür diye Londra’da bir binaya asılan Filistin bayrağına dahi tahammül edemeyip hemen kaldırtmış.

Obama yönetimi Gazze’deki BM okulunun vurulmasında dahi İsrail’in adını bile ağzına alamadı.

İslam dünyasının duyarsızlığı, dağınıklığı ve savrulmuşluğu ise tarihte hiç eşine rastlanmayacak biçimde devam ediyor. Müşkülpesentlik, rehavet almış başını gidiyor.

***

Bülent Arınç’ın açıklamalarından sonra gelen tepkilerden anladık ki; meğer sağlı, sollu ne kadar çok meraklıymışız kahkaha atmaya…

Zevk-ü sefa meğer ne çok hakim olmuş hayatımıza…

İnanç ve geleneklerimizin gereğini yerine getirmemekte daha fazla direnir isek masumların çığlıkları bir gün bizi de vurur  haberiniz ola!..