ABD teröristlerden desteği çekti mi?
ABD, İngiltere ve Fransa Suriye’deki bazı hedefleri vurdular. Söylenen gerekçe kimyasal silah üretim tesislerinin yok edilmesi. Peki, bu söylenen gerçekleşti mi? Bu soruya net bir cevap vermek mümkün değil. Çünkü Suriye yönetiminden bu konuda yapılmış ikna edici bir açıklama yok. Diyebiliriz ki, Suriye yönetimi saldırı konusunda susmayı tercih ediyor. Arada bir Rusya’dan açıklama geliyor. Bu açıklamalarda ise fırlatılan füzelerin önemli bir bölümünün hedefe ulaşmadan etkisiz hale getirildiği şeklinde. Bu açıklamanın da doğruluğu konusunda tereddütler var. ABD ve koalisyon ülkelerinin attıkları yüzün üzerindeki füzenin önemli bir bölümü hedefe ulaşmadan etkisiz hale getirilmiş ise ortada ciddi bir operasyon yok, şov ile dünya kandırılmış demektir. Aksine eğer fırlatılan füzelerin hepsi hedefine ulaşmış ise Esad yönetiminin elinde ciddi bir vurucu güç kalmamış olması gerekir. Hâlbuki böyle bir durumda söz konusu değil. Kısacası, ABD, İngiltere ve Fransa’nın ortak operasyonu ile Esad’a ciddi bir zarar vermiş değil. Konumunu korumaya devam ediyor. Yani, Suriye’de yüz binlere insanın katili Esad’ın varlığı iyice pekişmiş durumda. Çünkü yapılan açıklamalarda önümüzdeki dönemde başlayacak siyasi müzakerelerde Suriye yönetimi de taraf olarak masada yer alacak.
Bu arada Fransa Cumhurbaşkanı Macron, “Operasyon neticesinde Türkiye ile Rusya’yı ayırmayı başardık” diyerek belli ki operasyonda hedefin kesinlikle Esad ve yönetiminin cezalandırılması olmadığını adeta itiraf etmiştir. Bir bakıma Rusya’ya yakınlaştı diye Türkiye cezalandırılmak istenmiş. Bu arada medyaya yansıyan bazı haberlere göre Kuzey’den Akdeniz’e açılma planı çöken ABD’nin güneyden yeni koridor planladığına dikkat çekiliyor. Üçlü koalisyonun operasyonu bu planın ilk adımı olarak değerlendiriliyor.
Gelinen nokta ve yapılan açıklamalara bakıldığında Başbakan Yıldırım’ın operasyon ile ilgili olarak, “Olumlu bir adım olarak görüyoruz” derlendirmesini insan anlamakta güçlük çekiyor. Çünkü operasyon ile yıllardan beri Türkiye’nin dile getirdiği, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması gerektiği yaklaşımına uygun bir gelişme söz konusu değildir. Yine ABD Türkiye’nin tüm ısrarına rağmen terör örgütlerine verdiği desteği kesmiş değil. Aksine son operasyon ile terör örgütlerine alan açtığını söylemek mümkün. Zaten yapılan açıklamalar da bu gerçeğe dikkat çekiyor.
Tüm bu değerlendirmeler ışığında üçlü koalisyonun Suriye’ye yönelik operasyonu nasıl olumlu bulunabilir? Bunun gerekçesinin izahı gerekmez mi?
Operasyonun hemen ardından ABD’nin BM Temsilcisi NikkiHaley’in, “Suriye’den askerimizi çekmeyeceğiz” şeklindeki açıklaması da dikkate alındığında son operasyonun ABD’nin Suriye’nin parçalanmasına yönelik planında bir değişikliğin olmadığını söylemek yanlış olmaz. Böyle olunca Suriye’nin bölünmesini hayata geçirmek için bundan sonra da çabasını sürdüreceği biline biline operasyonun olumlu bir adım olarak nitelendirilmesi Türkiye’ye bir şey kazandırmayacaktır. Ayrıca, sayısı net olarak bilinmemekle birlikte Suriye’deki ABD üslerinin sayısının 20’ye ulaştığı, bu üslerdeki askerlerin de geri çekilmeyeceği açıklandığına göre görünen o ki, ABD Suriye’de varlığını daha da güçlendirmenin peşindedir. Tüm bunlara rağmen operasyon olumlu görülebiliyorsa bunun sebepleri açıklanmalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.