Mehmet Şeker

Mehmet Şeker

'Kötü muamele' iddiasının ardındaki gerçek

'Kötü muamele' iddiasının ardındaki gerçek

Abdullah Öcalan'ın İmralı'da çok özel şartlarda korunduğunu biliyordum da Şamil Tayyar'ın yazdığı derecede ayrıntısından haberdar değildim.

Ada etrafında devamlı bir savaş gemisi ile iki sahil güvenlik botu... Cezaevinde özel eğitimli 500-550 civarında asker ve polis... Silahlı nöbetçilerin yanı sıra köpekli devriyeler...

Bu kadar ihtimam, tarihte hiçbir mahkûma gösterilmedi.

* * *

Yemekler, komando bölüğünün tabldotundan. İçtiği su, bölük mutfağındaki pet şişeler arasından rastgele seçiliyor. Zehirleme ihtimaline karşılık bir görevli, çeşnicibaşı gibi yemek ve sudan tattıktan sonra Öcalan'a servis yapıyor.

Her gün rutin sağlık kontrolünden geçiriliyor. Ayrıca 21 günde bir, ada dışından farklı 3 doktor kontrole geliyor. Her kontrolde doktorlar değiştiriliyor.

Öcalan'ın intihar edebileceği ihtimali düşünülerek sürekli gözetim altında tutulduğu odaya çarşaf dahil ipe dönüştürebileceği hiçbir özel eşyaya izin verilmiyor.

Görevliler üç ayda bir değiştiriliyor.

* * *

Bütün bunlara rağmen çeşitli söylentiler çıktığına şahidiz.

Şamil Tayyar o noktaya da açıklık getirmiş:

“Yerel seçimlere doğru vizyona yeni giren 'Abdullah Öcalan' filmi, 2006 yılındaki 'APO hücresinde öldürüldü', 2007 yılındaki 'APO'yu zehirlediler' konulu filmlerle karşılaştırıldığında tema, oyuncu ve yönetmen kadrosu bakımından birbirine çok benziyor.”

Önceki yıl öldürülme iddiası...

Geçen yıl zehirleme iddiası...

Bu yıl da kötü muamele...

* * *

Dikkat buyurun, zaman ilerledikçe ortaya atılan iddiaların niteliğinde bir zayıflama görülüyor.

Gelecek yıl daha hafif bir sebep ileri sürüleceğini tahmin edebiliriz.

“Görevliler Öcalan'a sert baktılar” cinsinden abuk sabuk bir terane çıkabilir.

(Terane, asıl anlamı “ezgi, makam, nağme” olmasına rağmen, daha ziyade şu anlamda kullanılmaktadır: “Çok tekrarlandığından usanç verici bir durum alan söz.”)

* * *

Bu parantez içindeki açıklamayı laf olsun diye yapmadık.

Kelimeleri iyi ölçüde bilmenin ve yerinde kullanmanın önemi büyük.

Zira Kürtçe bilmediği halde Kürt lideri bilinen Öcalan'ın Türkçesi de pek ileri derecede değilmiş...

Araştırdık, öğrendik.

* * *

Gözetim altındaki odasında vakit geçiren, havalandırma bahçesindeki saksıda çiçek yetiştiren Öcalan, bulmaca çözmeye de merak salmış.

Bir gün bulmaca çözerken bir iki kelimeye takılmış. Bilemediği kelimeler çıkmış.

“Kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten, kendi ahlak değerleri üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan güç.”

Biri bu, diğeri de şu:

“Bir kimsenin veya bir başka canlının karşılaştığı kötü durumdan dolayı duyulan üzüntü, acıma.”

* * *

Soldan sağa olana “Vicdan” yazacak, yukarıdan aşağı olan soruya da “Merhamet”.

Ancak bu iki kelimeden haberi olmayan İmralı mahkûmu, bulmaca çözerken takılan herkes gibi etrafındakilere danışma ihtiyacı duymuş.

Sormuş görevlilere fakat onlar asla söylememişler.

İşte “İmralı'da Öcalan'a kötü muamele yapılıyor” iddiasının temelinde yatan gerçek bu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Şeker Arşivi