Geçen yıl bayramda ne durumdaydık? Bu yıl ne durumdayız? Büyük muhasebeler böyle önemli günlerde yapılır.

Geleneklerimiz, göreneklerimiz, değerlerimiz, gençlerimiz, aile yapımız, hassasiyetlerimiz ne vaziyette?

Kardeşliğimiz, komşuluk ilişkilerimiz, birliğimiz, bütünlüğümüz hangi aşamada?

Neredeydik, nereye gidiyoruz?

Geçtiğimiz hafta bir araştırma kuruluşu Doğu-Güneydoğu bölgemizde bir anket çalışması yaptı. Ankette bölge halkına “Özerklik istiyor musunuz?” diye soruluyor.

Çıkan sonucun hiçbir önemi yok.

Eğer bugün böyle bir araştırmaya ihtiyaç duyuluyorsa ortada ciddi sorunlar var demektir.

Batı son yüz yıldaki planını İslam dünyasının bölüp parçalanması üzerine yaptı.

Osmanlı İmparatorluğu’nun 40 parçaya bölünmesinin ardından, nüfusunun önemli bir kısmı Müslümanlardan oluşan Hindistan parçalandı. Hindistan’dan kopan Pakistan da öyle yekpare kalamadı. Bangladeş kuruldu. Şimdi hem Pakistan’da, hem de Bangladeş’te kardeş kavgası sürüyor, kan akıtılıyor, Müslümanlar zindanlarda çürütüldükten sonra darağacına gönderiliyor.

Afganistan’da da, Pakistan’da da, Bangladeş’te de bitmek bilmeyen iç savaşlar sürerken aynı zamanda bu ülkeler birbirine düşman ediliyor…

Irak’ta, Suriye’de, Yemen’de, Mısır’da, Libya’da İslam coğrafyasının dört bir tarafında vahşet olabildiğince devam ediyor. Türkmenler sahipsiz… Mültecilerin durumu yürek dağlıyor.

Oysa maddi ve manevi öyle avantajlarımız var ki…

Ah bir değerlendirebilsek. Dünyada bizi hiçbir güç durduramaz, birlik ve bütünlüğümüzü bozamaz… 

Dün farklı coğrafyalardan, farklı dillerden, farklı renklerden, zenginiyle, fakiriyle, genciyle, yaşlısıyla, milyonlarca Müslüman tek renk ihramlar içerisinde, Arafat’ta ellerini semaya kaldırdı, Kabe’ye yöneldi. 

Hac, ümmet birliği için bulunmaz bir fırsat. Günde okunan 5 vakit ezan ise büyük bir öze dönüş çağrısı…

Fıtratımıza, öz kimliğimize, kişiliğimize, aslımıza, özlenen huzura, felaha ve refaha çağrı mesajı…

Düşünebiliyor musunuz?

Bu kutsal mesaj saat farkından ötürü her saniye, her an dünyanın her yanında, her daim yankılanıyor…

Kainatta başka böyle bir kutsal muştu yok. Bütün insanlığı aralıksız felaha çağıran, hak yola davet eden.

 Zaten Batı’yı çıldırtan hakikat de bu…

Bozmak için, ifsat için bütün imkanlarını seferber ediyorlar. 

Ama kıyamete kadar başaramayacaklar.

Yeter ki biz aslımızı muhafaza edelim…

Kıymetli okuyucular, şu an okuduğunuz gazeteyi arife günü hazırladık.

Gazete çalışanlarımız Bayramın 1’inci, 2’nci ve 3’üncü gününü eş, dost ve akrabalarıyla birlikte geçirecekler.

Dolayısıyla gazetenizden 3 gün ayrı kalacaksınız. İnşallah pazartesi gününden itibaren tekrar birlikte olmak dileğiyle… 

Bayramınız kutlu olsun.