Hasan Aksay

Hasan Aksay

Kaç “El Kaide” var, adına konuşanlar kimler?

Kaç “El Kaide” var, adına konuşanlar kimler?

İslâm, “Gizlilikte hayır yoktur” diyor. İnsanlığın yaşadığı bütün acılar, bu gerçeği anlatıyor. Gizli örgüt, hakkından fazlasını istemekten doğar. Evrensel gizli örgütler ve türevleri, kiralık vicdanlarla dünyayı yaşanmaz hale getiriyor.
Meselenin ahlaki cephesini yok sayarak yorumladığından, eksik tarafına rağmen, maddi şartlar yönünden önemli tespitler yapan, bu tespitler üzerinden ciddi yorumlar ortaya koyan ABD Milli İstihbarat Konseyi’nin (United National Intelligence Council (NIC) 1979’dan beri 4 senede bir yayınladığı ve 10-15 yıl ileriye bakan tahminlerinin 2008 raporu 121 sayfa olarak yayınlandı: ABD güç kaybedecek; AB, ayakta durmakta zorlanan dev; Doğu ve İslâm yükselişte; terör azgınlaşacak...
Terörün gücü; gizliliği ve ikiyüzlülüğünde. Kimin eli kimin cebinde? Tetikçi, kime, neye hizmet ettiğini bilemez. Adaletsiz, vicdansız bir işten, adalet ve insanlık beklenir mi? Darbeciler, birbirini yerler. Kravatlısı, eli silahlısından bin beterdir. Sömürgeci, saldırgan devletler, işgal ve vahşetlerine direnen milli güçleri terör örgütü olarak takdim ederler. Bush ile bu yanıltma büyük imkan kazandı.
Terörü azdırdı. İstiklal hareketleri, milli istihbarat teşkilatları (yozlaştırılmamış), her yönüyle gizli örgütlerden farklı yapıdadır.
Geçen asırda sömürgecilere, şimdi ABD vahşetine karşı direnişleri, gizli terör örgütü değildir. Zulme direnci, zulüm örgütü zannetmek ciddi tehlikedir.
1) Terörün yok edilmesi için, önce bu ayrım gerekir. Devletler ve medya, çıkar için insanlığı yanıltmamalıdır.
İsrail ve Amerika’nın işgal vahşetine karşı çıkışa terör demek, terör oluşumları için meşruiyet, imkan doğurmaktadır.
2) Devletler, uluslararası gizli örgütler dahil, hiçbir gizli yapıya imkan vermeyen bir mevzuat, irade ortaya konmalı; 3) İnançsızlığın törpülediği ahlaki değerlerin ihya yolları aranmalı; 4) “Benden değilsen düşmanımsın” diyen zulüm gücü, dizginlenmeli; 5) Kiralık asker şirketleri (Blackwater), ahlaki çöküşün simgesidir. Sermayenin sömürü savaşıdır. İnsanlık lanetlemeli...
6) 11 Eylül 2001 felaketini kullananlar, İslâm’a yönelttiler. Bu propaganda, İslâm düşmanlığı ve fitne doğurdu. İslâm’ı öğrenip, cehalet karanlığını aydınlatmak Müslüman’ın sorumluluğudur.
Nerede hadise olsa “El Kaide” deniyor. Kaç “El Kaide” var? Olayı üstlenen veya reddeden kim? Gaip üzerinden senaryo... Bu, yargısız infazdır. ABD, insan topluyor, yargılamıyor. Zan üretiyor. Guantanamo’larla, suç ve suçlu imajı inşa ediyor. Aklınca İslâm’ı mahkum için şablon hazırlıyor.
Hindistan Bombay felaketi... İslâmi kavram hazır: “Dekkan Mücahitleri”. Bush ve medya, öyle bir ortam hazırladı ki, Danıştay saldırısı gibi, hazır kıtalar, yakıştırma senaryolarla hemen Müslümanlar hedefe yerleştiriliyor. Bu fitnenin önü kesilmeli.
Aynı günlerde Priştine AB temsilciliğine bomba atıldı. Üç Alman nezarete alındı. Ne Almanlar, ne Almanya itham edilmedi, edilmemeli. Ama her yanlış, 1,5 milyar Müslüman’a saldırı ve fitne için fırsat sayılıyor.
11 Eylül 2001 üzerindeki kuşkular, giderek daha da yoğunlaşıyor. Bu felaket mutlaka aydınlanmalı. 11 Eylül adına saldırı, Usame Bin Laden adına konuşmak kadar kolay. Ne ret, ne tasdiki mümkün. İtham açık, Müslüman’a. İftiralar iz bırakıp, iş işten geçtikten sonra anlaşılıyor. Bu konuda, medya ve onu besleyen sermaye, kötü imtihan veriyor. Yalan ve iftira ile yol alınmaz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Aksay Arşivi